eric harris

• 1999'da amerika'daki bir okulda columbine katliamını gerçekleştirip 23 kişiyi öldüren ve ardından intihar eden psikopat. neo-nazilerce pek sevilir.
• katliam sırasında dylan ile aralarında geçen konuşmaların ve her saldırıda attıkları çığlıkların anlaşıldığı kadarıyla: https://www.youtube.com/watch?v=tsqimycp8wm
  
  eric "peekaboo!" diyor.
  
  edit: link değiştirildi.
• eric harris inside columbine
  eric harris and dylan klebold planting cafeteria bombs
• öncelikle kendisi hakkında yazılan övgü içerikli giriler için (bkz: suçu ve suçluyu övme)
  
  arkadaşı ve suç ortağı dylan klebold ile birlikte columbine lisesine silahlı saldırı düzenleyerek 23 kişinin ölümüne neden olan mass shooter. a planının ise tesadüfen patlamayan bir bombanın, yerleştirildiği kafeteryayı havaya uçurarak çok daha büyük bir katliama neden olması şeklinde tasarlandığı, bulgular arasındadır.
  
  bu elim olay üzerine yazılan makalelerin pek çoğunda harris’in sadist ve narsisist olduğu teşhis edilmektedir. zaten ortalık yere kurşun sıkarak masum insanların ölümüne neden olup bu durumu doğal seçilimle açıklamanın ve meşrulaştırmanın psikopati dışında bir izahatı da olmamalıdır.
  
  harris’in suç ortağı klebold ile meydana getirdiği bu katliam, okul katliamları, silahlara erişimin bu kadar kolay oluşu ve genel güvenlik gibi pek çok konu ve tartışmayı alevlendirmiş, yüzlerce insanı hayatlarının geri kalanında o günden kalan travmaları ile mücadele vermeye mecbur bırakmış, sevdiklerini kaybeden kimilerini kayıplarıyla başa çıkamayarak intihara sürüklemiştir.
• katil. yardima ihtiyaci oldugu kesin. ailesi ve cevresindekiler kadar okulda bullylere
  izin verenlerin de elinde kan ama oldurdugu masum kisilerle kendini hakli cikaramaz.
  dun de bir kiz sirf bunlara ozendigi icin oldu. akil almiyor.
• hakkındaki övgüleri dehşetle okuduğum 13 masum insanın katili, mass shooter. columbine lisesi katliamı'nın iki müsebbibinden dominant olanı. yancısı için (bkz: dylan klebold)
  
  katliamın arkasında yatan nedenleri anlayabilmek için öncelikle şu ayrımı iyi idrak etmek gerekiyor: columbine lisesi katliamı anlık bir öfke patlamasının sonucu değil, aylar süren planlamanın sonucu gerçekleştirilmiştir. yani ortada "çocuğun çok üstüne gittiler o da patladı bir yerde ne yapsın" gibi bir durum olması söz konusu değil. aksine, harris bir katliamı aylar boyunca en ince detaylarına kadar soğukkanlılıkla tasarlamıştır. eric harris ne zengin bebelerine mesaj vermek isteyen bir sınıf savaşçısı ne de akran zorbalığı üzerine dünyaya mesaj vermek isteyen bir aktivistti (öyle olsa bile mesaj vermek için seçtiği yönteme sokayım, o ayrı. ama değil). kendisi ustalık düzeyinde manipülasyon, patolojik yalancılık, empati yoksunluğu gibi psikopati unsurlarını bünyesinde taşıyan sadist bir psikopat idi. bu kişisel özellikleri ve silahlara olan ilgisi birlikte düşünüldüğünde akran zorbalığına hiç maruz kalmamış olsa dahi gelecekte mutlaka bir cinayet işleyecekti.
  
  akran zorbalığına maruz kalmış olması ise bütün bu kişisel özelliklerinin üzerine katliam için adeta tutuşturucu görevi gördü. zorbalığa maruz kaldıkça sosyal izolasyona çekildi, diğer insanlardan izole oldukça kendi fantezi dünyasında yaşamaya başladı. böyle bir dönemde muhtemelen neo naziler, nra veya yerel milisler gibi silah propagandası yapan grupların etkisinde kalınca da çözümü silahlarda buldu.
  
  özetle eric harris bunalımlı ergenlik dönemlerinde yanlış düşüncelerin etkisinde kalmış, ancak kişiliği itibariyle psikopatlık özellikleri gösteren ve columbine olmasa başka bir yerde mutlaka bir cinayet işleyecek olan soğukkanlı bir katildir. kendisi hakkında tek kelime övgü edenin önce zekasından sonra da insanlığından şüphe duyarım.
  
  edit: ölüm sayısındaki düzeltme için kenjin'e teşekkürler
• (bkz: reb)
  
  eric harris, normal denebilecek koşullarda büyümüş zeki denebilecek bir insandı.
  
  insan önce hayret ediyor ancak o kayıtları seyrederken bir suçluyu izlediğinizi unutuyorsunuz. çoğu skeç. yalnızca 18 yaşında amerika'dan ve tüm insanlıktan nefret eden bir genç gibi eğleniyor. herkesten olduğu gibi alkol/sigara kullananlardan da nefret ettiği için rol gereği sigara yakması gerektiğinde zar zor beceriyor, atış yaparken her an elini sakatlayacak ya da yığılıp kalacakmış gibi zayıf, harika silah kullanabilen birisi değil zira saldırı sırasında da cassie bernall ı öldürmek için tetiği çektiğinde silah geri tepince burnunu kırmış. o kadar kişiyi öldürebilmiş olması bile talihsiz bir tesadüf olan yeteneksiz bir eleman. evet zorbalık görüyormuş, hem arkadaşları onayladı hem zorbalığa uğradığı bir video da var. ancak saldırının 'zorbalardan intikam almak için iki çocuğun çıkardığı isyan' falan gibi görünmesinden nefret ediyorum. zorbalığa uğradıkları için çok üzgünüm ancak bu saldırıyı tetikleyen bir sürü etken var. bu ikilinin bir şekilde bir araya gelmiş olmaları da bunlardan biri.
  
