*

  • müzikte, bir solistin çaldığı melodiyi armonik olarak tamamlayan, arka plandaki enstrümanın/orkestranın yaptığı iş.
  • beckett'in bir kitabının adı. incecik bi kitap. ilk sayfalarında karanlıkta uzanan kendisiyle mi, karanlıkta uzanan bir başkasıyla mı konuştuğunu tam kestiremediği bi sesten bahseder. küçük bir çocukken annesiyle eve doğru yaptığı uzun yürüyüşe eşlik eden sessizliği, babasının onun doğacağı gün yaptığı uzun kır yürüyüşünü ve kendisinin mi babasının mı olduğu başta anlaşılmayan o gün duyulan ayak seslerinden oluşan sesin kulağının dibindeki bi fısıltı gibi ve uzaktan gelen bi ses gibi iniş çıkışlarını anlatır.
  • ayni sekil ve esit uzunluklara sahip iki cokgenin es olma durumuna verilen isim. benzerlik orani birdir. benzerlikte benzerlik orani 1 den farkli olabilir. bu yonuyle benzerlikten ayrilir.
  • "karanlıkta bir ses gelir birine.imgele." diye başlayan,iki nokta arası tek kelimeyle* biten samuel beckett kitabıdır.
  • eşlik etmek eyleminin isim hali. "i enjoyed her company" cümlesindeki company'nin türkçesi.
  • bazı enstrümanlar eşlik amaçlıdır. yani tek başlarına fazla anlam ifade etmezler ama orkestra içinde olmazsa olmazdır. bunların en başlıcaları bas gitar ve davuldur.
  • iki veya daha fazla geometrik cismin, özellikleri bakımından birebir aynı olması.

    bir boyutlu cisimlerde uzunluk tabii ki tek ölçü. yani iki doğru parça aynı uzunlukta. ve tabii ki bundan mütevellit bütün noktalar eş.

    iki boyutlu cisimlerde iki ölçü var ki bunlar en ve boy olarak ayrılmakta. mesela dikdörtgen... dikdörtgenin iki farklı uzunluğunun aynı olması ona "eş" demeye yeter.

    üç boyutlu cisimlerde ise biraz denişik bir durum söz konusu. bunda çünkü en ve boy ölçülerine yükseklik de ekleniyor ama mantığa baktığımızda değişen bir şey yok; yani aynı ölçüler aynı doğru parçasındaysa, yine cisimler eş.

    ---o---

    teneffüs vakti hadi bakalım.
  • artık kendim olmam, üstün gelmem lazım.
    buraya kadar eşitlik ettiğiniz için teşekkürler.

    en iyi arkadaş veya arkadaşla yapılan evlilik özünde aile dostunla yapılan evliliktir. yanlış evliliğin yumuşak bir türüdür denebilir. aile dostun adı üstünde dosttur, omuzdur, değil. (evlilikte eşlik en iyi olasılıkla matematikteki eşdeğerliktir, özdeşlik, tam eşitlik değil.) dostla yapılanı yanlış evlilikler içinde çok büyük bir alt kümedir. insan serbestçe yanlış evlilik yapıp bunda ısrar da edebilir, özel yaşama karışmayız. ama aile dostuyla yapılan evliliğin hakkı ayrılmak, ve boşandıktan sonra da dost olmak, dost kalmaktır. mümkünse dost evliliğinde taraflar birbirine sonraki eş seçiminde, kiminle mutlu olacaklarında destek olmalı, hatta eşleştirme çöpçatanlık yapmalıdırlar. dostluk bunu gerektirir. ilişkisiz süren veya kötü giden evlilikler gibi dost evlilikleri de tarafların yeğlemesi ve isteğiyle ömür boyuna yayılabilir. ömre yayılan evlilikler bazıları için ilişkilerde devralma devretme ilkesinin kandırılması, çevresinden dolanmaktır ne de olsa.

    (ilk giri tarihi: 3.1.2018)

    (bkz: eşlikçi), eşlikçi kız, eşlikçi bayan
  • geçen gün popüler olmayan psikoloji kanalının bir videosunu izliyordum. eşlik kavramından bahsediyordu. eş ve eşlik etmek kelimelerini düşününce neden sosyal bir varlık olduğumuzun, yeni doğmuş bir bebeğin var olduğunu fark edebilmesinin çevrenin onu gördüğünün, duyduğunun, temas ettiğinin farkına varmasıyla mümkün olduğunun matematiğini anlamak daha kolay geliyor. bir zamanlar bu dünyada var olduğumuza bir şahit bulma, derdinle mutluluğunla, başına gelen olaylarla, anılarınla kanlı canlı bir tanık, bir eşlikçi , kendini onun gözünden görebileceğin belki bebeklerdeki gibi. gerçekten var olduğuna, yaşadığına emin olmanı sağlayan belki sen yok olunca hiç var olmamış gibi olmamak için bir başkasında da iz bırakma ihtiyacına benzer bir durum.
hesabın var mı? giriş yap