• erkin koray'ın olgunluğunun zirvesinde olduğu 1977 tarihine ait olan bu çalışma, o dönemlerde ününün çok ciddi boyutlara ulaşmasını sağlayan kuzey afrika ve arap müziği etkilenimli çalışmalarının arasında koray'ın rocker yönünü sevenler için gerek sözlerindeki felsefi boyut, gerekse bu sözlerin özgün erkin koray rock sound'unun üzerine cuk oturması bakımdan bir hediye gibidir. bu şarkıda insanı kendinden geçiren çok kişilikli bir elektrogitar solosu bulunmasının yanı sıra koray'ın bu şarkı ile ilgili neden bu kadar çok düşündüğüne dair hey dergisinde yer alan oldukça oturaklı bir de röpörtajı vardır.
  • gitarları bambaşkadır bu parçanın. tonları ayrı, melodisi ayrı güzel. erkin baba'nın diğer parçalarındaki gitar sololarının içinde en oturaklı, karakter sahibi sound'a sahip gitar solosunu bünyesinde barındırır. (cümlenin sonunu zor getirmek...)
  • hak ettiği değeri görmemiş erkin koray parçaları arasında zirveye oynayabilecek parçalardan biri. özellikle solosu enfestir.

    şuradan dinlenebilir: https://www.youtube.com/watch?v=lc-dqkuecr8

    sözlerini de yazayım tam olsun.

    her yanışta bir sönüş
    her gidende bir dönüş
    hayal dolu dünyamda dünyamda dünyamda
    bende yanlız düşünüş

    bir senleyim bir onla
    ne olur beni anla
    bitsin artık bu sevda
    kalbe dolan düşünüş

    neden bu saf görünüş
    sensiz sakin yürüyüş
    rüya dolu dünyamda dünyamda dünyamda
    bitmeli bu düşünüş
  • aslımız iyilik veya kötülük değil, uyku/düş olsa gerek. bir düşünüş olarak uykuya, bir düşüş olarak düşünüşe göz atalım.

    anlamamayı konu dışı tutuyorum, saygı duyup tapındığımız büyük kişi ve düşünürlere yakın yaşasak bir kısmını kişiliklerinden ötürü, bir kısmını düşünüşlerinden ötürü dayanılmaz bulur teperdik. onlarla şimdiki ölü/uzak ve sadece eserden, düşünceden ibaret hallerindeki kadar rahat olmazdık. örneğin, severek alıntılayan carl gustav jung st augustine'le aynı zamanı paylaşsa, neredeyse kesinlikle itişirdi, şimdiki kadar sevse ve alıntı yapsa bile. belki fazla tutucu bulurdu, belki söz-eylem ayrılıklarına takardı, kimbilir..

    "hakikatin verdiği sevincin kaynağı, şiddetsiz bir seyrediş ve düşünüştür ve bakan kişinin nesneyi tümüyle kendi içine almadığını varsayar: mesafeli bir yakınlık." theodor w. adorno- minima moralia

    "belki bu bir düş, özel bir düşünce biçimi, dünyaya benzersiz bir bakış açısı, kişinin üyeliğe kabulünün onaylanmasıyla benimsediği bir tür koruyucu miyopluk." susan sontag - i, etcetera

    (ilk giri tarihi: 29.4.2017)

    (bkz: düşün), düşünü
    (bkz: düşünüm)
    (bkz: düşünseme)
  • insanın özellikle eylemlerine yön veren ahlaksal tutumu ve düşünme biçimi.
    (bkz: düşünüş ahlakı)
    (bkz: gesinnung)
hesabın var mı? giriş yap