*

  • roman. yazari casey maddox'mis. ilginc bir roman gibi gozukuyor. bu fikri edinmemi saglayan yazi ise su:

    http://www.radikal.com.tr/…i-adimda-ozgurluk-500868
  • başyapıt değil, ama sürükleyici ve ilgi çekici bir roman. üzerinde biraz daha çalışılsa daha da iyi bir kitap olurmuş, yazar vermek istediği "eyleme geçin!" hissiyatını argümanlarıyla yeterince temellendirememiş diye düşünmekteyim. bir de her bölüm farklı bir zaman diliminde geçiyor. nereye atlandığını göstermek için şu "play", "rewind" sembolleri olur ya, onlardan yardım alınmış.
  • içerik olarak alakası az olsa da ismiyle akla tehafütü'l-felasifeyi getiren roman.
  • son derece sürükleyici bir kitap, çarpıcı bir şekilde başlayıp aynı tempoda devam ediyor. insanda yeni ufuklar açar mı? insanına bağlı sanırım. kitabı felsefe tezi yazan kuzeninden alıp ''senin tezini bitirdiğin günmüş o gün ehi ehi'' diyen çapsıza pek faydası olmuyor.
  • bu kitaptan öğrendiğim tek şey; artık ön kapağına hasta olup, arka kapaktaki övgüleri dikkate almamam gerekliliğidir. kendimi hiçbir zaman ambalaj tüketicisi olarak görmesem de, bu kitabın dikkatimi çeken ve satın almama vesile olan özellikleri; muhteşem ön kapağı ve arka kapağındaki "dövüş kulubü' nü quentin tarantino yazsaydı..." cümlesi oldu. ancak; kesinlikle beklentilerimi karşılamayan, tarantino' yla ve dövüş kulübü' yle arasında bağ kurulabilecek kadar abartılmaması gerektiğini düşündüğüm, vasatın altında kalmış kitaptır. o kadar vasatın altında kalmış ki, kitabı yarıda bırakmaktan nefret etmek gibi bir huyum olduğundan, kendimi, bitirmek için en çok zorladığım kitap oldu. anlatımda bir bütünlük yok, gereksiz tasvirler var, bir eylem(!) kitabı olmasına rağmen akıcılıktan çok uzak. bu kitapla aramda hiçbir bağ kuramamamın ve zoraki bitirmemin en büyük sebebi; bundan bir önce okuduğum kitabın ziyan olmasıdır belki de!

    işte o kapak! fotoğraflar için tıklayınız:
    (bkz: http://static.ideefixe.com/images/295/295330_2.jpg)
  • "ve aşk, kendimden büyük başka bir şeyin parçası olmam anlamını öneren bir kavram olmasa, onu sevebilirdim."
  • "bende daima dehşetli bir insan tanıma, gerçekten kim olduklarını bilme dürtüsü vardır ama öğrendiğimde, açılıp içlerini döktüklerinde nefret ederim hepsinden. bilgi tanımlamaya, hayal kırıklığına götürür."
  • " 'başkalarının algıları', diyor, 'asla seni tanımlamamalı.' "
  • "ormanda olmak, sorunlarınızın, kalbinizin ritmik pompalamasından daha hızlı hareket eden hiçbir şeyin bulunmadığı bir dünyada olmak gibi; tüm bilgi ve sözcükleriniz önünüze engel çıkarmaktan başka işe yaramayacağından beyniniz izne ayrılıyor sanki."
  • "kafa karışıklığı bilgi evine giren merdivenin sadece ilk basamağıdır."
hesabın var mı? giriş yap