• hakikaten en sevimli kedi turlerinden biridir -ki ben kopekciyimdir.

    turkiye'deki sokak kedileri arasinda da bir suru chartreux benzeri kedi gorulebilir. bunlara turkler rus kedisi adini takmislardir. hafif koyu maviye calar bunlarin kul rengi killari. ancak sokaktakiler hicbir sekilde tabii ki safkan chartreux degildir, olamaz.

    safkan olanlari 18. yuzyil baslarinda carthusia kesisleri tarafindan gelistirilmis bir kedi turudur. bu kedinin ilk hakiki ornegi, kamuoyuna aslinda 1931 yilinda bir kedi sergisinde gosterilmistir.

    fransiz kedi bakicilari, hayvanlarini isimlendirirlerken eskiden gelen guzel bir gelenegi takip ederler. ayni gelenek, bircok safkan ve yuksek seviye kopek irki icin de uygulanmaktadir. dogan yeni kedi yavrulari, dogduklari seneye gore belli harflerlen baslayan isimler ile isimlendirilirler (kopeklerde bu olay, jenerasyon jenerasyondur, yani annenin adi a ile basliyorsa, cocugunki b ile baslar, vs). bu isimlendirmede k, q, w, x, y, ve z harfleri kullanilmaz. 2002 yilinda dogmus olan safkan chartreux kedileri, eger bu gelenekten haberdar ise kedi ureticileri (ki cogu konuya hakimdir) t ile baslayan isimlere sahiptirler. 2003'dekiler de u ile baslayan isimlere sahiptirler. 2004 v olacakken, 2005'de ise a harfine geri donulecektir.
  • sürekli english short hair türüyle karşılaştırılan ve karılştırılan tür. ama kesinlikle gözle görülebilen ayırıcı özelliklere sahip chartreux. çok sevimli ve asildir. ilk intiba olarak bu ikisini algılarsınız. özellikle kürkü ve kül grisi safkan rengi ile diğer kedilerden ayrı bir konumdadır. ayrıca da benim duman'ımdır. hakkında ufak bir araştırmayla herkesin ortak bir görüşüne rastladım ki bu da benim 2 senelik bakıcılık yaşantımda bu türle alakalı dikkatimi çekti. bu tür kediler, köpek gibi davranıyorlar. yani benim kedim gördüğü her şeyi ilk önce koklar, çok hareketlidir, evin içerisinde koşturur durur. terlik hastalığı vardır. onları ısırır, bir yerden bir yere taşır. köpeklerle benzer özellikleri var kısacası. ek olarak diğer kedi türlerine nazaran daha zeki olduğunu söyleyebilirim.
  • kedi sevmezdim ben pek. hoşlanmazdım. biriyle tanışıklık olunduğunda koşarak uzaklaşmazdim da gerci, arada kucağıma alır okşardım bu da böyle bir canlı diyerek. onu da pek beceremezdim ya neyse. kedilere karşı değildim. taraf da değildim.

    şu an kedileri seviyorsam bunun sebebi 7 yıldır benimle olan kedimdir.

    bir defa, çok sakin bir kedi, benden bile sakin. 5 adımlık mesafeyi sallana sallana yürür, arada mola verir patisini yalar, yanından uçarak geçen geçen meyve sineğine bir bakış atıp mutfağa doğru yoluna devam eder. böyle bütün gün evin içinde the dude modunda takılan bir hayvan.

    bir de sanki organize işler'deki üzeyir abi'nin bir ara çok konuştum faydasını görmedim bıraktım demesini duymuş gibi sesi de çıkmaz bu kedinin. dilsiz değil, ses çıkartıyor arada bık bık bişiler. ama evde kedi sesi duyulmadan günler geçtiğini bilirim. diğer yandan da işine geldiği zaman bülbül kesilir. uzun süre evde yalnız bıraktıktan sonra eve döndüğümde az mı fırça yemedim kendisinden. gecenin bir körü eve sarhoş mu geliyorum belli değil.

    kafası da çalışıyor. daha bu ufak bir şeyken bir gün ceza olsun diye ben bunu odaya kapadım. odanın kapısının kulbu yuvarlak, avuçlayıp döndürüyorsun açılıyor. bir kaç saat sonra eve döndüğümde bu ipne televizyonun karşısında kanepeye uzanmış yalanıyordu. odanın içine kamera ayarlayıp bir daha kapatacaktım bakalım ip var mı yok mu diye kısmet olmadı. bir daha da ceza gerektirecek doğru dürüst bir şey yapmadı zaten.

