mirror effect ^*

• iki insanin, benzer kisilik ozelliklerine sahip oldugu durumlarda ortaya cikan negatif etkilenmeleri tanimladigi gibi; sadece benzer ozellikler tasiniyor olmasini da ifade etmek icin kullanilabilen kavram.
  
  olumsuz etkilenim durumu su sekilde gerceklesir:
  a ve b, benzer ozelliklere sahiptir. her ikisi de zamanla bazi ozelliklerini torpulemistir. ama elbette ki ayni ozelliklerini torpulemis olamayacaklari icin^* karsilarinda kendilerinden bilip nefret ettikleri seyler goreceklerdir. kendi sevmedigi ozelliklerin abartili halini karsisinda goren taraflar elbette rahatsizlik duyacaklardir. ayni sekilde kendisinde olan ve benimsedigi ozelliklerin de "unique"ligini kaybetmesi durumu taraflari rahatsiz edebilir. ilk basta cok cekici gelebilecek bu benzerlik, sonradan bu hale gelebilecegi gibi, tam tersi de gerceklesebilir. ama taraflar zaten butun bunlarin farkinda ve yeterli asmislikta insanlarsa, bu durum gayet yerinde kullanilabilir. basarili bir iletisim portali, sonsuza kadar calismak uzere hizmete girebilir.
• kan çekmesi gibi bir sey olabiliyor zaman zaman.
• bir başka anlamı da 'insana kendini göstermek' olabilir mesela.
  
  kendisiyle ziyadesiyle barışık (görünen) ve mutlu bir insan alalım ele, geçelim karşısına, kendisini tanıma katsayımızı artıralım ve bu insana daha önce kendine sormadığı soruları yöneltelim. olasılıkla bu insanın henüz fark etmediği/fark edip de bastırdığı özelliklerini ortaya çıkartacaktır bu hareket.
  bize pozitif bir katkısı olmasa da karşımızdaki insanın kendini daha iyi tanımlaması ve ileriye yönelik hareketlerini bu tanım üzerinden şekillendirmesi açısından faydalıdır.
  
  ancak burada atlanmaması gereken "ağaç yaşken eğilir" gerçeğidir. belli bir yaşın (diyelim 30) üstündeki insanlara ayna tuttuğunuz zaman ya sizden nefret edecek ve hayatlarından o anda çıkartmaya çalışacaklardır, ya da ortaya çıkanların gerçekliğiyle kendi değer yargıları arasında sıkışıp ne yapacaklarını bilemeyeceklerdir.
  
  çok ilgili olarak (bkz: gölge)
• basarisiz iletisim portallarinda bir tarafin gorunuste daha cok "magdur" olsa da gorunusler aldatmacadir, ve rousseau'nun dedigi gibi "être et paraître devinrent deux choses tout à fait différentes". catismalarin kaynaginda olan mirror effect cekilen aci icin de gecerlidir. ne kadar esek kafali olursa olsun. gunun birinde o aynadan yansiyan isik kor etmeyecegi gozu bulacaktir. ancak o gun mirror effect "sonsuza kadar calismak uzere hizmete girebilir."
• yansıma etkisi diyoruz buna. bir narsis, bir uzan bundan etkilenmiş ruhlardır. gördüğünü gördüğüne aşık olup yansıtma nevrozu olarak literatüre geçmiş bakış şekli.
• bireyin kendini açma olgusunun karşılığı olarak kullanılmaktadır. "diyadik etki" olarak da isimlendirilen bu olgu, bireylerden birinin davranışının diğerinde benzer davranışı sergileme eğilimidir.
  
  hegelin efendi-köle diyalektiğinde karşılığını bulan ayna-benlik (looking-glass self) kavramı ile de bağlantılıdır.
• yildirim askinin bir süre sonra yerini ask disi duygulara birakmasinin müsebbebi.
  
  olumlu ayna etkisinin yerini olumsuz ayna etkisine birakmasi. hani derler ya; sevgilim bende begendigi özellikler icin bana asik olmusken, simdi o özelliklerden hoslanmiyor ve beni degistirmeye calisiyor...
  
  ha iste ondan.
  
  iliskilerde taraflara rahatsizlik veren ve hatta batan huy ve davranislar. kisilerin karakteristik özellikleri. bak bu cok önemli.
  
  degismeyi kelime anlamindan cok iliskilerde uyum saglamak olarak algilamak gerekiyor aslinda. ikili iliskilerde bu cikmazin asilmasi icin -ki kelimenin tam anlamiyla bir cikmaz- iyi niyetli ve olumlu bir düsünce bicimi bu. ve bunu basaran kisilerin iliskilerinde avantaj sagladiklari, iliski terapistleri tarafindan deneyimlenmis bir durum-mus.
  
  himmm, oldu canim.
• sonucunda aşık olanlar vardır.
• beynin ön lobunda bulunan ayna nöronlar tarafından yürütülen, ilişki içerisinde bulunduğumuz kişinin duygularını ve düşüncelerini anlamamızı, tahmin etmemizi veya taklit etmemizi içeren nörobiyolojik bir süreçtir. çok dikkatli bir şekilde film izlerken duyduğu sese bakmak için evinin bodrum katına inen dizi/film oyuncusunun yaşadığı korkuyu biz de ekran başında yaşarız. veya çok değer verdiğimiz birinin verdiği mutlu bir haberle biz de onun gibi seviniriz, hatta sohbetin ilerleyen zamanlarında karşımızdaki kişinin davranışlarını dikkatli bir şekilde izlediğimiz zaman o kişinin jest ve mimiklerini farkında olmadan otomatik bir şekilde biz de yaparız. birinin kusma eylemine şahit olduğumuzda hiçbir sağlık sorunumuz yokken bizim de kusma eğilimi göstermemizin nedeni de ayna nöronlardır. aynı zamanda ayna nöronlar, empati kurmanın nörobiyolojik karşılığıdır.
• ayna etkisi, karşındaki kişinin karanlık ve hoş olmayan yönlerini onlara geri yansıtmaktır. eğer başkalarının enerjilerini algılayan ve hisseden bir empatsanız bu etkiyi iyi bilirsiniz.
  bazen bu yansıtma durumunu bilinçli olarak bile yapmayabilirsiniz.
  
  empatlar diğer insanların bastırdıkları duyguları, gizledikleri karanlık yönlerini algılar ve o insanlara aynısını yansıtabilirler.
  
  bunun sonucunda da empatlar, bu insanlar tarafından sevilmez ve istenmezler. hatta bazen bu insanların da hisleriyle empatin siz olduğunu algıladıklarını ve daha tanışır tanışmaz sizden hoşlanmadıklarını görebilirsiniz.