• incinme dereceleri ülkeler ve insan tiplerine göre değişen duygulardır. çekik gözlü insanların yaşadığı kimi ülkelerde deprem sonrası yaşanan felaketleri üzerine alınıp intihar eden, kuzeydeki birtakım ülkelerde "yolsuzlukları önlemek benim görevimdi başaramadım" şeklindeki bir demeçle istifa ettikten sonra bisikletiyle uzaklaşan, 300'den fazla dini inancın olduğu ve 400'den fazla gayrı resmi, 22 resmi dilin konuşulduğu bazı "geri kalmış" ülkelerde "ulus tek din ve dil birliğiyle kurulan bir şey değil. farklılıkların bir arada yaşama konforudur ulusu ulus yapan. bu nedenle biz güçlü bir ulusuz." diyebilen devlet yöneticileri ile onlarla aynı düşünceleri benimseyen ülke halkları mevcuttur. bu insanların ar ve haya duyguları yukarıda bahsedilen birtakım değerlerin zedelenmesi sonucu incinmektedir. bunların dışında kalan başka başka ülkelerde ise ar ve haya duyguları aptal televizyon dizilerindeki minik "azından öpme" sahneleri, memeleri gözüken heykeller, elele tutuşarak yürüyen gençlerden dolayı ani ve şiddetli bir şekilde incinmektedir. bu ve benzeri incinmeler o kadar şiddetlidir ki zamanla ar ve haya konusunda aşırı hızlı bir korozyon oluşmasına ve hatta ar ve hayanın toptan yok olmasına neden olurlar. bunun sonucunda ise "aferin abi az bile yapmış, helal olsun" şeklindeki cümleler sarfeden, 10 yaşındaki kız çocuklarına nikah düşmesi için gerekli dini ve resmi düzenlemelerin uygulamaya konmasına yönelik çalışmalar yapan, hüngür hüngür ağlayan "sanatçılarımız" üzülmesin diye çılgınca alkışını esirgemeyen, bazı ne idüğü belirsiz güçlerin savaşında çılgınca saf tutan ya da birtakım siyasetçilerin genital bölgelerinin kılı olmayı şeref sayan "insan" türleri ortaya çıkar. bu türlerin dışında kalanların ise artık incinecek bir tarafları kalmamıştır. sadece üzülürler.
  • bir ikili halinde bu şekilde kullanıldığında, yani ar ve haya dublesi olarak geldiğinde, nedendir bilmiyorum, sadece bende mi oluyor bilmiyorum am ve göt ya da sik ve göt ile alakalı bir şey olarak şekilleniyor zihnimde.

    sanki önden ar, arkadan haya gibi bir şey, tam çözemiyorum hangisi hangisidir ama tek başına ar veya tek başına haya demek yerine böyle ikileme yapılması sanki gerçekten de apışarasının ön ve arka tarafına dairmiş (en azından köken itibarıyla) gibi geliyor bana.

    şimdi düşününce, hayalarım falan denilirken taşak kastedildiğine göre, ar kısmı arka taraf herhalde.

    ya da ben soyut bir şeyi fazla somut algılıyorum.
hesabın var mı? giriş yap