    iyi de bir kalbi var. herkesle iyi anlaşıyor. daha tanıştığı bir kişiden hoşlanmadığını görmedim. hep bir bacağa sürtünmeler, ayak dibinde beni kucağına al diye beklemeler, ikinci üçüncü görüşmede yere eşek gibi yatıp karnımı okşa hadi diye bakış atmalar. mutluluğu kadar mutsuzluğunu da belli ediyor. evi paylaştığı arkadaşı kanserden öldüğünde 2 hafta doğru dürüst bir şey yemeyip depresyona girmişti. zorla alıp kucağıma oturtarak geçti o günler.

    bunların bazıları cinsinin chartreux olmasından kaynaklanıyor olabilir zira bu cinsin tüm özellikleri kendisinde mevcut: arkadaşçıl, barışçıl, duygusal, sakin ve akıllı olmaları, yüzlerindeki kas yapılarının sanki gülümsüyormuş etkisine sebep olması, neredeyse dilsiz sayılabilecek sessizlikleri, evin içinde oda oda sizi takip etmeleri, iri fakat atik vücut yapıları, bakır rengi gözler ve mavi/gri ince tüyleri.

    bunların hepsi onda var ama, james bond filmlerindeki kötü adam kedisi gibi devamlı yanıma otururken, kendimi mutsuz hissettiğimde ya da canım sıkkınken kucağıma tırmanıp uykuya dalması zannetmiyorum ki cinsi chartreux diye oluyor olsun.
  • bayildigim kedi turu suratlarini gorunce eriyorum ama turkiye'de cok yok sanirim.ankara'da bir tanesini sahiplenmek istiyorum.sahiplendirmek isteyen ya da nereden bulabilicegimi bilen varsa yesillendirirse cok mutesekkir olurum :)

    not:bu entry belli bir sure sonra kendini imha edicektir.
  • hem ülkemizde hem de dünyada, britsh shorthair ve russian blue kedileriyle karıştırılan bir türdür. bununla beraber çok basit bazı ayrıştırıcı özellikleri ile anlaşılması aslında gayet basittir.

    öncelikle bu kediyi tanıyalım. chartreux fransa kökenlidir, siyam , sibirya kedisi, habeş kedisi ve ülkemize özgü ankara kedisinin de yer aldığı dünyanın en eski kedi ırkları listesinde yer alır.

    eğer bir sağlık sorunu yoksa uzun ve atletik yapıdadır. hiçbir zaman benim chartreux kedisi siyah, beyaz, alacalı gibi şeyler duymamalısınız keza bu kedi ezelden beridir tek renktedir, gri-kül rengi. karnının alt kısmında hafif beyaza kaçan tüy öbeği bulunur. gözleri tek renktir, bal-kehribar. bu noktada russian blue ile karıştırılır, eğer kedinizin göz rengi mavi,yeşil, koyu kahve vb ise bir charteux kediniz yoktur.

    yüz yapısına gelirsek, british shorthair kedilerin (garfield örneği) hafif asık, aksi ama bize çok sevimli gelen ağız kıvrımları vardır lakin bir chartreux her zaman görünüş olarak gülümseyen bir ağız yapısına sahiptir.

    chartreux kedisi, hemen hemen tüm kediler gibi meraklı, geceleri avcı ve bir kediye göre sıradışı olarak inanılmaz sadakatli ve size bağımlı bir türdür.

    bildiğimiz anlamda miyavlamazlar lakin ilginç seslerle konuşurlar ve o sesleri bir süre sonra tam olarak neden çıkardığını anlarsınız, mama bitti sesi başka, oyun oynayalım sesi başka, azdım sesi başka, sıkıldım sesi başkadır ve bunlar her zaman aynı sesler olacaktır.

    klasik kedi hastalıklarına ek olarak kronik sağlık sorunları yoktur, iyi bakıldığı takdirde on oniki yıl yaşar ve mutlu-huzurlu bir şekilde hayatlarını tamamlarlar.

    son olarak nasıl karıştırdıklarına dair iki örnekle bitiriyorum.

    gri ve bal gözlü bir british shorthair: görsel

    bir russian blue: görsel

    ve gerçek bir chartreux: görsel

    son tanım: hayatımı paylaştığım canım kedimdir.

    edit: artık iki oldu.
  • bu kediyi gören veterinerler yapıştırıyor british shorthair diye.

    asla ayırt edemiyorlar. chartreux'dan haberleri bile yok.
hesabın var mı? giriş yap