filistinizm

• zevksizlik begenisi demektir, sanat tarihi derslerinde gorulmez ama aslinda yaygin olan bir sanat akimidir..
• marx "darkafalılık" anlamında kullanır bu terimi. daha çok da işçi sınıfınca üretilen "artı değer"i mevcudiyetinde toplayıp ve bu sayede "boş zaman"ı olmasına rağmen yeteneklerini geliştiremeyen kapitalist için kullanır bu terimi. yani para var ama adam öküz işte...
• sozluk anlami, yani ingilizce cevirisi, eğitimsizlik, cahillik, bilgisizlik, zevksizlik.
• alev alatlı'nın "paçozlaşma" terimiyle ikame ettiği kavram.
• belli bir kıstası olmayan, elindekini geliştirmek şöyle dursun elindekinin azlığı ile övünen bireyin akımı. var ise de içinde herhangi bir yükseliş veya yetenek, onu zihin duvarları içinde hapis tutan ve zamanla orada olduğunu unutup olduğu yerde sayarak yükselenin ardı sıra daha da dipte kalan. kıtalar, levhalar, dağlar, platolar yükselirken alçakta kalan düzlükler, nehir yatakları, ovalar gibidir. ve bir de bütün bunlar yetmezmiş gibi bununla övünendir.
• yoksulluk değildir, "yoksunluktur".
• (bkz: philister)
  (bkz: filister)
• (bkz: filister/#101450236)
• filistinle alakası olmadığı için filistenizm de denen hödüklük diye de biraz basite indirgeyerek çevrilen bir sözcük. kültürel sermayesi olmayan yeni zenginlerin tonla para harcayarak evlerini döşeme tarzı iyi örnektir.
• zekayı, sanatı, güzelliği küçümseyen, anti-entelektüel sosyal tavır. bu tavra sahip kişiler için kullanılan terim ise filisti 'dir.
  
  filisti (philister) teriminin, 17. yy’da almanya’nın jena kentinde, üniversite öğrencilerinin aralarında argo olarak kullandığı bir sözcük olarak ortaya çıktığı söylenmektedir. jena üniversitesi öğrencileri bu kelimeyi üniversitede eğitim görmeyen, sosyal çevrelerine ait olmayan şehir insanlarını tanımlamak için kullanmışlardır. philistinism (filistinizm) kelimesi, 19. yy’da matthew arnold’ın almanca “philister” tabirini “philistine” olarak uyarlamasıyla ingilizce’ye kazandırılmıştır.