badi badi
-
halen bir yerlerde küçük adımlarla, ufak ufak gibisinden bir anlatım için kullanıldığını duyar gibiyim.
- bak, şuna bak, badi badi gidiyor, nereye gidecekse... ehehe, tank gibi maşallah. -
"dostum dostum" isimli türküyü "endi-pol" söylerse sanırım bu şekilde telaffuz ederler nakaratları.
-
-
başları itibariyle hikaye anlatması ve anlatış tarzıyla dut ali'yi anımsatır bana ama dut ali'nin yeri ayrıdır, bambaşkadır tabi aslında.
-
kadıköy anadolu lisesi'nde zamanın aygır öğrencilerinden ortalama sadece 5 yaş büyük diye otorite kurmakta zorlanan ingilizce öğretmenimize takılan badak, kısa anlamındaki lakap. ilk bir yılı azap olmuştu da, ikinci yıldan başlayarak ışıltısını göstermiş, dengeyi kurmuştu, sağ olsun.
"estike pencerenin denizliğine tutunmuştu, sonra badi badi, beceriksizce seğirterek taş yola çıktı." laslo krasznahorkai - satantango
(bkz: badi badi yürümek)
(bkz: üç küçük ördek) -
-
bir angut takmış ardına
badi badi yürüyen evlâtlarını;
hasan izzettin dinamo, deniz feneri, 1937 s. 19
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap