• kendisine tanri katindan vahiy indigi sanrisina kapilarak ukrayna'da insan avi baslatan seri katil. tarzi amerikali sniper'i andirir. supermarket cikislarini ve otobanlari mekan bellemistir. hipnotik gucleri oldugu soylenir. ellinin ustunde kurbani vardir.
  • geçenlerde "ci"da hayat hikayesini izlediğim, izlerken dehşete düştüğüm, kadın çocuk genç yaşlı demeden girdiği evin köküne tam anlamıyla kibrit çakan*, totalda elliiki kişinin ölümüne hiç göz kırpmadan sebep olan, ukrayna'nın ab sevdasından dolayı idam edilemeyen, hayatımda gördüğüm en psikopat kişi.*

    söylendiği gibi süpermarket ve otobanları değil, daha çok kırsal , köysel yerlerdeki ıssız evleri mekan bellemiştir. cinayet aleti ise namlusu kısaltılmış pompalı tüfektir. hala tüylerim diken diken yemin ediyorum..
  • elliden fazla cinayeti olmasına rağmen onu harekete geçiren asıl dürtü hırsızlıktı. bir şeyler çalmadan duramıyordu. ama zamanla basit bir hırsızdan, azılı bir seri katile dönüştü. yani niyeti hem üzüm yemek hem de bağcıyı öldürmekti diyebiliriz.

    ilk cinayeti ıssız bir yolda durdurup soyduğu arabadaki bir çiftti. ve bütün seri katiller gibi, o tadı aldıktan, o gücü hissettikten sonra da bir daha asla bırakamadı. intihar etmeyi bile denedi ama başaramadı.

    ve yine bütün seri katiller gibi çok iç karartıcı bir çocukluğu vardı.

    sovyet sonrası ukrayna'daki düzensizlik onun ekmeğine yağ süren şey oldu. o cinayetleri orta seviyede bir avrupa ülkesinde işlese eminim ki daha ilk bir kaç girişimden sonra yakalanırdı.

    stiline gelince; bütün cinayetlerini geceleri işledi. geceleri belli bir saatten sonra elektrikler kesilince ıssız yerlerdeki evlere gider, evin önünde gürültü yaparak evin erkeğinin dışarı çıkasını beklerdi. önce erkekleri sonra da kadınları ve çocukları öldürüp eve ateşe verirdi. bir gecede 7 cinayet işlediği zamanlar bile oldu.

    yakalandıktan sonra deli taklidi yapmaya çalıştı, beni şeytan görevlendirdi gibi şeyler zırvaladı ama yemediler tabi.

    hapishane parmaklarının ardındayken kameralara söylediği şu söz hala aklımda; "buradan kaçacağımdan adım gibi eminim, sayıyı 360'a tamamlamadan da buraya girmeyeceğim".

    şimdi şunları okuduktan sonra kafanızda, ağzından salyalar saçan, gözlerini kan bürümüş, köpek dişleri falan olan bir tip canlanıyor değil mi? oysa kendisi gayet ufak tefek, kel, mavi gözlü, sinik tipli birisi.

    yakalandıktan sonra sevgilisi ve yakınları somut kanıtları bile görmelerine rağmen uzun süre inanamadılar onun bir katil olabileceğine. inanılmaz derecede kibar ve çekingen biri olduğunu söylüyorlardı.

    uzun süredir beraber yaşamakta olduğu sevgilisine işadamı olduğunu söylemişti ve işe gidiyorum diyerek cinayet işlemeye ve hırsızlık yapmaya gidiyordu. evlilik teklif ederken verdiği yüzüğü bile öldürdüğü bir kadının parmağını keserek çıkarmıştı. ve bu olay hakkında söylediği bir şey var;

    "bir insanın parmağını kesmek hiç zor değil, tereyağı kesmek gibi."

    şu an hapiste. ve hayatının sonuna kadar da orada kalacak.
hesabın var mı? giriş yap