• akdeniz kıyısında afrikalı bir udi dalgalara karşı tıngırdatıyormuşçasına başlayıp, giderek dozajı artıran yaylılarla çığlık çığlıga bir ağıda dönüşen şarkı. yann tiersen'in özlem temalı besteleri arasında en çok özleteni, beter edeni.
  • (bkz: deja)
  • dinledikce huzunlenen bir parca. (yani parca daha huzunlu oluyor, siz huzunlenmiyorsunuz. hani anlamazsiniz ya, aciklayayim dedim simdi benden nefret ediyorsunuz degil mi? ama hayat da boyle bir sey iste)
  • bir kitap yazmak, bas kahramani surukleyici olaylar icine hapsetmek,
    oysa bas kahramana asik olmak...

    oysa, bas kahramana coktan olunmus sey.
  • (bkz: bastan kaybetmek)

    bir alegori, bir baskaldiri. biraz aclik, biraz mide bulantisi. hesabinizda odenecek bedelden baska sey kalmadiysa siginacak bir cati.
    bi o kadar nankor. bir o kadar sevimli. kapiya sikismis kucuk bi cocugun yardim istemeyen gururlu bakislari. ona donup bakmayan simarik bir abla. evdeki yalnizlik. onu terk etmis sessizlik.
    bos koridora yayilacak bir anda alip goturecek tutun kokusu, kokuyla gelen bir oda arkadasi, gitmeyen cep cini.
  • bir dag varmis arkasinda bir canavar yasarmis.
    bu canavarin her aksam ustu mirildandigi ezgi(ymis).

    (uc nokta)
  • coktan topukladinin fransizcasi.
  • yine bir gunde bir anda koydeki tum tavuklari toplayip satmaya goturmus koylunun o an ki durumu.
  • sanki bir hikaye, hic algilanamamis, kaybedenden disari, kazanandan iceri. (uc nokta)

    bugun aglatiyorsa kazanana kaybedilenleri hatirlattigi icindir.

    (bkz: the winner takes it all)
  • ömründe eline yalniz bir kez geçecek bir meyvenin tadini sonradan hatirlamaya çalismak gibi, zafersiz yenilgi, sahibiyet olmadan kaybedis, bas döndüren cosku olmadan hüzün olmadigi gibi, en basindan bilsen de, sakinarak yaklassan da, illa ki düseceksin bu derde der gibi bir ezgi.
hesabın var mı? giriş yap