• asimetrik, bogaz koprusune ozenmis tasarimlari vardir. buyuksehir mavisi renginde aydinlatilmistir.
  • bir çoğu gazino styla aydınlatmalara sahiptirler. florasan ile yeşil, mavi, mor ve/veya kırmızı.
  • istanbul yolunda tokinin oralarda korkulukları olmayan, buzla kaplı hatta ortadan kamyon çarpması sonucunda yamulmuş olan birtanesini biliyorum. intihar etmek için birebir.
  • başka şehirlerde genellikle trafik ışıklarının olmadığı veya trafiğin yoğun olduğu noktalarda yayaların geçişlerini kolaylaştırmak için varsa da ankara'da bunun tam tersi noktalarda vardır. hatta bazı noktalarda melih beyimizin işe yaramasından çok farklı egolarını tatmin etmek için bu üst geçitlerden bolca diktiği ve bütün uyarılara rağmen kaldırmadığı gereksiz üst geçitlerde vardır. en güzel örneği trafik ışıklarına rağmen mithatpaşa caddesine dikilen üst geçittir.

    sözde engelli insanlarında düşünülerek yapıldığı söylenen neredeyse bütün üst geçitlerde asansörler çalışmadığı, çalışsa da engelliler için engellerle dolu bu garip üst geçitler hiç kimsenin derdine derman değildir. zaten kimsenin de umurun da olmadığından doğru yerde olanı da kimse tarafından kullanılmamaktadır.

    ayrıca ankara'daki bu üst geçitlerin çoğu yasal değildir. bunu da mahallemize bir üst geçit yapılması için belediyeye müracaat ettiğimizde öğrendik. eğer üst geçit yapılmasını istediğiniz noktaya yakın bir ışıklı yaya geçidi varsa, o bölgeye üst geçit yapılamıyormuş.. o halde mevcut olanlar nedir? diye sormadan edemiyor insan.

    kısacası çoğunluğu kirlilikten başka hiçbir işe yaramayan üst geçitlerdir.
  • -bir kisi gecer, onu da bicaklarlar.
    (bkz: hayalet)
    (bkz: behzat ç.)
  • konurdakinde emolar oturur geçesiniz tutarsa kafaya saksı yemiş gibi mal mal bakarlar.
  • ne olursa olsun, bunlar varken karşıdan karşıya hala araç yolunu kullanarak geçen ankara insanlarını hiçbir zaman anlayamadığım üst geçitlerdir. çirkinmiş filan deniyor ama sanki bütün memleket gotik mimarinin en nadide eserlerinden oluşuyor da bir üst geçitler kalmış. ne zaman yolum düşse kullanıyorum ben inadına. süper bir duygu tavsiye ederim. yazları esiyor bile efil efil.
  • üniversitede sözlü sunum tekniklerini geliştirme amaçlı müfredata konulmuş olan ingilizce dersinde, fotograf destekli grup çalışmamızdı bunlar. tek kareye sığan 5 - 6 tanesi, hiç kullanılmadığından korkuluk jelatini üzerinde duranı (9 metrelik cadde geçişi için 60 basamak) ve yarısına kadar engellilerin düşünülüp bu engellilerin kalan yolu nasıl alacakları belli olmayan türleri dahil epey zengin bir sunum hazırlatmışlardı bize.
  • ne ise yaradigi anlasilamayan ust gecitler yarismasinda turkiye'yi gururla ve basariyla temsil eden, bangladeş mimarisi konusunda ün yapmis guzide sehrimizin guzide belediye baskaninin ankara'lilara bir armaganidir bu ust gecitler.

    ben necatibey'in hemen girisindeki haricinde hemen hemen hic birini kullanmadim. mesrutiyet'deki o ust gecitlerin ne anlami var ki zaten?

    bakanliklardaki eski tüp geçiti de ayirmak gerek tabi. onun baska ozelligi vardir. icinde bi suru magaza bir tarafinda cicekciler diger tarafinda vakko'nun önünde buluşmak uzere bekleyen insanlar.
  • ankara'ya ilkokuldayken gezi vasıtası ile gittiğimden bu üst geçitleri tecrübe etme olanağını bulamamıştım.lakin youtube'dan hatırladığım kadarıyla apaçi suad göker ve tayfası tüm sert danslarını bu üst geçitlerde sergiliyorlardı,bu yüzden benim için ankara'daki üst geçitler ankaranın üzerine sanatın güneş gibi doğduğu ve beslendiği yerlerdir.
hesabın var mı? giriş yap