• orhan gencebay tarihine altın harflerle adını yazmıştır diriliş.
  • orhan babanın adına yakışır büyük eser. 01,48'de başlayan soykodelik-bumblebee tarzı saza ise diyecek bir şey bulamıyorum. babam benim be, ellerine sağlık.
  • orhan baba bu gece kral çıplak'ta anlattı, tam tahmin ettiğim gibiymiş. etrüsklerden günümüze resital. ki şarkının diğer adı da etrüskler.

    ahh ahh yillar sonra edit: 8 yil once bu gencebay denen adama orhan baba falan diyormusum. lan bizim gencligimizi de sevdiklerimizi de caldiniz be. bach olsan nolur mozart olsan nolur saraylarda gezdikten sonra
  • orhan baba'nın 70'leri aratmayan 2010 parçası.

    http://www.youtube.com/watch?v=-azbzwn69za
  • orhan baba'nın yardırdığı manyak beste. icrası nihavend üvertür kadar zor olmalı.
  • türk müzik tarihinde bugüne dek yapılmış bestelerin; orkestrasyon, partisyon ve notasyon teknikleri, armonik yapıları, eğer sözlü bir beste ise enstrümantal uyarlık dereceleri göz önünde bulundurulup, malum kriterler açısından en önde olduğuna kanaat getirilen beste; klişe tabiriyle; "en iyi beste" olarak adlandırılacaksa, bu bestenin adı diriliştir.

    etrüsklerden yola çıkarak, türk uygarlığının doğuşunu büyüyüşünü ve gelişimini anlatan 6 buçuk dakikalık bu enstrümantal eser; gencebayın; başta abd, israil ve almanya olmak üzere 9 ülkenin çeşitli üniversiteleri tarafından layık görüldüğü montu merit doktorasını aldığı 1990 yılında, gencebaya 2 kez yazılı 2 kez de sözlü olmak üzere hamburg müzik akademisinde derslere girmesini teklif eden prof dr hermann rauhe' nin öncülük etmesiyle 2011 yılından itibaren başta bahsettiğim özellikleri ile ( armonik yapı, orkestrasyon, partisyon teknikleri vs) hamburg müzik akademisinde incelenmeye başlanmıştır.

    tam bir senfonik çalışma diyebileceğimiz eser 6 bölümden oluşuyor. bu bölümler türk uygarlığının doğuşu, türklerin batıya göçü, türklerin devre devre yerleşik hayat geçtiği dönemler, osmanlının doğuşu, büyüyüşü gibi hikayeleri; nihavent, ferahnak, buselik, uşşak, neveser, nikriz, muhayyer kürdi ve rast makamları kullanılarak, birbiri içine giydirilmiş girift makam arızaları ile anlatılmış. türklerin tarih boyunca boy gösterdiği adriyatikten çin seddine uzanan o büyük coğrafyadan ezgilerle, türk müziğinin evrenselliğini gözler önüne seren eseri dinlediğimizde tarih boyunca bir yolculuğa çıkmış gibi hissediyoruz kendimizi. .

    eserin girişinde orta asya havasına uygun olarak seçilen, moğollardan kalma, kazak ve rus müziğinde bol kullanılan dombrayı gencebay icra ediyor. ara ara beliren diğer mızraplılardan bağlama ve divan sazını da...

    eserde o kadar çeşitli varyasyonlar var ki, usta ellerde, içinden 7- 8 adet beste daha çıkabilecek bir müzikal yapıya sahip. bu yapıyı kısaca incelersek;

    bölüm 1 - dombra solo + senfonik yaylılar :

    dombra solonun çaldığı buselik solo ile yaylıların tekrar ettiği o aynı melodi doğuşu simgeliyor. ortaasya kültürünü yansıtan bir havası var. işinde başarılı bir aranjör o melodiyi kullanarak melodiye güzel sözler de yazarak son derece entresan bir beste dahi yaratabilir. hatta elektro bağlama, gitar ve akustik bağlama gibi enstrümanlarda kullanalarak sadece intro kısmından yepyeni bir beste üretebilir. şarkı formunda bir hale dönüşür ve belki güzel de olabilir.

