• - gizli saklı işler yapmak , saman altından su yürütmek
    - taşınma esnasında eve gelen nakliye şirketi elemanlarının dolabı kapıdan geçirmek için yaptığı eylem
  • (bkz: donme dolap)
  • osmanlı zamanında haremlerle selamların duvarları bitişikken haremde kahve pişiren narin hanımkızlar selamlıktaki beyzadelere kahveyi harem ve selam arasına yapılmış bir dönme dolaba koyarak gönderirlermiş. birbirlerini beğenen hanım kızlarımızla beyzadelerimiz bu dolap vasıtası ile birbirlerine ayrıca ipek mendiller, buseler kondurulmuş güller* geçiriverirlermiş gizlice. arada küçük mektuplar da... ve sonra paşa babaların da gönlü olursa bu dolap çeviren aşıklar evlenirlemiş... burdan dilimize yerleşmiş dolap çevirmek
  • bi de (bkz: dolap beygiri)..
  • altlarını viledalamak amaçlı yapıldığında bir sorun teşkil etmeyecek hareketlerdir. temizlik imandandır nitekim.
  • dönmedolaptan mı esinlenilerek mi söylendiği merak ettiğim söz dizisi.
  • padişah onayına sunulan haremeyn ve selatin evkafı senelik muhasebe defterine dolab adı verilmesi ve na bu defterin düzenlenmesi esnasında nice yolsuzluklar döndürülmesi sebebiyle dilimize bu deyimin yerleştiği de rivayet edilir.
    (bkz: halil inalcık)
    (bkz: devlet-i aliyye)
  • "istemem artık. ben söyledikten sonra ne hayrı kaldı*?"
    türk kadını tipi tepki. görev arzu ve zihin okumak. başka zamanlar ise bu kadınlar düşüncesi okunamasın diye sonsuz dolap çevirirler.

    (bkz: ığrıp çevirmek)
    (bkz: tüskülemek), kulis yapmak
  • eski zamanlarda varlıklı olan ailelerin evinin bir özelliğinden ve bunun nasıl kullanıldığından bahsedeceğim.

    mutfak bölümü konağın giriş kısmında bulunuyormuş. mutfağın sokağa bakan tarafında küçük bir kapı var ve kapının arkasında ise fotoğrafta görülen bu dolap var. dediğim gibi ailelerin imkanı geniş olduğu için yemek çokça yapılıp buradan dağıtılıyormuş. sadece ev ahalisi için değil aynı zamanda yemeğe ihtiyacı olan kimseler için de. bu ihtiyaç sahibi herhangi biri, oraya gidip bu dolabın kapısını üç kere tıklatıyor ve boş kabını dolabın içine koyuyormuş. arka tarafta bunu duyanlar mutfak tarafındaki kapıyı açıp içindeki dolabı döndürerek oraya koyulan kabı alıyor ve o gün yapılan yemekten dolduruyormuş. sonra kapı tekrar tıklatılarak yemeğin hazır olduğu işaret ediliyormuş. karşı taraf ise dolabı kendine döndürerek yemeğini alıyormuş. bu şekilde de alan el veren eli görmemiş oluyormuş. gerçekten harika bir gelenekmiş ya.

    neyse... zamanla bu dolap, birbirini seven gençler için haberleşme aracı olarak da kullanılmaya başlanmış. o aileden bir kızı seven oğlan, mektubunu oradaki dolaba koyup kıza ulaşmasını sağlıyor ve bu şekilde konuşuyorlarmış. bunu fark eden aile büyükleri de kıza "biz senin ne dolaplar çevirdiğini biliyoruz." diyerek onu uyarıyorlarmış. hal böyle olunca da bu deyim ortaya çıkmış işte.
hesabın var mı? giriş yap