  eric; günlüğüne önünde yavaş yürüyen insanlardan, kelimeleri doğru heceleyemeyenlerden, birilerini taklit edenlerden ve bütün ırklardan nefret ettiğini yazmış. kendisinin ırkçı zannedilme sebebi bu ancak ırkçılardan da nefret ettiğini söylüyor. nazi destekçisi olmak gibi saçma bir girişimde bulunmuş. bazı görüşlerine hak verdiğimiz için ya da zamanında belki onunla arkadaş olurdum diye düşündüğümüz için kendimizi suçlayamayız. onun hayatının sonlarında sağlıklı düşünemeden dehşet verici seçimler yaptığını unutmamalıyız. her şey burada değişiyor. ama bu çocuk neden popüler? ergen ve dramatik true crime community üyelerine diğer katillerin veremediği neyi verdi?
  
  cevaplar basit. bir kere neden the fuck her şey apaçık meydanda? bütün bir soruşturma dosyası pdf halinde erişime açık, kurbanların otopsileri bile internette dolaşıyor. bunun kasten mi yapıldığını bilmiyorum. katillerin günlüğünü okuyor olmamız zaten tamamen saçmalık. sandy hook'taki çocukların cesetlerinin görüntüsü yok diye o saldırıya sahte diyorlar internette. herkes columbine'daki gibi bütün vahşeti görmeye alışmış çünkü. her ne kadar "basement tapes"'i deli gibi merak etsem de yayınlanmasını istemiyorum. ta finlandiya'dan, polonya'dan, portekiz'den, meksika'dan, almanya'dan, fransa'dan bunları idolize edip benzer giyinip aynı mottoları kullanarak okulunu vuran gençler var. bir de o görüntüleri yayınlasalar neler olur bilmek istemiyorum.
  
  kendilerini doom oyununda gibi görmek istedikleri için sözde zorbaları değil, tanımadıklarını öldürdüler. böyle şeyler planlayarak kendilerini gerçek birer katil olmaya zorladılar yani çıldırıp bir gün ansızın yapsalar onların adına daha az üzülürdüm. göz göre göre bunu seçmişler. üstelik yakın mesafeyle ve o kadar planla 13 kişiyi öldürdüler. bombaları da sorunlu çıktı, beceremediler yani. çektikleri videolarda macera arayan ilkokul öğrencileri gibiler. saçma şeylere heveslenmişler. amatör bu çocuklar. büyütülecek kadar profesyonel ya da şeytani insanlar değiller. çok çok kötü seçimler yapmış, amerika sağolsun o yaşta silahlanma seçimini yapabilmiş kişiler bunlar. işin tartışılmaya değer tek kısmı psikolojileri ve iç dünyaları.
  
  birileri dylan kurtulabilirdi, eric tarafından manipüle edildi diyor. dylan'ın annesine ben de katılıyorum o çocuk ölmek istiyordu, öldürmek değil. onu dylan'ın başlığına yazacağım ancak eric neden kurtulamasındı ki? psikopat olup olmadığını asla bilemeyeceğiz, daha 18 yaşındaydı, daha önemlisi öğrenmeye açık insanlar cahillerin aksine fikirlerine körü körüne bağlı olmazlar. onlara laf anlatabilirsin, ciddi bir psikolojik yardım alma fırsatı bulsaydı ya da arkadaş çevresinin dışında bir insan ona yardım etmek isteseydi o da kurtulurdu. önceden ben de ona herhalde ancak beyin nakli falan yardımcı olabilirdi diyordum ama hayatında sevdiği insanlar olmuş, ortaokulda ve lisede iyi davranışları olduğundan bahsedilen bir gençten bahsediyoruz. bir tür kişilik bozukluğu var mıydı hala araştırmaktayım, tek bildiğim şu ki dylan ile beraber soydukları minibüs için yakalandıklarında şu ses kaydında polisle inanılmaz normal, sakin ve tamamen saygılı bir şekilde konuşan eric günlüğüne bütün o insanı rahatsız eden cümleleri yazan eric ile aynı kişi olamaz. o kişi değil tutuklanmaya, uzaktan bir polis görmeye bile tahammül edemez çünkü. o kadar öfkeli ki günlüğünü okurken yazdıklarını suratıma bağırarak anlatıyormuş gibi hissettim.
  
  bayağı öznel bir entry oldu, aslında sadece bilgi vermek istemiştim ama çocukların ne yaşadığını, neler düşündüğünü öğrenip bunları reddit'te ya da bir yerde anlatırsanız sizi onları sempatize etmekle suçluyorlar! başıma gelmedi ama çok gördüm. yani gerçekten ne demek istediğimi bilin istedim. sadece anlatınca dramatik oluyor.
  
  edit: çok fazla ekleme/çıkarma
  yine edit: eric tarafından ırkçılık konusunda yazılmış sözler. biraz rahatsız edici ve cringe
• https://www.youtube.com/watch?v=yzbzwlgckpk
  
  yukarıda tasarladığı bir doom level'ı var. ve notlarında şöyle demiş: "doom is so burned into my head my thoughts usually have something to do with the game"