• yakarım geceleri ve beni tarihle yargıla'yla beraber mp3 çalardan eksik olmayasıcadır. yolluktur, rakı masasında dosttur, paketin dibine sıkışmış son sigaradır, candır, canı yakandır. ağrıyan dişle oynamaktan alınan haz kadar gerçektir.
  • temmuz 1992'de çıkan 12. ahmet kaya albümü.

    01- içimde ölen biri....................(söz-müzik: ahmet kaya)
    02- dokunma yanarsın..............(söz: yusuf hayaloğlu, müzik: ahmet kaya)
    03- tıkabasa pastırma...............(söz-müzik: ahmet kaya)
    04- böyle bir sevmek.................(söz: attila ilhan, müzik: ahmet kaya)
    05- bir anka kuşu......................(söz: yusuf hayaloğlu, müzik: ahmet kaya)
    06- rinna rinna nay....................(söz: attila ilhan, müzik: ahmet kaya)
    07- biz üç kişiydik......................(söz: yusuf hayaloğlu, müzik: ahmet kaya)
    08- sürgün acısı.........................(söz-müzik: ahmet kaya)
    09- merhaba..............................(söz: ayşe hülya özzümrüt, müzik: ahmet kaya)
    10- kenar mahalleli.....................(söz: süha tuğtepe, müzik: ahmet kaya)
    11- nevroz ateşi.........................(söz-müzik: ahmet kaya)
    12- bir minik kiz çocuğu..............(söz: yusuf hayaloğlu, müzik: ahmet kaya)
  • "beni bir çocuk bile vurur" der yusuf hayaloğlu bu şiirde.. naifliği, yalnızlığı ölesiye anlatır..
  • bir isyandır. neticesi ince mehmettir, koçerodur, mahir çayandır, deniz gezmiştir...
  • sözleri aşağıdaki gibi isyankarlık dolu müthiş bir ahmet kaya şarkısı.

    çocukluğum çıraklıkta geçti kir pas içinde
    gençliğim korsan yürüyüşlerde eylemlerde
    hapse erken düştüm, copla erken tanıştım
    küçük voltalardan bıktım usandım
    şimdi uçsuz bucaksız ovalarda
    adımlarımı saymadan
    geriye dönüp bakmadan, usanmadan, bıkmadan
    deli taylar gibi koşmak istiyorum
    ve görüyorsun ki aşkı beceremiyorum
    beni kendi halime bırak yavrucum
    ben yolumu nasıl olsa bulurum”

    upuzun cayırlarda yalınayak koşmak istiyorum
    saçlarım rüzgara konuk yüzüm dağlara dönük
    göğsümün çeperini ölümle sınayan esaret
    ve yüreğimi yararcasına zorlayan cesaret
    kıyasıya vurşsun, vuruşsun istiyorum
    koşmak... koşmak istiyorum sevgilim, koşmak istiyorum
    dönemezsem beni affet...
    kıyasıya vursun, vursun istiyorum
    koşmak istiyorum sevgilim, koşmak, koşmak...
    dönemezsem beni affet...

    firarilerin uzmanı olmuşum
    bütün istasyonlarda afişim durur
    beni bir çocuk bile vurur
    dokunma bana fişlenirsin
    dokunma bana ellerin tutuşur
    dokunma bana çıldırırsın
    dokunma bana sende yanarsın.

    “koşmak egzozların molozların yağmaların kıyısından
    onca insafsızlıkların, onca haksızlıkların
    manzarasızlıkların, parasızlıkların, allahsızlıkların kıyısından
    kimseye ve hiçbir şeye değmeden
    ciğerlerimi yok edercesine koşmak istiyorum.
    yerken içerken, meşk ile kendinden geçerken birileri
    namlunun ucunu görünce sıvışırken birileri
    birileri ölüp, birileri nutuk atarken köşe yazılarında
    kavga etmeden, bir daha tutuklanmadan
    ve küfür etmeden
    kafamı kırarcasına koşmak istiyorum”

    avucunu son bir defa ağlamadan tutmak istiyorum
    gözlerim yüzüne küskün sazım sevgine suskun
    saatti ayrılığa kurmuşum olmaz teslimiyet
    ziyan aklımı senle bozmuşum
    içerim felaket
    kurşunlara geleyim, geleyim istiyorum
    ölmek, ölmek istiyorum, ölmek istiyorum sevgilim
    sağ kalırsam affet...
    kurşunlara geleyim, geleyim istiyorum
    ölmek istiyorum sevgilim, ölmek, ölmek...
    sağ kalırsam affet...

    firarilerin uzmanı olmuşum
    bütün telsizlerde adım okunur
    beni bir çocuk bile bulur
    dokunma bana çıldırırsın
    dokunma bana ellerin tutuşur
    dokunma bana fişlenirsin
    dokunma bana sende yanarsın.
  • ahmet kaya'nın yorumladığı bir eseri başkasından dinlemeye tahammülüm olmasa da bu eseri yusuf hayaloğlu'ndan dinlemeyi daha çok seviyorum galiba . inanılmaz hisler uyandırıyor insanda.

    koşmak istiyor insan koşmak...
    egzosların, molozların ve yağmaların kıyısından, kimseye ve hiçbir şeye değmeden koşmak istiyor.
    binlerce haksızlıkların binlerce yağmanın kıyısından,
    onca insafsızlıkların ve parasızlıkların kıyısından
    kafayı kırarcasına
    koşmak istiyor insan ...

    avucunu son bir defa ağlamadan tutarak...
    koşmak istiyorum sevgilim, dönemezsem affet!
hesabın var mı? giriş yap