• "her dehlizi teker teker aydınlatıyorsun geçtikçe, her dehlize kokun siniyor tüm is kokusu ve karbonmonoksit yoğunluğuna rağmen. geçtiğin her yerde ayak izlerin var sanki ay ışığında parıldayan. ve ben, sen hep biraz uzaktayken giriyorum her dehlize" manasındaki sözdür.
  • efendim bu söz genelde kötü zamanlama kurbanı çiftler tarafından kullanılır, ki memleketim şiirinde "sen miydin erkenci, ben miydim geç kalan" gibi örnekleri vardır.. olayımızın sevgili kahramanları sanırsam aynı yolda giden iki trendedirler, aralarındaki zaman farkı pek bir kalıcıdır, bir istasyonda mola aldığında arkada kalan tren, içindeki yolcuya önde gidenin bıraktıkları ile avunmak kalır, ayıp olur valla..
  • tıpkı annelerin çocuklarına söyledikleri gibi(bkz: sen o yollardan giderken daha ben donuyodum)
  • dördüncü boyut tanımlarının yanına koyulabilecek bir örnek.
  • (bkz: büyü de gel)
  • zamanın yolun üzerine çöreklenmesidir bu. sürekli büyüyen bir zaman düşünülürse ve yolun tam ortasında ise bu zaman, bir o kadar çaresizlik demektir yine aynı zamanda. yolların yeni olduğunu düşünürüz ki yanılırız, zaman bölmüştür o yolu, yolları. ayak izleri ise büyük bir aldatmacadır işte. lakin hep düşünülen mevcut mekanı söz konusu kişinin daha önce kullanıp kullanmadığıdır. hep böyle yaşamak, acaba şunu da yaptı mı, şurdan bakınca şunu da gördü mü?. bitmez işte, yol doğrudur, zaman yanlıştır ve evet birçok küfürü hak eder zaman.
hesabın var mı? giriş yap