• megadeth'in countdown to extinction isimli parcasinin ilk iki kelimesi.
  • ing. tehlike altındaki türler şeklinde çevirilebilecek olan bir sepultura şarkısı. roots isimli albümlerinde yer alır ve sözleri şöyledir;

    life !!
    the struggle to survive
    crawling, ragin
    feed the hate inside

    are we going to see another day ?
    are we going to make it all the way ?
    are we going to see the light of day ?
    are we going to make it till the end ?

    rise !!
    bad moon rise
    another war, another crime
    end in sight

    bleak !!
    why & what the fuck ?!?
    shut your mouth, shut your mind, this the way
    you're just another prey

    is that what we've became ??

    rise ! ( 8x )

    are we going to see another day ?
    are we going to make it all the way ?
    are we going to see the light of day ?
    are we going to make it till the end ?

    endangered species ( 3 x )
    is that what we've became ??
  • dianne reeves süper şarkısı.
  • (bkz: cites)
  • yokolma tehlikesiyle karsi karsiya olan hayvan, bitki, metal ve tahta turlerine verilen genel isim. turkcesini aradim bulamadim, bulsaydim da yine buraya yazardim, cunku olay ingilizce konusulan bir hayvanat bahcesinde geciyor (bakicilari kastetmiyorum).

    simdi sicak bir yaz gunu hayvanlara 4 temmuz bayram ziyaretinde bulunmusuz, iste milliyetci aslanlar filan var, bize "land of the free, home of the brave" masallari anlatiyorlar. brave kismini anladik da kafesin icinden ozgurluk falan deyince aslanin suratina guluyorum. hayvan, asirlarin verdigi sukunet ve bilgelikle (aslan yerine kaplumbaga da olabilir tabii, tam hatirlamiyorum) yandaki tabelayi isaret ediyor: endangered species! dogada bunlardan cok az sayida kalmis meger, her yerde yasama alanlari giderek azaliyormus. peki nedeni ne? insan!! aslan-kaplumbaga mutantinin bakislari uzerimde agirlasiyor, adamin kafeste olmasinin sorumlusu insan yahu, e ben de insanim, o halde...

    dayanamiyorum, baska bir bolume giriyorum. daha havadar, koca koca agaclar var, buyuk ince bir kafesle cevrelenmisler. dallardan sarkan kartallari goruyorum, kartallar kalkiyor dallar sarkiyor karlar dusuyor, dusuyor dusuyor ben agliyor. agliyorum cunku o dehset kelimeler bu lafebesi kartallarin da tabelasini ele gecirmisler: endangered species!#$?. yine yaninda yazilanlari okuyorum, "bilmemne yoresinde son 40 bin yildir yasayan bu kuslar insanlarin yayilmaciligi yuzunden yokoluyorlar"

    farkettim ki nerede ne kadar hayvan varsa, hepsinin ortaminin onune bir levha koymuslar, ustunde bir olcek var, secenekler soyle:
    -abundant *
    -vulnerable *
    -endangered *
    -extinct *

    her hayvan icin bunlardan bir tanesi de isaretlenmis ama ortada hic bolca bulunan yok, yokolmus da yok, varsa yoksa tehlikedeler. yalan soyleyecek degiller, besbelli farkindalik yaratmak icin bunlari ziyaretcilerin gozune sokuyorlar, besbelli insanlar ogrensin diye bu tabelalara ek olarak her kose basinda "yokolmak uzere olan son derece sirin sey" hayvaninin olmeden onceki son sirinlik hallerinin fotograflari var.

    simdi bu noktada sikayet etsem, "az bile yapmislar" denilebilir, ne de olsa hem ekolojiyi mahvedip hem de kulak tikamak ikiyuzluluk ve bencilliktir. ama sorun bu cevrecilik aktivizminin yuzeyselliginde; ornegin bu hayvanat bahcesinde koca puntolarla yazilmis "endangered species" ibaresiyle dikkatim cekiliyor, gidip bakiyorum nedenini nasilini ogrenmek icin, tek yazilan sey insanoglunun ne kadar yayilmaci, ne kadar tehlikeli bir yaratik oldugu. ulan bu mu farkindalik, ben oraya bu hayvanin tam olarak neden azaldigini, yasama alaninin artmasi icin neler yapilabilecegini ogrenmek icin gittim, sen orada utanmasan original sinden bahsedeceksin. benim ne kadar kotu bir hayvan turu oldugum bilgisiyle ne yapabilirim? amazonlarda yasayan bilmemne hayvanina bakiyorum, yine ayni sey. yahu ben mi gidip kestim oradaki agaclari essogluesek, hangi hukumetler hangi sirketler bundan sorumlu soyle ben de ona gore davranayim. ortada somut birsey olmadan neyin uzerinden aktivizm yapacagim, hangi sivil orgutu kurup kime karsi denge unsuru olacagim?

