• tüm tikky lerin en büyük kaygısı. ayrıca tikilerle birlikte çoğu insanın paylaştığı kaygı.
  • (bkz: kaygısızlar)
  • beğenilme korkusu olarak da ifade edilen kavramdır. kişi eyleme geçmeden önce kendine hep şu soruyu sorar : "ya beğenilirsem?"

    bu kişilerin kalabalık ortamlarda halının tam orta yerine sıçtıkları sıklıkla görülmektedir.
  • bu tür kaygıları olup, kaygısını sözlüğün kontra-plaklarına çivi gibi yazan yazar arakadaşlarımızı, şukela yağmuruna tutarak tedavi etmek, benim gibi beğenilme kaygısı taşımayan kişilerin boynunun borcudur.bay alkole takdimimdir..

    (bkz: #4183294 ü şukelalamak)
  • beğendiğinizi hissettirdiğinizde her şey bozulur, net!
    artık karşıdakinin yapacağı her şey beğenilme kaygısıyla ortaya çıkar ve özü bozulmuştur.

    (bkz: ot dergi)
  • beğenilme kaygısı olmayan insanlar gerçekten hayattan zevk alıyorlar.
  • her canlı beğenilmek ister buna bir sözümüz yok. instagram'da bu doğal isteğin kaygı halini almış örneklerini bol bol görebilirsiniz.
    sosyal medya insanları ne hale getirdi. yazık!

    saçma sapan da olsa ünlü birinin verdiği pozları taklit ederler veya populer olan challengeları * yaparlar vs..
  • "anlaşılabilme umudunu tüketen insanlar, dünyayla ilişkilerini beğenilme üzerine kurma eğiliminde oluyorlar, kurtulması güç bir tuzağa düştüklerini fark edemeden. çünkü beğenilmeyi merkez alan bir dünya, insanın kendi içinde giderek daha sıkı kilitlenmesine ve çıkışı bulunmayan bir yalnızlığa gömülmesine neden olabilir. dolayısıyla kendini var hissedebilmenin tek yolu da beğenilmenin sürekliliğini sağlamaya yönelik bir hayat tarzı.
    beğenilme öylesine güç bir iptila ki ihtiyaç karşılanmadığında yaşanabilecek bozgundan kaçınmak için sergilenmekte olan performansın aralıksız sürdürülmesi zorunlu hale gelir. bunun sonucu olarak, hayatını beğenilme üzerine kuran insanların derininde, çoğu zaman dışarıdan fark edilmeyecek kadar iyi maskelenmiş bir depresyon yaşanır."

    (bkz: hayat)
    (bkz: engin geçtan)
  • “riyakâr insan için beğenilme duygusu hayati önem taşır. bunun için günlük hayatı içerisinde yaptığı ve insanların beğeneceğini düşündüğü her şeyi fotoğraflayarak internete atar. bir müddet sonra da bu durum bir hastalık haline dönüşür ve yaptığı her şeyi internete atmak için yapmaya başlar. yediği yemeği, bugün ne giydiğini, şu an nerede olduğunu bile internet ortamında paylaşmaya başlar. bir müddet sonra yediğini, içtiğini, giydiğini ve gittiği yeri sosyal medyada aldığı beğeni oranlarına göre belirlemeye başlar.

    bu, kişilik bozukluğuna kadar gider; tam bir hastalık. kendimizi baya bir sorgulamamız gerekli. şunların hepsinin yapıldığı ve normal karşılandığı bir çağdayız.”
hesabın var mı? giriş yap