*

  • hiç bir şeyi esirgemeyip yıllar yılı herşeyinizi bir, yediğinizi içtiğinizi ayrı gitmez, vefakar sandığınız, kankam dediğiniz kişinin attığı okkalı kazık arkasından edilesi laf.
  • başıma gelen bir olay dolayısıyla istemsiz söylediğim atasözü...

    olay şu: mesai arkadaşım var; iş dolayısıyla az çok muhabbetimiz var. yarın öbür gün bir işim düşüyor kendisine. kendisi gayet işi yapabileceğini iddia ediyor. ben de sonuçta mesai arkadaşıyız bana kazık atmaz elbette diyerek hiç araştırmadan etmeden işimi ona yaptırıyorum. bu işi de elbette kanka ayağı yaparak sömürmek gibi adilik yapmak yerine gayet ücreti neyse vererek yaptırıyorum. hem de ne ücret! sonrasında yaptığı iş beni tatmin etmiyor arkadaşlardan hep olumsuz eleştiriler alıyorum: naapmış bu ne böyle?! ne?! o kadar para mı verdin?!

    sonra yaptığı iş iyice boka sarıyor ve iş doktorluk noktaya geliyor. ola ki doktor raporunda bu durum o arkadaş görünümlü düşmanların kusurundan kaynaklı ise kendilerini çok ağır hukukî yaptırımlar beklemektedir. bunu buradan bildiriyorum. işin üzücü yanı ise ne yaptığı işçilik ile ücret arasında bir makul orantı var ne de ilgi, sorumluluk var. sorsan hiçbir şey yok her şey kitabına uygun yapıldı...

    işte arkadaş diye bellediklerin seni pişkin pişkin belliyorlar. sago'nun dediği gibi düşman kelimesinin anlamını arkadaş sıfatını taşıyanlardan öğrendim. insanı genelde tanıdıkları, akrabaları sikermiş de inanmazdım.
hesabın var mı? giriş yap