• kürt sorununu resmi makamlarca kabul eden devletin, terör örgütüdür dediği örgütle sorun çözme adına masaya oturup oturmayacağına karar vermesi için cevap vermesi gereken soru.

    tabi ki resmi olarak cevaplamaktan bahsediyorum, zira pkk ile devletin görüşme kaydı malumun ilanı biçiminde ortaya çıktı.

    zannımca el altından gizlice yapılan görüşmeler şu an için halkımıza pek bir şey ifade etmemekte. eğer halklar bazı şeyleri kabul etmeyip sorunun çözümünü bu tür resmi organlara bırakırsa zaten bir şeyin çözüleceği yok. işte bu soru da türk halkının cevaplaması gereken soru olarak burada devreye giriyor.

    cevap olarak karşımıza çıkan iki tutum var:
    1- devlet terör örgütünü muhatap alır mı, öyle saçma şey mi olur.
    2- evet bir sorun var ortada ve bu sorunu çözmek için gerekirse anamın babamın katiliyle masaya otururum.

    ilk cevap 40 yıldır verilen cevap ve sonuç zaten ortada. intikam naralarıyla kaybedilen gençler, evlere düşen ateşler ve elde var sıfır durumu. artık insanların şunu anlaması lazım; "inkar, isyanı doğurur". sorunu kabul edip, pkk gibi bir örgütü bu sorunun içinde görmezden gelip muhatap almadan hiçbir şey çözülemez. star haber bilgisiyle pkk'ya 'orospu çocuğu' diyenler biraz da çuvaldızla baş başa kalacak. türk tarafı da, o bakış açısıyla bakıldığında az orospu çocukluğu (!) yapmadı.

    anlatmaya çalıştığım şey şu; küfrederek, intikam ateşiyle yanarak hiçbir sorun halledilemez, gençler ölür, biz de evimizde kendi tarafımızın gencine üzülüp küfrederiz. biraz insanca düşünüp, bir can'dan daha değerli hiçbir şey olmadığını ve tek bir can dahi kurtarmak için kimle olursa olsun masaya oturulması gerektiğini anlamak.
  • ilgili bir yazı

    http://www.radikal.com.tr/…&date=&articleid=1063372
  • (bkz: pkk devlet ile görüşmeli mi)
  • gazeteci kisvesindeki istihbaratçılar, askeri ve sivil memurlar, feodal otorite temsilcileri hâtta yabancı devletler vasıtasıyla turgut özal'dan beri çeşitli düzeylerde ve tarzlarda tahminimce her siyasi iktidar döneminde gerçekleşmiş/gerçekleşmekte olan bir durumun sorgulanması..

    hukuksuzluğun ayyuka çıktığı dönemlerde memlekette "terörle mücadele" etmekle maruf, ohal kapsamında görev yapmış pek çok bakan/çakan, emniyetçi, asker falan döneminde, siyasal değil kaotik ve terörize ortamda dönen kanla beslenmiş ranta ilişkin de pek çok düzeyde (korucu başından aşiret reisine, falanca resmi otorite temsilcisinden sermaye sahibine dek) görüşme yapıldığından kuşkum yok.. çünkü bilhassa belli bir dönemin bence başka türlü izahı mümkün değil..
  • boku çıkarıldı iyice bu sorunun.
    işin mağrurluk kısmı hikaye. aslında devlet pkk'yi terör örgütü olarak görüyor olsaydı çoktan görüşürdü belki de. pkk ile görüştüğünde kürt halkı ile görüşmüş olacağının farkında. kolay mı bir halkı karşına oturtup taleplerini dinlemek. kolay değil. üstelik devlet halihazırda türk halkının taleplerini dahi sallamıyorken. öyleyse ver gazı gitsin "devlet teröristlerle masaya oturmaz" da, hede de hödö de.
  • (bkz: görüşmeyelim de besleyelim mi?)
  • iki türlü cevabı bulunan soru;
    + evet görüşmeli
    - hayır güleşmeli
    (bkz: güleşelim mi?)
hesabın var mı? giriş yap