burada ve şimdi
-
(bkz: hic et nunc)
-
orada
__demek
___yok
burada
_var
__demek...
demek şimdi!
***
reddedildiğini zannettiğinde affetmiyor. reddedildiğini anlamamışsa affediyor. kimse? affetmemesi cehennemdir. cehennemi istemişse etkin olarak uğraşabilir. cennet cehennem arafında tutar, kendi de arafta kalır. aslında kadın orada, o anda* değil, her zaman kendindedir. sadece kendi olduğu yerde cennet varsaymakla görevlidir.
imam nikahlı değil, ayrılık nikahlıyız. önce ayrılındı, acıdı mı acıdı, sonra ayrılık acısı hafifledi, geçti, yeni viteslere takıldı. bu sefer de yeni tür evli, yeni evli gibi olduk. hem ayrı hem çok yakın. bütün karmaşasıyla birlikte onu seviyorum, ama kendi karmaşamı da bırakmıyorum. burada ve şimdiden öte hep olduğu gibi, tipik birliktelikten çıktı, tipik ayrılığa girmedi.
"yüzyıllar önce bu aktarmalardan* vazgeçildi. kuşkusuz çok güzeldiler, ama asla bir buradan ve bir şimdiden kaçamadık." jorge luis borges - el libro de arena (yorgun bir adamın düşülkesi öyküsünden)
"emin olduğu tek şey var: burada oluncaya kadar hiçbir yerde olamaz." paul auster - the invention of solitude
(ilk giri tarihi: 11.4.2016)
(bkz: şimdi buradaydı)
(bkz: şimdi ve burada/@ibisile), burada/@ibisile
(bkz: tam yeri tam zamanı)
(bkz: yarın olmaz)
(bkz: sen başkasın/@ibisile)
(bkz: başka bir dünya mümkün)
(bkz: adalet yürüyüşü/@ibisile)
(bkz: ellerinde pankartlar/@ibisile)
(bkz: psikoterapi/@ibisile)
(bkz: gelen ağam giden paşam/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap