• kucuk emrahin nuri alco, meral gokce ve tecavuzcu coskun ile birlikte oynadigi, amca baba yarisidir tabirini dilimize kazandiran efsanevi film ve bu filmin soundtracki
  • (bkz: emrah)
  • ibrahim tatlıses'in yetmez mi? albümünden bir parça
  • kalbim yanar hasretinle
    başım döner hayalinle
    canım senin ömrüm senin
    sensiz ben beni neyleyim
    unutmadım unutsan da
    yaram derin çok beterim
    ah anlatmadım soranlara
    seni kendimden gizledim
    ayrılamam ellerinden
    ayrılamam gözlerinden
    ayrılamam gül yüzünden
    atma beni
  • yiğenim diyip diyip körpecik emrahı ve ailesini türlü ali cengiz oyunları ile darmaduman eden bir fenomenin*öyküsü.
    emrah'ın, nuri alço tarafından punduna düşürülen annesine karşı, gözlerini kocaman açıp kaşlarını indirerek "taş diilsin, toprak diilsin, hele benim anam hiç diilsin!" sözlerini sarfettiği sahne bizce oscarlık bir performanstı. yapımda emeği geçen herkese burdan tebriklerimi gönderiyorum
  • 1985 çıkışlı küçük emrah albümü.
  • nuri alço nun her türlü puştluğu yaptıktan sonra cezaevine girmesi ve çıkışta bunu karşılayan emrah a büyük bir pişkinlikle
    -akrabalık böyle mi olur? köşeyi dönmüşsün, bi paket sigara bile getirmedin...
    demesi olayı koparan son cümledir. bu kadar olaydan sonra bile emrahtan kardeşini vericem sana diyerek para sızdırması ise bir kere daha kendisini takdir etmemizi sağlamıştır...
  • bir türk filminde bulunabilecek bütün klişeleri bünyesinde toplamayı başarabilmiş gerçek bir kült eserdir bu film. ayrıca bu filmde emrah'ın hasta kızkardeşini oynayan kişi tüm zamanların en kötü çocuk oyuncusu olarak bambaşka bir yer edinmiştir gönlümde.
  • nuri alço'nun hapisten çıkıp bir de utanmadan emrah'a nerdesin ulan hayırsız diye hesap sormasından sonra emrah'ın bütün ezikliğiyle "ya kusura bakma amca iş güç dünya telaşı işte" mealinde bir şeyler geveleyerek kaşlarını mahçup mahçup kaldırdığı sahne de filmin unutulmaz anlarından biridir. bre bu nasıl bir ezikliktir adam ananı sikmiş sen hala tövbe yaaa
  • filmin en ilgi çeken karakterlerinden biri de emrah'la röportaj yapan lakin profosyonellik kavramından zerrece nasibini almamış kıvırçık saçlı gazeteci kızdır. emrah "nuri alço anamı böyle zitti malımızı mülkümüzü böyle elimizden aldı" diyip flashback'lerle hikayesini anlattıkça bu kızcağız kendini kaybetmiş "demek bütün bunları size öz amcanız yaptı haa vay şerefsiz" gibi cümlelerle gazetecilik kimliğinden sıyrılarak izleyenlerin duygularına tercüman olmuştur.
hesabın var mı? giriş yap