• bir hürriyet gazetesi edasıyla gazetecilik icramın kanıtı laf. bir şekilde de gerçek: 2004 yılında berkeley'de anket yapılıyor, bu adamların (doktora yapanların) ruhsal durumu nedir deyu, bu sırada rapor edilen intihar girişimlerini de alıp, istatistiksel olarak nasıl bir intihar oranına işaret ettiğini hesaplıyorlar.

    sonuç 10,000de 2.3 ila 7.2
    buna karşılık nüfusun genelinde bu oran 10,000de 1.48
    lisans öğrencilerinde ise 10,000de 0.75

    (bkz: http://www.ocf.berkeley.edu/…health_report2004.html)

    üniversitelerin ucuz iş gücünün, intihar girişimlerinin kendi sınıflarına nazaran, işsiz ve eğitimsiz sosyo ekonomik tabaka düzeyine düşmesi şaşılacak bir durum değil, bana sorarsanız.

    ek: allahsız berkeley linki kaldırmış. çalışmalar devam ediyor.
    ek2: geçiciymiş
  • eksik önerme.
    öldürürse yine şanslısın, genelde süründürüyor. boşuna phd = permanent head damage demiyorlar, var bi bildikleri. sonra yazıyoruz adımızın sonuna, lanetimiz, damgamız bi nevi. bi yerlerde sıyırdık balataları, etkisi hala sürüyor, dikkat et demenin en akademik yolu.
    o değil de, çalışmada 'reasons for not using mental health services' sorusuna en çok verilen ikinci cevap 'lack of time'. türkçesi, kafayı yedim farkındayım ama doktora gidecek zamanım yok. sizin de içinizde şefkatle karışık bir acıma duygusu uyanmadı mı?
    öpücük balığı, phd
  • doğrudur efenim. beni 5. ayda ülser sahibi yapmıştır mesela. ruhsal sağlığımdan, asosyalliğimden hiç bahsetmiyorum. hem de üç kuruş paraya.

    sigara paketlerinin üzerine yazıldığı gibi doktora programlarının ilanlarına vs bu yazılmalı bence. doktora yapmak öldürüyor. öyle. yalan değil. hatta ölmüşüz ağlayanımız yok.
  • buradan genç nesillere sesleniyorum " kesinlikle doğrudur" doktoraya bulaşmayın, bulaşanları uyarın. ah ahh şimdiki aklım olsaydı topçu olurdum şerefsizim. lisansında vardı mis gib ne bok yedin oğlum diyorum kendi kendime, neyse ben şimdi doktora tezine dönüyorum, see ya hehahah. (yazar burada kayışı kopartıyor)
  • kanimca sadece turk ogrenciler icin dogrudur.

    ogrenmek, kendini gelistirmek icin calismak yerine yuksek not almak, "digerlerini gecmek" icin calismayi kaniksayan--kaniksamak zorunda birakilan; zaman yonetimi ve planlama yeteneklerinden yoksun olarak yetistirilen; essek kadar olana dek tek kimligi ogrencilik olan, sosyal hayata adapte olmayi cok gec zamanlara ertelemek zorunda kalan--birakilan; hobi, spor gibi aktivitelerden alabildigine uzak buyuyen turk genci, doktora gibi kisinin oz disiplinine en cok ihtiyac duydugu bir calisma stiline adapte olamaz pek tabi.

    sonra gelsin procrastinationlar, depresyonlar, hayatin anlamini sorgulamalar; gitsin kendine guven, olmayan sosyal hayat. oh la la! ****
  • (bkz: en güzeli merkezi bir yerde büfe)
    mayapan'a ayrica sevgiler.
  • doktoranin kendisi öldürmez, sersemletir. doktora yapana "nerdeyse 30 oldun hala elin ekmek tutmuyo" diyen aile, "hadi bitir gel bitir gel bitir gel" diyen sevgili, "hala ögrencilik yane, ekiekieki" diyen gavat; "e sen ne zaman evlencen, hadi kizim bi cocuk da sen yap artik oku oku nereye kadar" diyen arkada$ öldürür. h, öldürmez belki ama kesin saca ak dü$ürür, ömrünü törpüler.
  • yetersiz önermedir. ölüm; bir sonuç olabilir, bir bitiş olabilir, kimine göre bir başlangıç olabilir ya da ne bileyim belki de bir kurtuluş? doktora yapmak bunların hiç birisi değildir. doktora kıçına 35 santimlik bir dildoyu sokup yıllarca onunla gezmektir. doktora herşeyi sorgulayıp, neyi sorguladığını unutmaktır. doktora iç organların isyan bayrağını çekmesidir. ama asla ölüm değildir. olsa olsa gerçek sürünmedir. sürünerek öleni görmedim henüz. sürünüyor işte... öylesine
hesabın var mı? giriş yap