• kontrpuanla yazılmış bir parçaya bütünlüğünü veren ana ezgi. cantus firmusu (diyelim bir ilahinin ezgisi) genelde soprano "bozmadan" (adı üstünde, firmus) söylerken altındaki diğer sesler bu temanın bin bir türlü çeşitlemesiyle sebeplenirler.
  • 13. yüzyılda gregorian chants ile başlamış olan yazı biçiminde* tenor sese verilen isim. vox principalis de denir.
  • motet'in gelisim sureci icerisinde tek bir notanin bile degistirilmedigi gregoryen ezginin bulundugu alt partiye denir. latince ezgi-san anlamina gelen "cantus" ve sıkı-saglam anlamindaki "firmus" kelimelerinden olusur.
  • edward said'in conrad için yaptığı benzetme. kış ruhu kitabında şöyle der said:

    "conrad'ı bir cantus firmus gibi, yaşadığım birçok şeyin bas'ı gibi okurum. "
  • konturpuan-füg tekniğiyle yazılmış ana tema partisyondur. heterafoninin primitif temellerinin atıldığı grogeryen aziz pirimizden bu yana süre gelen teorem.
  • - polifonik bölümler eklenerek, değiştirilmeden veya süslenerek yeni bir besteye temel olan, dinsel ya da dindışı asıl, ana müzik parçası.

    - teması olan sabit şarkı. önceden saptanan ya da başka kaynaktan alınan bir sesin genellikle tenor seslerde belli müziğe uygulanması.

    - kilise müziğinde ilk yıllardan beri unison söylenen, ölçüsüz koral notalarla saptanmış gregoryen şarkı -plenşan- benzeri koro şarkısı.
    bu tanımdan ilk kez 13. yy.'da hieronymus de moravia söz etmiş, 13.yy notre-dame çağının organum'unda solist tarzda tenor olarak kullanılmış; sonraları 14. ve 15. yy.'larda polifonik koro müziğinde yerini almış, 16. yy.'ın imitasyonlu motet'lerinde ilahilerin, lamento'ların, salmo'ların, korallerin düzenlemelerinde ele alınmıştır.
    16. yy.'ın org geleneğinde ve 17.-18. yy. kuzey alman org repertuarında önem kazanmış, scheidt, buxtehude, pachelbel, j.s. bach ile altın çağını yaşamıştır.
    19. yy.'daysa brahms gibi besteciler (deutsche volkslieder, 1858) halk şarkısı düzenlemelerinde değerlendirmiştir.
  • maalesef, maalesef ve maalesef, hakkında sözlüğe girilen entry'lerin hiçbiri doğru değil. basitçe açıklamayı deneyelim.

    cantus şarkı veya ezgi demek, latince. firmus ise sabitlenmiş demek, o da latince. dolayısıyla cantus firmus da sabitlenmiş ezgi demek.

    ortaçağ ve rönesans çoksesli müziğine ait bir kavram. daha çok dini müzikte kullanılmış olsa da, dindışı müzikte de kullanılmış bir müzik çoksesli müzik yazım tekniği.

    şöyle düşünelim:

    elimizde halihazırda var olan bir ezgi var. (ki bu melodi genelde uzun ritmik değerlere sahip, spesifik olarak.)

    bu ezgiyi çoksesli bir topluluk için bestelemek istiyoruz. (ki genelde vokal topluluğu olur fakat pekala enstrümental topluluu da olabülüü.)

    dört sesli bir vokal grubu için yazacağımızı varsayalım. (bas, tenor, alto ve soprano)

    bu ezgiyi koromuzun istediğimiz partisine tayin edebiliriz. sözlükteki girdilerin tamamı, cantus firmus'a belli bir parti isnat etme cüretinde bulunmuş fakat bu doğru değil. melodiyi yerleştirdiğimiz partideki ezgiye cantus firmus deriz. dolayısıyla o partinin ezgisi hazırdır ve dokunulamaz, sabitlenmiştir. sabitlenmiş ezgi'dir çünkü besteci olarak bu ezgi bize ait değildir. bizim yapacağımız iş bu ezgiyi bir partide kullanıp kalan partileri serbest * biçimde yazmaktır.

    anlaşılır olduğunu umuyorum.

    o zaman dans.
  • (bkz: jerome)
    *
hesabın var mı? giriş yap