*

  • şimdi bir güvercinin uçuşunu bölüşüyoruz
    gökyüzünün o meşhur maviliğinde
    uzun saçlı iri memeli kadınlarıyla
    bir akdeniz şehri çıkabilir içinden
    alıp yaracak olsak yüreğini
    şimdi bir güvercinin

    şimdi sen tam çağındasın yanına varılacak
    önünde durulacak tam elinden tutulacak
    hangi bir elinden güzelim hangi bir
    bir elinde kızlığın duruyor garip huysuz
    öbür elinde yetişkin bir günışığı
    daha öbür elinde kilometrelerce hürlük
    çalışan insanlar için akşamlara kadar
    toz duman içinde
    bir elinle de boyuna ekmek kesiyordun

    biz eskiden de en aşağı böyleydik senlen
    bir bulut geçiyorsa onu görürdük
    bir minarenin keyfine diyecek yoksa onu
    bir adam boyuna yoksulluk ediyorsa onu
    ne zaman hürlüğün barışın sevginin aşkına
    bir cigara atmışsak denize
    sabaha kadar yandı durdu

    cemal süreya
  • edebiyatımızda hürriyet, aşk ve hasretin en soft şiiri olabilir. çarpıcı ve metnin yükseldiği satırlar:

    "ne zaman hürlüğün barışın sevginin aşkına
    bir cıgara atmışsak denize
    sabaha kadar yandı durdu"

    "boyuna ekmek kesen" kadın edip cansever'in mendilimde kan sesleri
    şiirinde ahmet abi'nin vurgun olduğu ve ona "uzaktan uzaktan domates peynir kesen" hatundur.
    yani hürriyettir.

    neyse, kısacası bir caz müziği gibi gelip geçiyor hüzün. aşk da ardından.
hesabın var mı? giriş yap