    ---------------

    bölüm 2 - kanun solo :

    yaylılardan sonra giren kanun solo... yine buselik makamı ( pentatonik gam ). eserin bu kısmı türk müziğinin karakteristik makamı buselik ile ele alınarak, türklerin özbenliklerinin yavaş yavaş oturduğu dönemleri temsil ediyor.

    ---------------

    bölüm 3 - kanun solodan sonra giren senfonik yaylılar :

    burdaki yaylıların çaldığı pentatonik melodi göçü ve telaşı temsil ediyor. buselik hatta yer yer nihavent diyebileceğimiz ana makama uğrayan makam arızaları göç esnasında karşılaşılan aksiliklerin yansıtılması. bu melodi de ele alınsa, üzerine söz yazılsa gayet hoş bir türk müziği bestesi olur. hatta yukardaki besteyle de birleştirilirse çok güzel bir rast makamına dönüşebilir.

    ----------------

    bölüm 4 - elektro bağlama ( caz solo ):

    elektro bağlama ile icra edilen caz bölümü ise göç esnasında türklerin farklı kültürlerden etkilenimlerini temsil ediyor. ne kadar temiz bir yorum. muhayyer kürdi makamında caz notları vermek. bu kısmın da ana teması telaş. bu kısmın da serbest bölümü yukardaki bestelerden birine adapte edilebilinir. ya da başlı başlına bir şarkı da olabilir. gerçi bir şarkı için fazla karmaşık bir solodur o. iyi bir şekilde düzenlenirse caz bestesi bile olur.

    ----------------

    bölüm 5 - üflemeli solo:

    eserin bu kısmı osmanlının doğuşunun habercisi. telaş yerini sükunete bırakmış gibi. türk müziğinin karakteristik yapısının oturuşunu da temsil eder, halk müziği notları ile doludur. üflemeli solonun çaldığı melodi gayet güzel bir halk müziği bestesi olur. gazel türünde de olabilir hatta. başka enstrümanlarla melodi desteklenir, melodi daha da zenginleştirilir. üflemeliden sonra giren elektro bağlama solo bu besteye dahil edilir o zaman türkü formu çok zengin bir hal alır. batı müziği gibi.

    -------------------

    bölüm 6 - divan sazı solo - sonraki yaylılar

    divan sazı solo ile başlayan kısım. osmanlının parlak dönemleri. gencebayın heybetli ve keskin vuruşlarla çaldığı bir divan sazı var. halk müziği riffleri ve bozlak etkileri. yaylılar'ın ilk bölümü türk müziği ve halk müziğinin biraraya getirilip yepyeni ve yüksek orkestrasyonlu bir yapıya bürünmesini tabir i caizse gencebay müziğini temsil ediyor. halk müziği aşıklarının şiirilerinin son mısralarına mahlaslarını yazmaları gibi bir gencebay imzası. bu kısma bir kanun eklense dört dörtlük bir türk sanat müziği formu çıkar.

    http://www.youtube.com/watch?v=cqo_mwfuu4a
  • üstad gencebay bu görkemli eserini şöyle yorumluyor;

    http://www.youtube.com/…oxwvzon1ti&feature=youtu.be
  • yedi dakikada yedi iklim. yedi dakikada binlerce yıllık serüven. bir armoni ziyafeti. bu nasıl bir beceridir diye şaşıp kalmamak mümkün müdür diye her dinlediğimde düşüncelere karışıp kayboluyorum. gerçekten gönüllerde çadırdan saraya muhteşem bir göç yaşatan, bin bir duygunun eşine zor rastlanır bir ustalıkta anlatıma dökülmesi bu şey. var ol büyük üstat. ayakta alkış.
  • göç destanı ayarında, çok başarılı bir beste.
  • söylesem faydası yok, sussam gönül razı değil bestesidir.
    bişey yok yahu bunda. zaten yeni şey de pek az içinde. orhan gencebay'ın pek çok şarkı ve geçkisinin kolajı gibi. üzerinde gezindiği, dolaştığı bi ruhu dahi yok. yok demeyeyim bari de, pek güçlü değil. inanamadığım biçimde albüm kaydında bağlamada hata var (5.18 civarı). bağlamayı gencebay'ın çalıp çalmadığını bilmiyorum.
    sıradan beste. çok daha iyilerini yapmış adam gencebay.
hesabın var mı? giriş yap