bernard stiegler

• londra'da goldsmiths college'de bir dönem ziyaretçi hocadır.
• internetin ve onun sağladığı iletişim imkanlarından faydalanarak geleneksel eğitim modelinin bu yönde revize edilmesiyle ilgili fikirlerini içeren bir röportajını okumuştum;
  http://www.samkinsley.com/…rfeed&utm_medium=twitter
  bunu uygulamaya geçirmiş hatta internet üzerinden açık kaynak olarak sunduğu seminerler ve derslerle;
  
  http://pharmakon.fr/…-2013-seance-6-annee-20122013/
  (seminerlerinden bir tanesi)
  
  bildiğim kadarıyla, aralık ayında monokl'un organizasyonuyla yine gelecek istanbul'a (geçen sefer ki konferans dizisinde bir dolu katılımcının arasında en verimli geçen sunumlar onunkiydi)
• "the human invents himself in the technical by inventing the tool" sözünü söylemiş, aşmış yazar.
  
  edit: birkaç alıntı daha
  "a signicant part of human activity is instinctual
  on the backdrop of instinctiv layer the first constituitive layer of humanity, one must distinguish intelligence, which presupposes the existence of language at two superior levels. these three levels are the species-relate, socioethnic, and individual. at the species-related level, human technical intelligence is connected with the degree of development of the nervous system and the genetic programming of individual aptitudes.
  
  at the socioethinc level, human intelligence behaves in a wholly particular and unique manner in that, transcending both individual and species-related limits, it creates a collective organism with astonishingly rapid evolutional properties. "
• "kendini fildişi bir kuleye kapatmayı reddederek, hasta bir dünyayı iyileştirirmişçesine gerçeği düşünmeyi asla bırakmadı."
  
  6 ağustos 2020'deki ani ölümünün ardından libération'da yayımlanan "bernard stiegler, 'thunberg' kuşağının düşünürü" başlıklı yazıda geçen bu cümle, bence stiegler'i tanımlamak için en uygun olanı.
  
  toulouse'da bir caz bar işletmesinden, ödemelerini yapamayınca takma peruk ve bıyık ile birden fazla kez yaptığı silahlı soygunlar neticesinde hapse girmesine, hapiste caz barının müdavimi olan felsefeci gérard granel'in getirdiği kitaplarla felsefe okumaları yapmasından, onun teşvikiyle jacques derrida'ya mektup yazmasına ve oradan da 1993 yılında 41 yaşındayken derrida danışmanlığındaki doktora tezi olan "epimetheus'un hatası: teknik ve zaman"ı savunmasına kadar uzanan ilginç bir hikayesi var stiegler'in. [daha ayrıntılı bilgi için stiegler'in ardından yazılan ali akay'ın t24'teki ve murat erşen'in gazeteduvar'daki yazılarına bakabilirsiniz.]
  
  herkese açık ve ücretsiz olarak yürüttüğü felsefe okuluyla, felsefenin disiplinlerarası bir kolektiflikle yürütülmesi gerektiğini söylemesiyle ve pek tabii bunu uygulamasıyla teorideki felsefesini ve felsefeyi her daim pratikte de uygulayan bir filozoftu stiegler. asıl filozofların akademi dışından olanlar olduğunu, yani boş zamanlarında (otium) felsefeyle uğraşanlar olduğunu, yani amatörler olduğunu da söylemişti.
  
  2016 yılında yayınlanan "tinin teknolojileri: bernard stiegler ile sohbet" adlı videoda çalışma hızının düştüğünden, bazen çok yavaş yazdığından ve yaş aldığından bahsetmesine karşın ölümüne kadar her yıl bir kitap ve onlarca makale yayımlamaya devam etti. hayatı boyunca da hep çalışkandı.
  
  belki de magnum opus olarak lanse edilebilecek olan ve üç ciltten oluşan teknik ve zaman adlı eseri, her ne kadar üç cildi yayımlanmış olsa da bilindiği kadarıyla yedi cilt olarak düşünülmüş dev bir hazineydi. ne kadarı tamamlandı, ne kadarı yarım bilemiyorum ama umarım kalan ciltlerini de, stiegler'in gün yüzüne çıkmayan diğer metinleriyle birlikte, okuma fırsatı buluruz.
  
  gerçekten stiegler "düşüncenin teknisyeni ve tekniğin düşünürü" olarak oldukça önemli ve sıradışı bir filozoftu. kavramlarıyla adeta bir derya stiegler. daha çok okunmasını dilerim.
  
  son olarak pharmakon.fr üzerinden ulaşılabilecek hazine değerindeki arşive ve son uğraşlarından olan internation'a da bakmanızı da tavsiye ederim.
• "mafya, burjuvazinin yerine geçmeyi hedefler ve kapitalizm, dünyanın büyüsünün bozulması tamamlandığı andan itibaren tam olarak mafyalaşır" (politik ekonominin yeni bir eleştirisi için)
• hakan atay ve ulaş bayraktar stiegler üzerine konuşmuşlar.
• şu an kendisinin the neganthropocene eserini okuyorum ama inanılmaz ağır bir dili var. stiegler'in düşünce dünyasına erişmek hem dili itibari ile yorucu hem de eserleri arasında bir bağlılık isteyen ve sergileyen bir felsefeci. the neganthropocene i okumadan önce mutlaka kendisinin what makes life worth living eserine de bakılmasını öneririm.