encre noire

• lalique firmasının kanımca en başarılı parfümü. erkek olanı (kadın olanının adı encre noire pour elle), bir kabe samanı(vetiver) bazlı parfüm. selvi ağacının acımsı ferah kokusuyla karışmış 2 tip kabe samanı parfümü nemli, tozlu, karanlık bir havaya büründürüyor. son yıllardaki en başarılı ve kaliteli parfümlerden birisi bana göre. ilk sıkıldığında isminin neden encre noire (kara mürekkep) olduğunu kolaylıkla anlayabilirsiniz çünkü epeyce mürekkebe benziyor kokusu. tabi ki çakma kalemlerin içindeki renkli mürekkepler değil de, siyah cam şişe içindeki kaliteli ve eski müreppelere benziyor. şişesi de bu konsepte göre mükemmel tasarlanmış. zaten lalique aslen şişe tasarımcısı ve imalatçısı.
  
  şişesinin kuvvetli ışık altında, ne güzel bir tasarıma sahip olduğu görülebilir;
  http://a1107.hizliresim.com/11/7/27/7238.jpg
• ilk sıkıldığı anda soğan kokusu gibi keskin bir koku bırakan, ancak biraz vakit geçtikten sonra inanılmaz kalıcı ve güzel bir esansa dönüşen kullandığım en güzel parfüm. son zamanlarda bulmak zorlaşmaya başladı, umarım azzaro visit gibi üretimden kalkmaz.
• encre noir sözlük anlamı itibariyle “siyah mürekkep” anlamına geliyormuş. zaten şişesi eskiden kullanılan mürekkep okkalarına benziyor. tarz olarak aromatik, yumuşak-odunsu tarzda.
  
  ilk sıkıldığında hafif tatlımsı turunçgil benzeri kokuya bir parça kabe samanı (vetiver) ve buruk, ıslak odunlar eşlik ediyor. ilginç, kompleks ve farklı. kabe samanı genellikle parfümlerin alt notalarında kullanılırken burada daha ilk başlarda kendisini gösteriyor. bir süre sonra kabe samanı biraz geri planda kalırken başrole ıslak, rutubetli odunsu koku geçiyor. biraz da hafif tatlımsı misk. evet encre noir bana göre tam bir tatlımsı, yumuşak, aromatik bir odunsu kokuya sahip. tabi ki biraz da kabe samanı ve misk
  
  kısacası candır.
• bende baş ağrısı yapan bir koku olmuştur kendisi.
  (bkz: ben bugün bunu gördüm)
• hani bir laf var, "güvenli liman". bu parfüm kış ayları için tam bir güvenli limandır. ucuzdur, rahat bulunabilir, sokaktan geçen her 3 adamın birinde kokmaz, elit, asil ve farklı notalardan oluşur, açılışı ve bitişi oldukça farklıdır. tende kalıcılığı biraz hafif olsa da, kıyafetlerden de bir o kadar zor kaybolur. hakkında tek bir olumsuz geri dönüş almadığım bir kaç parfümden biridir.
• sanırım zamanı geldi artık bu parfümün.
  
  ıslak ama ıslaklığı dış etkenlerden değil de kendi özünden kaynaklı, tatlı ama şekerli olmayan, yeni kesilmiş odun gibi. kah yağmurlu havada bol reçineli bir çam ormanında, kah yeni kesilmiş çimlerin arasında hissettirir. notalar değiştikçe yaşattığı ortamı da değiştirir. namı kara mürekkep olabilir, karanlık bir koku da olabilir ama bu parfümün rengi olsa kesinlikle koyu yeşil olurdu!
  
  en azından yaşadığım yerde hiç kimsede bu kokuya rastlamadım.
• yorum ve incelemelere bakarak blind buy ile aldığım ancak olumlu tepkilerle karşılaştığım yeni kışlık parfümüm. karakteristik ve elit bir kokusu var. ederinden daha pahalı kokuyor. bir kış akşamında loş ışıkta şöminesinin karşısında şarabını yudumlarken bir yandan "alfred batmobil'i yıkarken fırça vurma, kılcal çizikler oluşuyor. " diyen bruce wayne kokusu. kalıcılık seviyesi gayet güzel. 4-5 saat yoğun bir şekilde yayılıyor ve sonrasında yumuşuyor ancak hala farkedilebilir kalıyor.
• kışın soğuk havalarda, hepsi birbirinin kopyası olmuş, şeker kovasına girmiş gibi kokutan parfümlerin yerine, sığınılabilecek çok güzel bir kokudur.
  
  kış favorilerimdendir.
• (bkz: dracula) 'nın kullandığı bir parfüm olsaydı muhtemelen böyle kokardı.
• baş döndürücü sedir esansı sonbahar esintisi gibi.şişesi bile sanat eseri gibi. keskin mürekkepvari kokusu onu tam bir ofis parfümü yapıyor. deri koltuklarda oturan ahşap mobilyalar kullanan beyaz yakalar, bu parfümü kullansınlar.