• bir likör. bizdeki karşılığı: (bkz: beğendik likörü)
  • asiri tatli bir likordur, insanin icini bayar. gene de soguk kis gunlerinde, yaninda kahveyle (ic bayilmasina karsi onlem almali netekim) fena olmaz. hammaddesi envai cesit ottur, bu yuzden deli gibi basilmis sekerin yaninda acimsi bir tadi da vardir. manastirlarin cesit cesit icecek uretmesi ve bunlari satip manastira gelir elde etmesi gibi bir gelenek oldugundan, sanirim benedikten manastirlarindan alinma bir tarifle hazirlaniyor ve adi oradan geliyor.

    yakinda fiyati dusecek ickiler arasindaymis bir de.
  • (bkz: benedicta)
  • ilk kez 1610 yılında fransada benedictine rahipleri tarafından imal edilmiştir. değişik bazı otların karışımından ve damıtılmasından oluşan bir likördür. formülü halen rahipler tarafından sır gibi saklanmaktadır ve yıllanma sürecinin çok uzun olduğu bilinir.
  • ilk olarak benedictine rahipleri tarafından kilise bahçesinde yetiştirdikleri bir çok aromatik ot ve bitkilerle yapılan, fransız likörü. üzerinde yazılı olan d.o.m* "ulu tanrı" anlamındadır.
  • bernardo vincelli adlı benedikt rahibi tarafından yapılmıştır. tarihi 1510'lara kadar uzanır. üzerinde yazan dom için deo optimo maximo için durur derler. dominikenlere gitmeyiniz. bu arada alma mahler werfel hastasıymış, eklemeden geçmeyelim.
  • bizdeki beğendik likörüyle pek de alakası olmayan, gerek kokusu gerek tadıyla eşsiz bir alkollü içecek.
    nedense türkiye duty free'lerinde bulunmuyor.
  • (bkz: dom benedictine)

    aziz benedikt (nursialı benedikt, st.benedict) öğretilerine göre yaşayan keşişlerin bir diğer lezzetli içkisi. diğerleri için (bkz: chimay) (bkz: la trappe).

    bu lezzetli içkiler için aziz benedikt'e teşekkür edebilirsiniz ;çünkü öğretilerinin 48. bölümünde “for then are they monks in truth, if they live by the work of their hands” diye bir cümle geçer yani ''ancak kendi emeklerinizle geçinebildiğiniz zaman gerçek bir keşişsinizdir''. bazı kaynaklar aziz benedikt'in bu öğretilerinin batı avrupa'da keşişlik ve manastır kavramlarını başlattığını öne sürer. aziz benedikt'in öğretilerini takip eden keşişler manastırlarının kurulu olduğu alanda tarım ve üretim yaparak elde ettikleri gelir ile hem manastırlarının devamlılığını sağlarlarken hem de hayır işleri yaparlar. her manastır kendi yöresinde ne yetişiyorsa ona göre bir üretim gerçekleştirir, bizim konumuz olan benedictine de yukarı normandiya bölgesindeki fécamp benedictine manastırının bahçelerinde yetişen 27 farklı ot ve baharattan üretilir.

    benedictine her ne kadar likör olarak geçsede aslında %40 alkol içeren ve tatlılığına aldanıpta oturup 1 şişe tüketmemeniz gereken bir içki. yudumunuzu ilk aldığınız zaman sadece ballı ve tatlı yönünü size sunan bu içki eğer ağzınızı açıp ağzınına biraz hava girmesine izin verirseniz ağzınızda yayılıp patlayan kocaman bir aroma bombasına dönüşüyor. o ilk tatlı, balımsı tat yerini baharatların ve otların karışımının verdiği acımsı bir aromaya veriyor. yutulduktan sonra ise damakta uzun ve tatlı tatlı kalmayı seviyor.

    orta okul ve lise zamanlarında fantastik edebiyat türünde kitaplar okurdum ve o kitaplarının pek çoğunda kahramanlarımız şöyle bir senaryo içinde bal likörü içerdi: ''queloth ve azrath bu serin sonbahar akşamının göğüne delecekmişcesine yükselen ulu meşe ağacının gövdesine inşa edilmiş eski tavernada oturmuş bir yandan köşede yanan şömineden gelen çıtırtıları dinlerken bir yandan da geçmiş savaşın yorgunluğunu üzerlerinden atmak için bal likörü içiyorlardı'' hah işte o bal likörü denen zıkkıma o yaşımda çok özenir, nasıl bir tadı olduğunu hayal ederdim. işte benedictine daha ilk yudumda o bal likörü hayallerimin içine soktu beni, bunca zaman okuyup okuyup hayal ettiğim tat buydu. bence bir bal likörü aynı benedictine tadında olmalı :)

    yıllar boyu hayalini kurduğum bir içki olduğundan kendilerini çok severim fakat aslında kendisini ya seversiniz ya nefret edersiniz. öyle herkesin sevdiği bir içki değildir, seveni çok sever. yemeklerden önce iştah açıcı olarak, yemeklerden sonra sindirime yardımcı olarak veya kışın ısınmak için tüketilebilir. şu tarzda minyatür ve saplı likör bardaklarından 2 tanesi gayet yeterlidir zaten fazlası tatlılığından dolayı bayabilir.

    benedictine'in bulunduğu 1510 yılından günümüze doğru biraz daha yaklaşarak 1919 yılına gelirsek ernest hemingway ilk defa b&b adlı bir kokteylinden bahsettiğini görürüz yani benedictine and brandy. bu brendili benedictine karışımı amerika'da o kadar başarılı olmuş ki şirket 1937 yılında bu karışımı bir adım öteye taşıyarak olgunlaştırılmış fransız brendisi ile benedictine'i kendileri karıştırıp meşe fıçılarda olgunlaştırıp, şişeleyip satmaya başlamışlar. maalesef ne ülkemizde ne duty freelerde bu b&b'lerden hiç görmedim eğer bulabilen varsa yeşilinizi beklerim.

    deo optimo maximo
    (god infinitely good, infinitely great)
  • (bkz: benedikten)
    (bkz: benedikt)
hesabın var mı? giriş yap