*

  • alengirli bir ask bittikten sonra bunyeyi yerde tutmak icin alinmasi gereken antidepresan yerine gecen sey.
    sicak huzuru, dinginligi ve olumune bir sevgiyi icine cekmek icin en iyi vakittir cunku biten bir askin yasini tutmak.
  • çoğu zaman buna gerek kalmaz. evin içinde bir zombi edasıyla yürürken veya televizyonda sevdiğinize benzeyen bir mankene dalıp giderken anneniz durumu farkeder, kulağınızdan tutup sizi karanlıktan çıkarır ve kendiliğinden size sarılır.. pek soru sormaz. ağlamanıza da gerek yoktur artık.
  • sarilinan herhangi bir kisidir, canlidir orada..
    o an igrenc hissedersiniz, ve evde de sarilabilecek bir tek anne vardir..
    misal annem yok, ben kediye sarilip agliyorum..
    oyle..
  • anneyi en fazla yerle yeksan eden hallerden biridir. sen doğur büyüt bu yaşa getir, gözünden sakın, esen yelden uçan kuştan bilmemne.. sonra "hıyar"ın teki çıksın çocugu bu hale getirsin, dağıtırım ortalığı, dinlemem.
  • "anne biraz sarılabilir miyiz?" gibi aptal bir soruyla başlar her şey... sonra birden hüngür hüngür ağlamalar, sonra kendine kızmalar "yahu niye üzdüm ki ben annemi şimdi durduk yere"ler.. annenin saç okşamaları, "canım kızım"ları ve daha neler neleri ile huzura kavuşmalar..
  • söz konusu benim annemse hayatta mümkün olamayacak bir durumdur..zira kalkıp öyle okkalı bir laf eder ki hiç bi adam ağlamaya değmez..yuh falan gibi, daha beter siniriniz bozulur..en iyisi kendi çapında ağlamaktır.
  • en güvenilir, en doğru omuz ve kucaktır.
  • "ben seni ne kadar çok severek yetistirdim, senin için hep elimden gelenin en iyisini yaptim. senin baskasi için bu kadar üzülmeye hakkin kesinlikle yok!!!"
    diyerek aglama seansini, suçluluk duygusu gibi keskin bir biçakla müdahale etme suretiyle, nihayetine vardiran bir mahlukattir anne...
hesabın var mı? giriş yap