• show ana haber bulteni kapanırken ali kırca'nın bu baslık altında guncel bir konuyu yorumladıgı bolüm.
  • 2 bölüm üst üste dinlenmesi durumunda "lakin" zehirlenmesine kurban gidebilirsiniz
  • ali kırca'nın serbest şiir okuma alanı.
  • ali kırca ve devrik cümle katliamı. tdk'yı göreve çağırıyorum.
  • ali kırca'nın, devrik cümle kurmazsa öleceğini zannettiği, haber sonrası gereksizce konuşma bölümü. bir tane bile düz yahut kafiyesiz cümle kurmadı bugün.

    "bilmemneler yoksa zihninizde, dönüp dururlar hep beyninizde." diyordu en son.

    niye yapıyorsun böyle, ey ali kırca?
    oysa ne güzeldir, normal cümleler kurmaca.
  • show haberin, ilk 10 saniyesinden sonra izlemeye, dinlemeye tahammül edilemeyen bi bölümü. halbuki koca ana haber bültenini rahat rahat izliyebiliyorum, ama bu arka kapaktaki o romantik ses, irrite edici edebi cümleler. hele hele 2 akşam üstüste izlense adamı sinir hastası eder heralde ya da sinir hastası eder heralde adamı.
    (bkz: devrik cümle kurması ali kırca'nın arka kapak'ta)
  • izlemeye takatimin olmadığı ali kırca bıdı bıdısı.
    bilinçaltımda edebi bi yara mı vardır nedir ama bu bölümü gördüğüm an, içimden ısı yükselmeye, beynime ağrılar girmeye başlıyor.
    televizyonu, camdan fırlatasım bile gelebilir ileriki dönemlerde hiç belli olmaz.
  • show tv ana haber bülteni'nin sonuna doğru, yavaşlayan müzik ve arkadaki dev ekranda konuyla ilgili görüntülerin geçtiği bir arka kapak sekansı yaşanmaktadır yıllardır.

    haber bülteninin o formal yapısından çıkıp "gönül dostları" türkçesiyle televole manileri arasında bir yerde seyreden bu kısmın en can alıcı noktası, kırca'nın konuşmasını bitirip arkadaki ekranı izlemeye başladığı andır.

    evet hep yapıyor bunu. önce konuşuyor, arka kapağını bitiriyor, sonra ağır ağır arkadaki ekranı izlemeye başlıyor. ben de burada bitiyorum işte. zira ali kırca benim ve daha bir çokları için iki boyutlu bir insan. yıllarca gülgün feyman'ı 1.75 zannetmiş, saba tümer'in enfes bacaklara sahip olabileceğini düşünmüş bir halkın temsilcisi olarak, ali kırca'nın kafasının arkası da bende her seferinde aynı tuhaf duyguları uyandırıyor.

    bir de basbaya alf'i görmüş gibi oluyorum bazen. alf'in arkasını dönüp seke seke yürümesi gibi tuhaf bir hal yaratıyor bende ali kırca'nın başını arkaya yavaş yavaş çevirmesi.

    evet sözlük akıl sağlığımı kaybediyor olabilirim ama kırpığın küfesi gibi bir şey benim için ali kırca'nın kafasının arkası. bir de biz televizyona bakıyoruz ali kırca'ya, ali kırca da başka bir şey izliyor. sanki iç içe böyle gidecekmiş geliyor.

    olmamalı öyle bir şey.
hesabın var mı? giriş yap