ateş böcekleri
-
(bkz: ateş böceği) nin çoğulu.ayrıca 70 li yıllarda tv de ve gazinolarda komiklik yapan ikilinin kendilerine taktığı isim.yaşlanınca bıraktılar komiklik yapmayı.birinin adı ateşböceği ercan idi sanırım.gazetelere bulmacalar hazırlayıp geçimini öyle sağlıyor şimdilerde.öbürü nerelerede ne yapıyor bilinmez.
-
(bkz: uğur böcekleri)
-
bir akgun akova siiri;
" ışıkla ilgili bir yazı okuyordum, elektrikler kesildi
boğazından geçerek midesine indi kent gecenin
mum aramadım, oysa vardı
pencereye gittim kalkıp çalışma masamdan
iki sevgiliden söz ediyordu ağaçlar fısıldaşarak bahçede
ağaçların yalnızlıklarından korktum
sonra yollardan söz açtılar, düşledikleri yollardan
işte o zaman ateşböceklerini,
birbirini kovalayan iki yanarsöner ışığı gördüm
gezinen son yıldızlarıydılar yeryüzünün
çaldıkları ağustosböceklerini tahta kafeslere dolduran
bir hırsız çetesi geçti sokaktan
ay siliyordu, siliyordu camlarını terleyen evlerin
bir ırmak kente geri dönmeyeceğini bildiren
bir mektup yazıp akıp gitmişti sudan gerekçelerle
yerçekimini aşk yoksunlarına bırakıp
bir bir çıkardım giysilerimi
ve kapısını araladım uyuduğun odanın
sonra açılmak için dokunmamı bekleyen
pembe gülleri gezdirmeye gittik
ağaçların gözlerini yumduğu küçük koruda
gökyüzümü sarsıyordu ıslak kelebek kanatların
ve geceyi
şu ısırıp durduğun geceyi
gitgide derinleşen karanlıkta gitgide sertleşen geceyi
yıldızların gökfişekleri gibi içimizde patladığı geceyi
çiylenmiş sabahla birleşen ve küçülen geceyi
her güne böyle başlayalım sevgilim
böyle, ateşböceklerine teşekkür ederek " -
(bkz: bahçede)
-
(bkz: aşk böcekleri)
-
70li yıllarda bunlar gibi arılar, karakediler, hamam böcekleri, sivri sinekler, parazitler hatta ve hatta antenler gibi isimler almış gruplar ve plakları vardır. anlaşılan bi zaman türk müzik piyasası haşereden geçilmiyordu.
(bkz: recordturk) -
-
bir kemalettin tuğcu kitabıdır.
-
sertab erener'in seyre daldığı böcekler..
"kendime benzettim yanışlarını
yönsüz yolsuz kanat çırpışlarını
eğilmeden güneşe
özgür kalışlarını
bir mevsimlik hayat buluşlarını" * -
bir küçük iskender şiiri.
yarayı okşadıkça dökülüyor kabuklar) ... (diyemezsin
oysa belirsizliktir
ormanlarına pusu kurdurtan hayvanları. kim bilir
hangi çağın karanlığında iki ateş böceği
gibi iki omzuna konmuştuk sevgili siyahını öpecek
ve ölecek olan, kanını
terine nişanlanmış o yaralı delikanlının.
hayır, bugün inanmıyorum ben gitgide büyüyen ellerine
ellerin büyüdüğü şehirlerde
gözlerin ettiği sözleri kesme cüreti gösterilir
ve o kesilen sözlerin üstüne
oğlanlardan yüzülmüş ipek tenden tüller serilir
gümüş yünden kuşlar örtülür
gideceksin. belli. git o halde seni çağıran beldeye
benim ilmim sistir de!
benim ilmim suçtur de!
ve unut sonra o iki ateş böceğini
kaldır başını ardından
gökyüzünde tek bir ateş böceğinin
bölünüp
kendisinden iki ateş böceği oluşunu
şaşkın bakışlarla, utanç içinde gözle!
benim sisim sensin de!
benim suçum sensin de!
belli belirsiz bir akyanus beni üstlensin
yarayı okşadıkça dökülen kabuklarla dolu sesinde!
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap