*

  • 2.beyazıdın yaptırdığı camiii ..
  • dogru söylenişi "bayezid cami" şeklinde olması gerekli mabed
  • http://www.ntvmsnbc.com/id/25184232/

    son üç ay içinde, istanbul'daki tarihi yapı yangınlarıyla ilgili aldığımız üçüncü haber bu ve tüm bu yangınlar yapının restorasyonu sırasında çıkıyor. inanın, bu durumu benim aklım almıyor.
    hiç mi önlem alınmaz? orada yananlar ve hasar görenler, sonradan geriye bir benzeri konulamayacak malzemeler, işlemeler, sanat eserleri; bu durumun farkında olmamaları nasıl mümkün olabilir?

    tüm bu sorular, havada kalmaya mahkum sorular tabii.

    (bkz: kaş yaparken göz çıkarmak)

    (bkz: istanbul 2010 - european capital of fiasco)
  • istanbul'da yer alan en acayip akustiğe sahip yapılardan biri. ana kubbesinin tam merkezinin altında durun, elinizi bir kez şaklatın kubbedeki patlama sesinin dışında hiç bir yankı duymayacaksınız. o patlama da bayaa bildiğin sonic boom tadında.

    cemaatin imamı veya vaizi alkışlarla sahneye çağırmamasına şaşmamalı...
  • savaşa gitmeden önce uğranılan son durak, zira bir cuma vakti buradan geçen bir yabancıysanız cuma namazından çıkan kişilerin tekbir getirerek istanbul üniversitesine doğru yürümelerine şaşırmayınız ve mümkün olabildiğince oradan uzaklaşınız canınız yanar.
  • söylenilenin aksine 1509 ve 1766 depremlerinde gayet büyük hasarlar görmüş camidir. 1509'da kubbesi yıkıldığı halde hasar görmemiş tek cami olduğu nerede yazılıyor acaba..
  • aynı eksen üzerinde bulunan bir ana kubbe ve iki yarım kubbenin örttüğü orta mekan ve yanlarda paye ve sütunların ayırdığı kubbeli bölümlerden meydana gelen bir camiidir. caminin iki yanında dışarı taşkın tabhaneleri yanı sıra bunların köşelerinde minareleri de bulunmaktadır. önünde de şahane güzellikte revaklı bir avlu bulunur.
  • özgün halini koruyan en eski cami bayezid camiidir. ondan evvel inşâ edilmiş olan fatih camii, depremler dolayısıyla özgünlüğünü yitirmiştir. bayezid camii ise hâlâ ilk günkü görünüşünü muhafaza etmektedir. yapı, cami ve külliyeden meydana gelmektedir. şehrin merkezi bir bölgesine inşâ edilmiştir. cami, klâsik osmanlı mimarisinin erken dönem eserlerinden birisidir. caminin inşâsı ile alakalı malumatı, cümle kapısının üzerindeki arapça kitabede buluruz. kitabeyi, meşhur hattat şeyh hamdullah celî-sülüs ile yazmıştır. celî-sülüs, hat sanatında bir terimdir. büyük ve göze hoş gelen süslü yazı manâsına gelir. osmanlı döneminde bayezid camiinde kullanıldığı gibi birçok camide kullanılmıştır. kitabede şu yazar: “bu binanın yapımına 906 yılının (miladi 1501) zilhicce ayının sonlarında başlandı ve hicrî 911 yılında (miladi 1505) tamamlandı.” bayezid camii’nin vakfiyesi, rumeli kazaskeri mevlânâ abdurrahman çelebi tarafından 1505 yılında yazılmıştır. bugün vakıflar genel müdürlüğünde muhafaza edilmektedir. bu vakfiyede, külliyenin maişeti için selânik, bursa ve edirne’de birer kervansaray inşâ ettirilmiş, ayrıca selanik’te bedesten, başhâne, hamam gibi başka eserler vakfedilmiştir. eserin mimarının kim olduğu hâlâ tam olarak bilinmemektedir. adı geçen üç mimar vardır ve tarihçiler de bu üç isim üzerinde ihtilâfa düşmüşlerdir. bu isimler, mimar hayreddin, mimar kemaleddin ve mimar yakûp şâh’tır. dört ayak üstüne oturulmuş 16,78 metre çapında bir ana kubbesi kuzey ve güneyde iki yarım kubbe ile desteklenen cami, ana kubbesinde yirmi, yarım kubbelerde yedişer pencereye sahiptir. caminin 24 kubbeli revaklarla çevrilmiş kare biçiminde bir son cemaat avlusu bulunmaktadır. avlu zemini mermer döşelidir ve ortasında şadırvan bulunur. aslında üstü açık olan şadırvan, ıv. murat zamanında etrafına dikilen sekiz sütun üzerine oturtulmuş bir kubbe ile örtülmüştür. avlu döşemesi ve şadırvanın sütunları bizans`tan kalma malzemenin yeniden işlenmesiyle elde edilmiştir. avlu mermerleri arasında geniş kırmızı porfir taşı levhalar vardır. renkli taşlar ve kufi yazılarla bezeli minarelerden sağ tarafta olanı özgün süslemelerini büyük ölçüde korur ancak diğeri birkaç kez onarım geçirmiş ve bezemelerini yitirerek daha sade kalmıştır. bu nedenle sağdaki minare, “selçukludan osmanlı'ya geçişin istanbul'daki tek örneği” olarak kabul edilir. harimin sağ köşesinde hünkar mahfili yer alır. 10 sütun üzerinde duran mahfile, dışarıdan bir merdiven ve kapı ile girilir. caminin mihrap tarafında, sağda ve pencere hizasında oğlu yavuz sultan selim tarafından yaptırılmış sultan bayezid türbesi bulunur. yine yavuz sultan selim’in yaptırdığı solundaki türbede de kızı selçuk hatun yatar, koca mustafa reşit paşa'nın mezarı da burada bulunmaktadır.
  • restorasyonu aşağı yukarı 8-10 yıl sürdü sanırım. geçenlerde baktım, iskeleler sökülmüş, hizmete açılmış. bazı mimari yapıları ne bileyim dost gibi seviyorum, meydanla bütünleşen konumu, tarihselliği ve ruhuyla burası da öyle bir mekân benim için. konumunun merkeziliğine karşın aşırı popüler olmaması ve sükûneti de ayrı güzellik. içeri girip hızlıca bakındım. restorasyondan önceki tarihi halılarını pırıl pırıl ve tamir edilmiş olarak serili görünce sevincim çoğaldı. pencereler tahta görünümlü pimapene çevrilmemişti çok şükür. bezemeler, kalem işlerinde, orijinal tonlar tutturulmuş gibiydi. profesyonel değilim ama yapılan iş genel olarak özenli geldi bana. cami çıkışında son cemaat yeri tabir edilebilecek dış kubbelerin dibindeki devasa elektrik paneli de göze çarpmayacak şekilde perdelenseydi tam olurdu.
  • yolumu bir ikindi vaktinde dusurene şükürler olsun dediğim. ruhu olan camilerden. girdiniz an, zaman, mekan herşey kayboluyor. kendine has havası sizi alıp başka bir aleme götürüyor.namaz kılarken sanki duvarlar bile secde ediyor. kalbim ruhum genişledi, ferahladi. bu arada restorasyonu bence başarılı olmuş.
hesabın var mı? giriş yap