• (bkz: kocami nicin oldurdum)? ben degil, (bkz: laurre buisson)
  • kitapçıdan isterken öyle bir cemiyet kurulmadı, kurulmayacak şeklindeki espriye maruz kaldırtan kitap
  • society for cutting up men!
    radikal feminizmin en önemli eserlerinden biri.
    yalnızca ideolojik olarak değil, sanatsal olarak da son derece yetkin bir eser.
    eğer eksik bir cinsiyet varsa o da eril olandır diyor ve bunu son derece güzel örneklerle ispatlıyor.
    erkek, genetik kodlardan da yola çıkılarak kadının eksik hali olarak resmediliyor.
  • 'düzmek bir erkek için dişi olma arzusunun karşısında bir savunmadır' fikrini barındıran düşünülesi, düşündürtülesi bi' kitap. valerie solanas bi' diğer adıyla andy warhol'u vuran kadın tarafından ele alınan bi' bakış açısı.
  • sel yayıncılık'ın onur haftası özel indirimiyle idefix fiyatı 1 temmuz'a kadar 4.40 tl olan radikal feminist kitabı. koşun şenlik var!
    (bkz: scum manifesto)

    ''dişi olmamasını telafi etme takıntısı, ilişkilenme ve merhamet duyma konusundaki acziyle birleşen eril, dünyayı bir bok yığını haline getirmiştir. savaş ve fuhuş bunlardan ikisidir. ''

    ''cinsellik herhangi bir ilişkinin parçası olmayıp tam aksine, insanı yalnız kılan bir tecrübedir, yaratıcı değildir ve büyük bir zaman kaybıdır. dişi kolaylıkla - hem de sandığından çok daha fazla kolaylıkla kendi cinsel arzusundan kurtulabilir, böylece ağır ve ussal bir hale gelerek, gerçekten kıymetli faaliyetlerin ve ilişkilerin peşinde koşabilir; ama cinsel olarak kadınlara bayıldığı belli olan ve sürekli olarak onları uyarmaya çalışan eril, cinselliği yüksek olan dişileri ihtiras nöbetlerine sokup onları, çok az kadının kurtulabildiği bir cinsellik torbasına atar. arzulu eril, ihtiraslı dişiyi heyecanlandırır; bunu yapmak zorundadır - ancak dişi bedenini aşıp hayvansılığın üstüne yükseldiğinde, egosu çükünden ibaret olan eril ortadan kalkacaktır.

    cinsellik kafasızların sığınağıdır. ve kadın ne kadar akılsızsa, yani eril "kültür"e ne kadar saplanıp kalmışsa, o kadar tatlıdır, o kadar cinseldir.''
  • son yıllarda okuduğum, feminist bakış açısıyla yazılmış en radikal, en keskin kitaptı valerie solanas'ın erkek doğrama cemiyeti manifestosu. bir kitabın, aynı anda hem distopya (eril aklın bakışından) hem de ütopya (dişil aklın bakışından) niteliği taşıyor oluşu epey şaşırttı beni. "cinsellik kafasızların sığınağıdır" savını, özellikle üzerinde çokça düşünmeye değer buldum.
  • sert bir eser. fazla ayrılıkçı olsa da katılmadığım noktalar yok değil. kimi tespitler fazlasıyla gerçekçi ve vurucu.

    --- spoiler ---
    "cinsellik herhangi bir ilişkinin parçası olmayıp tam aksine insanı yalnız kılan bir tecrübedir, yaratıcı değildir ve büyük bir zaman kaybıdır. dişi kolaylıkla -hem de sandığından çok daha fazla kolaylıkla- kendi cinsel arzusundan kurtulabilir, böylece ağır ve ussal bir hale gelerek, gerçekten kıymetli faaliyetlerin ve ilişkilerin peşinde koşabilir."

    "din, erkeklere bir amaç(cennet) sağlayıp kadınların erkeklere bağlı durmasına yardım etmekle kalmaz, erkeğin cinsel güdüleri karşısında kendini yeterince savunmamaktan duyduğu suçluluk ve utancı cezalandırmaya çabalayabileceği ritüeller de sunar ona; bu, özünde eril olmaktan duyduğu suçluluk ve utançtır.
    bütünüyle korkak olan erkek çoğunluğu, kendi içkin zayıflıklarını kadınlara yansıtıp bunları dişi zayıflıklar olarak etiketlendirir."

    "eğer bütün kadınlar, erkekleri terk edip onlarla herhangi bir biçimde ilgilenmeyi reddederlerse hükumet ve ulusal ekonomi tamamen çökecektir. "

    "aslında eril çaresizce, dişiler tarafından yönlendirilmeyi ister. annenin ipleri eline alması ve kendisini, onun ilgisi için yok saymak ister. ama içinde yaşadığımız toplum aklı başında değil, birçok kadın, erkeklerle ilişkilerinde nerede durduğu konusunda en ufak bir fikre bile sahip değil."

    "neden gelecek nesiller olsun? bunların amacı nedir? yaşlanma ve ölüm bertaraf edildiğinde neden ürenilsin? biz öldükten sonra ne olacağını niye umursayalım? bizi takip edecek bir genç nesil olmaması neden umrumuzda olsun ki?"
    --- spoiler ---
  • okuduğum en uç fikirli kitaplardan biri olabilir. bazı yerlerde ‘evet sayıp söv valerieciğim’ derken bazı yerlerde ‘tamam canım abartma,sakin ol’ diyerek okudum. kadıncağızın yaşamını düşününce canına tak etmiş de yazmış tabii. arka kapaktaki alıntıda diyor ki: “eğer bir cins eksikse, bu eril olandır ve öyleyse onların bertaraf edilmeleri gerekir.”. freud’a bu konuda ne kadar katılmıyorsam solanas’a da o kadar katılmıyorum. bir tarafı eksik görerek eşitlik umamayız.

    en kibar kısımlardan alıntı yapacak olursam:

    “boş zaman erili ürkütür çünkü böylece kendi grotesk benliğiyle yüz yüze gelmek zorunda kalacaktır. ilişki kurmaktan ve sevmekten aciz olan eril çalışmak zorundadır. insanı özümseyen, duygusal olarak tatmin eden anlamlı faaliyetleri seven dişiler, bunu gerçekleştirecek fırsat ve kabiliyete sahip olmadıklarından zamanlarını keyfe keder biçimlerde harcar. aşk ve şefkat vermekten aciz olan eril para verir. bu onun kendisini anaç hissetmesine yol açar.”
hesabın var mı? giriş yap