• ucak hizla irtifa kaybettigi zaman, pilot kabininde otomatikman soylenmeye baslayan mesaj.

    oncesinde bir alarm sesi vardir, *voip voip* seklinde. eh efekt ancak bu kadar cikiyor.

    yani, "*voip voip* break-up" diye bir ses duyarsaniz pilot kabininde, biliniz ki boku yemissinizdir.
  • (bkz: gears up)
  • milennium films'in present ettiği water street pictures un prodakşınladıgı bridget fonda ve kiefer sutherlandın oynadıgı az sonra seyretmek için dvd ye koydugum ve milyonlarca entry arasında hakkında bilgi bulamadıgımdan dolayı seyretmekten vazgectiğim filmin adı.
  • scarlett johansson'un pete yorn ile birlikte kaydettiği, 8 eylül'de piyasaya çıkacak 9 şarkılık albümü.
  • eylül olmadan internete sızmış albüm. ilk dinleyiş itibariyle dillendirmek istediğim, bu ikilinin pek bir pamuk helva tadında olduğudur. kafa yormayan tınılar, pete yorn'un aşina olduğumuz vokali ve pek tabii ki scarlett faktörü sebebiyle bu pembenin en tozundan, gökyüzünden inen bulut kıvamındaki pamuk helvadan yemeye doyamıyor sanki insan?!

    ilk single relator adeta dillere pelesenklik, evlere şenlik! hatta ve hatta, evladiyelik! olmadı dopdolu şekerlik.

    albümde bir adet coverın da olduğunu söylemeli bir de. big star'ın i am the cosmos'u seçilmiş, scarlett da pek güzel söylemiş. bize de keyfini sürmek kalmış elbette. ekmeğe nutella niyetine. - evet, ben bi buzdolabına yöneleyim en iyisi. helva, şeker, nutella falan?!-

    o da değil de, scarlett'cım, canım! tom waits coverları ağır geldi sana güzelim be?! böyle takıl sen. valla bak. olmuş hadi olmuş. saçların da kahverengi zaten. bi şaşırmadım değil. ama alıştım. yeşil gözlerinle iyi gitmiş. öperim. hadi.
  • scarlet ablamızın kendini bulduğu albümdür. tom waits şarkılarından oluşan ilk denemesi "anywhere i lay my head" güzel bir fikirdi ancak o sounda o ses biraz yavan kalıyordu. pete yorn abinin bi sabah uyandığında kafasında şimşek çakmış, bir ilişkiyi düet yoluyla insanlara sunayım demiş. sarılmış telefona aramış scarlet hanımı. o da vermiş oluru. sonuç olarak ortaya güzel bir ortaklık çıkmış. scarlet'ın sesi oturmuş müziğe, albümün en dikkat çeken parçalarından "i don't know what i do" ve "search your heart"'ı dinleyenler ne demek istediğimi anlayacaklardır. hafif norah jones'a kaçan tonlamalar filan, çok hoş.. loopa atılıp arka arkaya bıkmadan dinlenecek güzel bir albüm.
  • yaklaşık 1 aydır her sabah dinlediğim albüm. böyle bir dinginlik veriyor bazen neşe bazense hüzün. çok güzel olmuş. keşke daha uzun olsa dedirten bir albüm.
  • fazla yormayan, kolayca dinlenebilen ve alışılan bir albüm.

    ama burada bir tespit yapmak istiyorum sayın kırca! nip tuck'tan bir aforizma kullanarak. elinde neşteri olan adamımız elleri ayakları bağlı christian'a karşı mealen şunu söyler:

    -kıskançlıkla haset arasındaki fark nedir bilir misin christian? kıskançlık birinde beğendiğin birşey olması ve yeterince uğraşırsan onu elde edebileceğini bilmendir. haset ise bunu yapamayacağını kabul etmendir.
hesabın var mı? giriş yap