*

  • ankara esenboğa havaalanı'nda asala tarafından yapılmış kanlı eylem.
  • 80li yıllarda uzun süre, bekleme salonuna bekleyen insan alınmaması adetinin ortaya çıkmasına yol açan olay.
  • 8 ölü 72 yaralı ile sonuçlanmıştır. teröristlerden biri ölü diğeri yaralı olarak ele geçirilmiştir.
    (bkz: artin penik)
  • olayin hem en talihli hem de en talihsiz kahramanlarindan biri şüphesiz sıtkı bekir sencer'dir.

    7 ağustos 1982 günü, ailesiyle beraber havaalanına ablasını karşılamaya giden sencer, vakit geçirmek için restoranda beklemeye koyuldu. bir süre sonra, saat 16:00 sularında, ablasının da içinde olduğu klm uçağının havaalanın iniş anonsunun yapılmasıyla beraber silahlı iki kişi otomatik silahlarla ateş açarak restorana girdi. müşterilerin bir kısmı masa ve sandalyeleri devirerek restoranın arka kapısından kaçarken, kalan 25-30 kişi "hepsiniz buraya" (bozuk bir türkçeyle) lafı ile rehin alınarak duvar dibine dizildi. sıtkı sencer ise oturduğu sandalyenin üzerine gömleğini asarak teröristlerden gizlenmeyi başardı. aslında gayet ortada; teröristlerin çok yakınında, göz hizasından sadece biraz aşağıdaydı. fakat eylemciler heyecandan gözlerinin önünde duranı farkedemediler. bu arada kendisi gibi gizlenmeyi başarmış yabancı uyruklu yaşlı bir bey ve bayandan oluşan çift de bu olayın bitmesini beklemekteydi. gerginliğe ve 2 saat boyunca iki büklüm durmaya dayanamayan kadın ortaya çıktı ve teröristlerce vuruldu. aynı anda dışarıda müdahele etmek için hazır bekleyen polis de ateş açınca kıyamet koptu. kargaşadan faydalanan sıtkı gencer ağır olan sandalyeyi kaldırıp cama vurarak kırılan camdan aprona atladı. 5-6 metre yüksekten atlayıp zarar görmeyen sencer'in vücuduna 11 (3'ü el, 3'ü göğüs, 1'i ayak bileği, 1'i kol, ciğer, böbrek ve mesane olmak üzere) kurşun isabet etmişti. polis, gencer'i terörist zannederek üzerine kurşun yağdırmıştı. hastaneye de aynı zanla kaldırılan gencer'in ertesi gün gazetelerde apronda yaralı olarak yerde yatarken çıkan fotoğrafının alt metninde şu minvalde bir yazı yazmaktaydı: "teröristlerden biri canını kurtarmak için camı kırarak aprona atladı ancak yaralı olarak yakalandı. üzerinden sıtkı bekir sencer adına düzenlenmiş sahte bir kimlik çıktı."

    1 ayı yoğun bakımda olmak üzere toplam 4 ay hastanede yattıktan sonra ancak kendine gelebilen sıtkı sencer bu sırada polislerin garip sorularına muhattap kalarak fiziki açıdan yara aldığı polislerden bir de manevi anlamda darbe yemiştir. kovan sayısıyla çekirdek sayısının birbirini tutmadığı kendisine söylenmiş, adeta kayıp kurşunun hesabı kendisinden sorulmuştur. sencer ise bu sorulara, olaydan 2,5 ay sonra banyo yaparken sol kolunda kaldığını farkettiği mermi çekirdeğiyle yanıt bulabilecekti. sıtkı bekir sencer bugün istanbul'da yaşamakta ve kartal devlet hastanesi'nde kimya yüksek mühendisi olarak çalışmaktadır.

    olayla ilgili bir foto
  • olay yerindeki catismada oldurulen eylemcinin adi zohrap sarkisyan'dir.
  • saldırıdan sorumlu tutulan ve idam edilen levon ekmekçiyan dışında ölümler ve yaralanmalardan sorumlu polislerin hiç bir ceza almadığı katliam.

    şu adamın anlattıkları bile yeterli polisin sorumluluğunu anlamaya. [https://youtu.be/v_jmq9no2hm https://youtu.be/v_jmq9no2hm]

    belli ki ortada bir çatışma var ve polis önüne gelene ateş ediyor. ölümlerin çoğunu engelleyebilecekken polis ve devlet vahşeti devreye giriyor. tıpkı 1 nisan 2015'de çaylayan adliyesinde olduğu gibi. (bkz: herkesin öldüğü başarılı operasyon)
  • türkiye'de solun içine düştüğü ideolojik şaşkınlığın bir tezahürüdür esenboğa katliamı faillerinden levon ekmekçiyan'ın bir devrimci kahraman mertebesine yükseltilip anılması.

    atatürk havalimanı'nı basıp onlarca insanı katleden ışid militanları veya güvenpark'ta sınav çıkışı onlarca çocuğu katleden pkklı canlı bomba neyse, levon ekmekçiyan da odur, halk düşmanı bir katildir.

    keşke uğur mumcu'nun söylediği gibi, terörü inançtan ve etnik kimlikten azade bir insanlık suçu olarak görüp failin aidiyetini de mahkum etmesek. duygularımız daima uçlarda oluşuyor ve bunun bedelini hem kendimize, hem de çevremizdekilere hayatı zehir ederek ödüyoruz. hrant dink'in ne suçu vardı ekmekçiyan gibi bir katilin işlediği cinayetlerde?
  • ırkçı ermeni terör örgütü asala tarafından türk halkına yönelik yapılan aşşağılık bir katliamdır.

    türk’ün katliama uğraması kimsenin umrunda olmaz, görüldüğü gibi başlık da 2 sayfada kalmış. bir de üstüne polisi suçlayanlar olmuş. görgü tanıklarının ifadesine göre katillerden biri “sizden 25 kişinin ölmesi ne fark eder? bizden bir milyon kişi öldü” diye bağırıyor ve kalabalığın üzerine ateş ediyor. hala burada asala’yı aklamaya çalışanlar var.

    “saldırı, klm havayolu şirketinin satış ofisine yakın bir noktada, pasaport kontrolü sırasında isimleri sarkisyan ve levon ekmekçiyan olan saldırganlar sakladıkları silahlarını çıkartarak ateş etmeye başlamıştı. yapılan saldırı öncesi görgü tanıklarının ifadesine göre faillerinden biri ‘sizden 25 kişinin ölmesi ne fark eder? bizden bir milyon kişi öldü’ diye bağırmıştı.”

    http://www.cumhuriyet.com.tr/…ogada-yasanmisti.html

    katillerden biri olan zohrab sarkisyan adaletle hemen tanışıp orada gebertilirken, levon ekmekçiyan denen diğer katil yargılandıktan sonra idam edilmiştir. bugün bazı çevreler bu katili devrimci kahraman diye anıp, kemiklerinin derdine düşmüştür. sözlük’te adına açılan başlıkta bu tipleri görebilirsiniz. katillerine bu kadar da müsamaha gösteren ilginç bir ülkeyiz.

    katliamda üç türk polis memuru, üç türk yolcu, bir türk havaalanı personeli, bir amerikalı kadın yolcu ve bir alman mühendisi hayatını kaybetmiştir. hepsini saygıyla anıyorum. iki katil pislik şerefsizin hakettiklerini bularak gebertilmesi umarım bir nebze de olsa ruhlarını şad etmiştir.
hesabın var mı? giriş yap