• şaman öğretisiymiş. tuttum bunu.
  • (bkz: tam öğrenme)
  • en sancılı şaman öğretisidir.

    bir öğretmen düşün, konu işlendikten sonra sınıfta sınav yapan. sınıfın büyük bir çoğunluğu o soruya cevap veremedi ise bir sonraki sınavda sorunun verilerini değiştirip tekrar sormaz mı ? taa ki öğrenciler o soruyu anlayıp, doğru cevap verip, içselleştirdikleri zamana kadar...

    mesela bir çoğumuzun karşısına hep aynı insanlar çıkmaz mı dönem dönem ? yüzler değişir evet ama yaşanan olaylar birbirinin aynısıdır.
    ilişkiler, arkadaşlıklar, ticari bağlantılar, aile...

    mesela,
    neden ilişkilerinde hep terkedilensin ?
    neden arkadaşların seni hep kullanıyor ?
    neden giriştiğin hiç bir işte dikiş tutturamadın ?
    neden bedenin ve ruhun hastalıklardan kurtulamıyor ?
    niye ailen senden nemalanmaya çalışıyor ?

    çünkü büyük ihtimalle bundan önceki yaşamlarda da bu konulardan sınandın ve o zaman da doğru cevabı veremedin. şimdi sana her gün kişilerin yüzleri farklı da olsa, aynı dersler gönderiyor evren.
    amaç sana eziyet etmek değil asla... senin o hayat dersini alıp tamamlanman, tam olman...

    olaylara tavrını, tarzını, ilişkilerini...vs gözden geçirip
    " nerde hata yapıyorum? " farkındalığı ile kendini değiştirdiğin zaman,daha doğrusu bakış açını değiştirdiğin zaman, olaylar da kendiliğinden dönüşmeye başlıyor.

    pes etme asla...artık dayanamadığın o noktada hikayeni sonlandırmak yerine, hatırla !
    " sancılar sıklaştıysa doğum yakındır ! "
    az daha gayret...sonrası ferahlık, sonrası güzellik, sonrası çiçek...

    ...bir sonraki derse kadar...
  • ne kadar bilirsen bil, anlattıkların karşındakinin anlayabildiği kadardır.
    -mevlana
  • "bildiğim tek şey, hiç bir şey bilmediğimdir." sözü de öğrenmenin ve dersin bir ömür olduğunu destekler.
  • doğru olduğunu düşündüğüm öğreti. ancak insanın ağzına ediyor afedersin
  • ben bunu bilmeden ama kendim deneyimleyerek yaşadım. hayatımın bazı dönemlerinde fark ettim ki çevremdeki kişiler değişse de yaşadığım sıkıntı aynı. bir süre sonra şöyle düşünmeye başladım: belki de ben o olaylara yanlış tepki veriyorum sınavda yanlış cevap verip dersten kalıyormuş gibi ve cevabımı değiştirdim ama bu sefer de başka sınav çıkıyor. kardeş hiç mi yüzümüz gülmeyecek hep mi mutsuz olacağız
  • peki dediğim öğreti..

    nerede karşıma çıksa deli bi gülüş beliriyor suratımda.. peki ya dersi öğrenmişsen de doğru cevabı vermeyi tercih etmiyorsan/ g.tün yemiyorsa/yanlış yoldasın da yol çok tatlı geliyorsa? bu öğreti bu sonsuz ihtimalleri de hesaplıyor muydu?

    yook.. işte o noktada 'tohumuna para mı verdim? sürünsün p.zevenk ozaman..' diyor öğreti.. peki..

    bugün şişli'de bir mezarlık önünde kalabalık bi kaldırımın betonunda yıllar öncesinden kalma gömülü yaprak izlerini farkettiğimde de aynı deli gülüş vardı suratımda.. sonra kaldırımın yeri hızlıca, kaybettiğim insanları aklıma getirdi.. firdevs yöreoğlu gibi aptal dedim içimden..

    yanlış zamanda * taze ıslak çimentoya düşen yaprağın izi damarlarına kadar o kaldırımda yaşamaya şüphesiz devam ediyorken.. bizlerin içi çürürken hala aynı hatalarla ayakta kalmaya çalışıyor olmamız komik geliyordu.. sonra bu dünyadan gitmeyi seçenlerin tekrar yeniden sınava devam edeceği fikri.. aptal dedim yine..

    belli ki yaprak dersini almış düşeceği zamanı güzel ayarlamıştı.. bizler de hala aynı mevsimde aynı yerlere düşüyorduk..

    not: çoktan aldığım dersimi yıllar sonra uygulamada geçtiğimde edit yapacağım.. ozamana kadar müsade..
  • bu da neden ilişkilerimizde kısır döngü yaşadığımızı açıklar.
  • sen akıllanana kadar, hayat sana o dersi öğretmeye devam edecek.
    ama sakinlikle ama fırtınalı bir biçimde.. ama kısa ama uzun.. tekrar ve tekrar bir şekilde kafaya dank edene kadar sürecektir bu ders.
    (bkz: kafaya dank etmek)
hesabın var mı? giriş yap