    duyularimi esir aliyorlar carpici renkler ve sloganlarla ama sadece birkac saniye suren ve ardinda en iyi ihtimalle "tereddutlu bir ikna olmusluk" birakan bu bombardiman farkindalik yaratmiyor, zira dikkat cekmenin otesine gecip bilgilendirme zahmetine katlanmiyor. bu sacma tutumun sadece o 4 temmuz gunune, sadece o hayvanat bahcesine mahsus olmadigi ortada; bilakis cevrecilikte norm haline gelmis bu, greenpeace duduk calsa insaniyet namina havlayacagim otomatikman. bu baglamdaki ikiyuzlulukler bizimkinden cok daha bombastik bir yapisi olan amerikan toplumunda cok daha bariz: duyarlilik adina hepimiz sucluyuz demek tembelligin en hasini yapmaktir, hele ki senin sirketlerin gidip amazonun icine ediyorsa, cunku somut kisiler/kurumlar/politikalar/kararlar yerine sen ben siz biz onlar sucluysa, kimse suclu degildir kardesim. olay daha en bastan insanin yayilmaciligi ve dogasi uzerinden genellenince sahsen exxon mobilin alaskada petrol arama calismalari hakkinda bilgi sahibi olasim gelmiyor, nasil olsa yayilacagiz, nasil olsa oldurecegiz napalim.

    evet amac farkindalik, yapilan sansasyon, yolactigi sey ise apathy, yani kas yapayim derken goz cikarmak.

    aslinda bu bircok baska konuda da karsimiza cikan bir sorun. mesela ortadogu konu oldugunda, duyarli bicimde yaklasmak isteyen kaliforniya hippisinin standart stratejisi, herkese zeytin dali uzatmak adina "iki taraf da cok kan doktu, bu topraklarda binlerce yildir savasiliyor,vs vs, hadi gelin bunlari artik birakalim"a yakinsar. halbuki bu dusuncenin ister istemez ima ettigi, hicbir grubun veya politikanin sorumlu olmadigi ve asil sorumlunun insan dogasi oldugu gibi muthis bir tembellik, bir nevi aklama paklama. boyle yaklasmak hem daha cok saygi goruyor (cunku saygi gosterenler de ayni derecede yuzeysel, pozitif reinforcement yoluyla sartlandirma etkisi) hem de daha kolay, cunku hicbir problemin hicbir detayini ogrenmek zorunda degilsin. daha genel olarak baris basliginda da yazmistim, adamlar cok aydinlanmis olduklarini sanip gidip baris kavraminin promosyonunu yaparak savaslarin duracagini saniyorlar, sanki ortada barisin kotu birsey oldugunu savunan bir guruh varmis ve savaslar bunlar yuzunden cikiyormus gibi.

    tekrar basa donelim: hayvan turlerinin de yasadiklari yokolma tehlikeleri, insanin ayna karsisina gecip kendisine kufretmesiyle falan cozulmeyecek, bu ancak herhangi bir cabanin nafile olduguna ikna olmak yoluyla insanin vicdanini rahatlatmasina yarar. yalanci duyarlilik yerine daha fazla merak lazim, bu bir. ikincisi de direkt eyleme donusebilecek bilgi gerek, yerel hayvanat bahcenizden israrla isteyiniz.
  • 2005 yılında piyasaya sürülen nickodemusun ilk solo albümünün adı.
  • 2004 çıkışlı flaw albümü.
  • jeannie pisano ve dianne reeves'in beraber yazdığı, dianne reeves'in zılgıt çektiği şahane şarkı.

    i am an endangered species
    but i sing no victim's song
    i am a woman i am an artist
    and i know where my voice belongs

    i am a woman i exist
    i shake my fist but not my hips
    my skin is dark my body is strong
    i sign of rebirth no victim's song

    i am an endangered species
    but i sing no victim's song
    i am a woman i am an artist
    and i know where my voice belongs

    they cut out my sex they bind my feet
    silence my reflex no tongue to speak
    i work in the fields i work in the store
    i type up the deals and i mop the floors
    i am an endangered species
    but i sing no victim's song
    i am a woman i am an artist
    and i know where my voice belongs

    my body is fertile i bring life about
    drugs, famine, and war, take them back out
    my husband can beat me his right they say
    and rape isn't rape you say i like it that way

    i am an endangered species
    but i sing no victim's song
    i am a woman i am an artist
    and i know where my voice belongs
    i know where my soul belongs
    i know where i belong
  • aynı zamanda 2013 yılında gösterime girmesi beklenen film.
hesabın var mı? giriş yap