• emaneti ta$iyan, saklayan, koruyan.
    (bkz: emanet)
  • para karşılığında değerli eşalerin emanet verildiği sonradan da paranın iadesiyle eşyanın geri alınabildiği yer
  • emanete hıyanet etmeden, koruduğu nesneyi sahibine teslim etmesi gereken ki$i.
    (bkz: emanete hıyanet etmek)
  • iclal aydın'ın tek kişilik gösterisinin ismi. bu akşam ankara'da izledim ve ne yalan söyleyeyim, çok önyargılı bir şekilde gittim. kesin sıkılacağımı düşünmüştüm fakat öyle olmadı. duygulandım, ağladım, güldüm, üzüldüm vs. anlattıkları kendisiyle ilgiliydi ama salondaki herkesin hayatına ucundan kıyısından dokunan şeylerdi. her yaştan, her kesimden insanın hayatına dokunabilmek önemli bir şey diye düşünüyorum. hep birilerinin anılarını emanet alıp saklamış, şimdi o seyircilerine bırakıyor kendi emanetlerini. güzel olmuş.
  • yeni adıyla çanta otoparkı olarak taksim'de hizmete giren bagaj..modern emanetçi..http://www.bagaj.co/
  • orijinal adı the surrogate olan tania carver romanı. yazarın brannan & esposito polisiye-gerilim serisinin ilk kitabıdır. türkçe'ye boğaç erkan tarafından çevrilmiş ve doğan kitap tarafından temmuz 2012'de yayınlanmıştır.
  • duygusal ilişkiler açısından bakılırsa, ben oluyorum bu.
    adamların kalplerini, ruhlarını, bedenlerini alıyorum.
    kırmızı bir kadifeye sarıyorum. incitmeden, örselemeden seviyorum. kişiliklerine, gelişimlerine, varoluşlarına kendi sevgimin bile gölgesini düşürmekten sakınıyorum. günlük yaşamın ve onun ilişki adı verilen saçmalıklarının tozunu kirini siliyorum sürekli ki kendileri kalabilsinler.
    derken, bir gün adam çekip gidiyor.
    emanet aldığımı, hiç hıyanet etmeden yeni gözdesine teslim ediyorum.
    vicdanım çok rahat; işimi iyi yapıyorum.
    ama;
    içim perişan. her emanetle büyük ülkemin etinden et, canından can kopuyor. artık ülkem yok. yakılmış ve terk edilmiş küçücük bir köy gibiyim.
    bu yüzden - uzun süreden beri- işi bıraktım. artık emanet almıyorum.
  • 30 yıl öncesinin mal ve para taşıyan kişisidir. bugünkü kargo şirketi, banka havale memuru karışımı bir şey.

    iki nokta arasında çalışır. otobüsle seyahat eder. mevsimine göre kamyon da kiralar. bir taraftan verilen mal ve parayı diğer taraftaki kişiye teslim eder. arada da kendi komisyonunu alır.
  • (bkz: yediemin)
hesabın var mı? giriş yap