black clouds & silver linings ^*

• dream theater'ın 23 haziran 2009'da roadrunner records'tan çıkartacağı 10. stüdyo albümünün adı.. playlist'i şu şekildedir:
  
  1. a nightmare to remember
  2. a rite of passage
  3. wither
  4. the shattered fortress
  5. the best of times
  6. the count of tuscany
  
  kaynak ve daha fazla bilgi:
  
  http://www.mikeportnoy.com/forum/m2268614.aspx
• piyasaya çıkana kadar her gün wikipedia dan kapağına bakıp, şarkı listesine bakıp huzur bulacağım albümün ismidir. müzik dünyasında uzun zaman geçirmiş abilerin yaptığı gibi mike portnoy da "öyle bi albüm düşünün ki a change of seasons, octavarium, learning to live, pull me under ve the glass prison'ın hepsi bi albümde toplanmış olucak" bizleri gaze getirmeyi çok güzel şekilde başarmıştır. jordan rudess ise hafif hafif gotik tarzın etkisine girdiklerini belirtmiştir ve hiç bir şeyin çok güçlü ve cool bir koro sesine benzeyemeyeceğini belirterek albüm hakkında ilk ipuçlarını vermiştir.
  
  wikipedia'dan
  dream theater began work on the album in october 2008. mike portnoy described black clouds & silver linings as, "imagine a [dream theater] album with "a change of seasons", "octavarium", "learning to live", "pull me under" and "the glass prison" all on one album" jordan rudess later explained, "we've been entering into the gothic domain quite a bit on this album. there's nothing like a really, really powerful and cool choir sound."
  
  kaynak ve daha fazla bilgi:
  
  http://en.wikipedia.org/…ck_clouds_&_silver_linings
• (bkz: every cloud has a silver lining)
• müthiş bir kapağa sahiptir.
  
  http://i394.photobucket.com/…cslhi-res_final800.jpg
• dream theater ın 10uncu sonuncu albumu evet..
  http://www.roadrunnerrecords.com/…-album-19900.aspx
• en ufak bir tınısını henüz bilerek ve isteyerek duymamış olmama rağmen, açıkçası tüm okuduklarım yüzünden çok sağlam bir dream theater albümü daha bekliyorum. belkide en büyük risk de bu aslında, beklenti istem dışı böyle arttıkça normalde rahatlıkla beğenilebilecek bir şarkıya,albüme insan burun kıvırabiliyor, umarım hayal kırıklığı yaşamayız, bekliyoruz heyecanla.
  
  edit: düşen iki parçayı artık daha fazla dayanamayıp dinleyen bünyeme yaşattıklarına bakılacak olursa an itibariyle beklentilerimi tatmin edecek yine farklı ama sağlam bir albüm geliyor gibi gözüküyor. tabi grubun geçmiş albümleri düşünüldüğünde iki parçanın okyanustaki tek bir damla kadar bilgi verdiği de aşikar.
• güzel albüm. the best of times ve the count of tuscany albümdeki en güzel şarkılar ancak albümün diğer kısmı için bir hazım süreci geçirmek gerekiyor sanırım, geçecek o süre... albüm için en sağlıklı yorumu şu yeni çıktığı günlerdeki yoğun dinleme sürecinden geçecek uzunca bir süre sonraki dinlemelerde yapılabileceğine inanıyorum. zaten o zaman dinlemiyorsam notu da bellidir sanırım. bahsettiğimiz grubun dream theater olduğunu da unutmamak lazım tabi. bu düşünceler üzerine dönüp best of times'in son dakikalarını dinleyip bu dünyadan kopup gidiveriyorum, böyle bir güzellik olamaz gerçekten, hakikatten olamaz.
• insanoğlunun 2009 yılında bulup, bulabileceği en iyi albüm.
  
  bir insan, bir müzik grubundan daha ne bekleyebilir ki?
  
  ötesini bekleyenlerin hayat görüşlerini değiştirip, artık doğuş grubunun elinde olan, ntv' nin kardeşi, kraltv' de top 10 listesini takip etmeleri şiddetle tavsiye edilir.
• öhm.
  
  şimdi efendim bir terbiyesiz gibi, adeta bir ibne gibi albümü netten çektikten sonra hakkında iki üç kelam edeyim istedim.
  
  sırayla gidiyorum efendiler!
  
  a nightmare to remember - albümün açılış parçası 14:48'lik. albüme şöyle bir alışıyorsunuz, forumlarda muhteşem diye nitelendiriliyor ama bence çok da güzel bir parça değil, elbette bunu dream theater'ı baz alarak söylüyorum yoksa diğer grupların şarkılarının kat kat üstünde tabi. bir de yolun yarısına gelmiş olmamdan kelli belki de jorden rudess adamının o vicuv vicuvlarına katlanamıyorum artık başım şişiyor lan, yanlış anlamayın, mallaşmayın ltf opt tşk.
  
  a rite of passage - günlerdir dilimde olan parça ulan bu! fakat sürekli yanlış söylüyorum, zaten hindistan asıllı bir norveçli olduğumdan telaffuzum iyi değil fakat şarkı çok güzel karışık olmamasına rağmen, özellikle nakarat kısmını. bir de bu efendiler klibini de çektiler bunun ve klipte mike portnoy adamı şarkının sonlarına doğru davullara "skerim lan ızdırabını >:/ " diyerek girişiyor, çok acayip.
  
  wither - of ulan! inanılmaz olmuş bu parça lakin allahsal bir solo geliyormuş ki, petrucci aga'nın elinden almışlar gitarı yoksa yine kanırtacakmış, ufak da olsa muhteşem bir solo var. belki bir hollow years kadar değil şimdilik ama olacaktır elbet.
  
  the shattered fortress- açıkcası yine güzel olmuş bu karıştırma olayları fakat zaten albümde 6 tane şarkı var ne gerek vardı demedim değil, dedim yani. yine de iyi güzel hoş.
  
  the best of times- bruder bunda son üç dakikada bir solo var aman diyeyim, sadece o solo için koca şarkıyı tekrar tekrar dinliyorum, yemeden içmeden kesildim lan, yirmi iki kilo kaldım yaban ellerde.
  
  the count of tuscany- albümün en uzun ve kapanış şarkısı. bunda da ufak ufak petrucci soloları var arada, zamanla belki de albümde en öne çıkacak parça olacaktır gittikçe daha da güzel geliyor.
  
  sürpriz- gülben ergen'in o muhteşem sesiyle renklerdirdiği bir parça, sevin.
  
  sonuç olarak yiğidolar yine yapmışlar yapacaklarını, millette böyle bir "dream theater bitti hocu yæ :/ " tripleri olsa dahi pek siklemiyorum lakin hala daha bunun karizma yaptığına inanan insanlar var. çocuklar inanın, inanın çocuklar.
  
  aha solo girdi, ben kaçızlar, opt t$k bye.
• dream theater her yeni çıkarttığı albümü daha değerli kılmak için üstüne tekrar albüm çıkartıyor. bunu farketmemizi sağlayan albümdür. bu olayı scenes from a memoryden beri görüyoruz.