firuze

• 1- bir yari degerli ta$.
  2- unlu bir sezen aksu parcasi. 80li yillarda hit olmu$tur.
• turkuaz renkli tas
• firuze
  söz: aysel gürel - sezen aksu
  müzik: atilla özdemiroğlu
  
  bir gün dönüp bakınca düşler
  içmiş olursa yudum yudum yudum yıllarını
  ağla, ağla firuze ağla
  anlat bir zaman ne dayanılmaz güzellikte olduğunu
  
  kıskanır rengini baharda yeşiller
  sevda büyüsü gibisin sen firuze
  sen nazlı bir çiçek, bir orman kuytusu
  üzüm buğusu gibisin sen firuze
  
  duru bir su gibi, bazen volkan gibi
  bazen bir deli rüzgar gibi
  gözlerinde telaş, yıllar sence yavaş
  acelen ne bekle firuze
  
  bir gün dönüp bakınca düşler
  içmiş olursa yudum yudum yudum yıllarını
  ağla, ağla firuze ağla
  anlat bir zaman ne dayanılmaz güzellikte olduğunu
  
  acılı bir bakış yerleşirse eğer
  kirpiğinin ucundan gözbebeğine
  herşeyin bedeli var, güzelliğinin de
  bir gün gelir ödenir, öde firuze
  
  duru bir su gibi, bazen volkan gibi
  bazen bir deli rüzgar gibi
  gözlerinde telaş, yıllar sence yavaş
  acelen ne bekle firuze
• turk modern muzik tarihinin en buyuk yildizinin^* muthis bir sarkisi. turkce yazilmis en iyi sarki uc bes arasinda oldugunu dusunmekteyim. her dinleyiste min. tuylerimi diken diken eder.
• (bkz: ben her bahar aşık olurum)^*.
• marmaris içmelerde dıştan sıradan görünen, içinde sürprizler barındıran kuyumcu tükkanı.
• en eski sus taslarindan.gokyildizi ismiyle de bilinir.
• sözlerindeki ayrıntılarla yuh dedirten bi şarkıdır ayrıca, hangi kadın için bu kadar güzel sözler yazılmıştır. yazana hayran olmamak, yazdıranı da kıskanmamak elde değil... (bkz: orman kuytusu) (bkz: üzüm buğusu)
• tasin adi farsca olup, sonunda "e" olmayan hali erkek ismi olarak da kullanilir. turkuaz bu tasin sadece rengi degil, diger adidir da.
• bir suser..