*

  • bilkent universitesinin guzel sanatlar tasarim ve mimarlik fakultesinin bolumlerinden biri. yetenek sinavi yapildigi senelerde girmek gercekten cok kolaydi ama sanildiginin aksine cikmak o kadar kolay degildir. evet herkes girer ama herkes cikamaz!
    egitim programi yurt disindaki harbi universitelerin ic mimarlik bolumu ile esit duzeydedir ve agirdir. ki bu yuzden sanki (bkz: kolay girer zor cikar).

    mezun olunca super olucagi dusunulur bazen ama isin gercek yuzu pek de oyle degildir. bu yuzdendir belki de cogunluk bitirince lisans ustu egitim programlarina katilmaya karar verir.
  • (bkz: fada)
  • bilkentin en zor bölümlerinden olan iç mimarlık ve çevre tasarımı, öğrencisinin canını çıkarmakla ünlüdür. gayet sağlıklı gençler olarak bölüme başlayan zavallı öğrenciler, eğer bitirebilirlerse, dördüncü senin sonunda mide sorunları, insomnia ve çeşitli psikolojik hastalıklar edinerek mezun olurlar. mezun olduktan sonra eşsiz bir designer olma hayallerinin yurdum şartlarında imkansız olduğunu görürler.*
  • final jürisi öncesi maket yaparken insanın içinde bir bisturi darbesiyle hoca katliyamı yapma isteği doğuran bölüm.

    3 sene sonra edit: vazgeçtim beni tekrar okula alsınlar *
  • genelde ekose pantalonlu, dik saçlı, eli sigaralı, hatun kesen erkeklerın bulunduğu ve burun amelyatlarının her çeşidinin bir katalog gibi sergilendiği yer
  • mezunlarının cok buyuk bir kısmını kaliteli, üretken,yaratıcı insanlar olusturur.bu yuzden hocalarını alkıslamak gereklidir sanıyorum. (bkz: helal be)
  • sevgili ortağımın mezun olduğu bölüm..uzun adı yüzünden ofisin tabelasına ünvanını yazmak için binbir türlü soytarılık yapmamız gerekmişti..ne iç mimar,ne şehir plancısı,türkiye kalıplarında bir garip meslek erbabı yetiştiren okul
  • bilkentin uzaktan göründüğü kadar eğlenceli olamayabilecek bölümü..birinci sınıfı geçmek için (başarıyla değil yalnızca geçebilmek için) elinizin bilumum yerlerinde açılacak maket bıçağı kesiklerine (ve hatta deliklerine..ben bizzat deldim), parmaklarınıza batacak ve bir daha cıkmayacak tahta çıta kıymıklarına, bir türlü geçmeyen erimiş silikon yanıklarına, maket başında sabahlanan gecelere, aşırı dozda kahveye dayanabilmeniz ve jüride projeniz hakkında söylenen "cok iyi, cok başarılı" (bkz: undebah) (bkz: serbest çağrışım) sözlerinden sonra gelecek c lere, d lere, f lere alışmanız lazım. hatta ve hatta drawing final projesini bitirebilmek için sizi gece yarısından sonra atolyeye sokmayan görevliye misilleme olarak ufacık bi pencereden kaçak olarak içeri girmeyi becerebilmek için biraz da atletik olmanız gerek :)
  • öğrencileri çok seven hocalarla dolu olmalı ki bir türlü mezun etmeye yanaşmayan, kimi rivayetlere göre bilkent içinde ihsan dogramaci'nin dahi sözünün geçmediği özerk bölüm.
hesabın var mı? giriş yap