179 entry daha
  • tony hillerman'ın talking god adlı romanında kurgusal bir örnek yer alır. romanda, amerikan yerlileri ile bir müze arasındaki ihtilafa yer verilir. müze yerlilerin atalarının kemiklerini sergilemekte, yerliler ise buna karşı çıkarak müzenin atalarını teşhire bir son vermesini ve ellerindeki kemiklerin tamamını kendilerine iade etmesini talep etmektedir. ancak müze bu talebi yerine getirmez.

    yerlilerin bu olumsuz talebe yanıtları ilginç olur. müzenin avukatına, üzerinde "birkaç otantik ata iskeleti" (a couple of authentic skeletons of ancestors) yazılı olan bir paket gönderirler. paketin içinde avukatın kendi büyükanne ve büyükbabasının kemikleri vardır.

    hikayenin mesajı çarpıcı ve ilginçtir. türkiye özelinde, başörtüsü sorunundan kürt ve ermenilere yapılanların gerekçelendirilmesine kadar pek çok alanda yaşananlar, bu hikayede aktarılan örnekten farklı değildir. ancak işin tuhaf yanı, amerikan filmleriyle büyüyen pek çok türkiyeli için dahi, bir beyazın kemiklerinin sergilenmesi düşüncesinin aynı şeyin bir kızılderiliye yapılmasına nazaran daha tuhaf olmasıdır.

    (bkz: duyarsızlık /@derinsular)
780 entry daha
hesabın var mı? giriş yap