• allahın adıyla, mamama my generation diye başlarım. zira böyle bir kuşak olduk biz, zenginden aldığını fakire veren robin hood misali, komikten aldığını eh eh diye suna buna forward eden bir cümle nesil. mail grubu kuruyorsunuz, hasbel kader eski okul arkadaslarınızla haberleşirsiniz diye, hergün istisnasiz, mail accountunuzu forwardlarla dolduruyorlar. kimi zaman güldürürken düşündürüp, kimi zaman denesi bir dolardan mail adreslerini toplayıp ticari kurumlara satan cin fikirli kimselere hizmet ediyorlar.

    sahsen benim canımı en cok sıkan forward olayı, "yavrumun sik kadar ömrü kaldı, bu maili forward ediverinde ölmesin" ve "bu bir tantra büyüsüdür, bu maili forward ederseniz şansın da amına korsunuz paranın da" mottolu olanlar. azarlıyorum işe yaramıyor, o yüzden hızlı forwardcı oldum ben de. evimin arka bahcesine olimpik outlook yaptırdım, en hızlı forward etme müsabakaları düzenliyorum. o derece.
  • her gün gelen yüzlerce şaka, fıkra, ilginç haberin yanısıra, en beğenilen ve bilhassa hanım forwardcıların favorisi olan bir başka forward türü de hayatla, aşkla, kadın olmanın incelikleriyle ya da iyimserlikle* ilgili, powerpointte hazırlanmış hayat dersleri forwardlarıdır.

    bunların erken versiyonları zaten posta kutunuza, yirmi kere forward edildiklerinden satırları kayık ve “>” işaretlerinden okunamayacak halde, gelmişlerdir. sonra bir gün, bir aklı evvel powerpoint'un önüne oturur, sağdan soldan ve hatta posta kutusunda biriktirdiği diğer forwardlardan yavru kediler, bol bol renkli manzaralar, üzerine su serpelenmiş güller, uyuyan kutup ayıları ya da mesajın içeriğine göre ördek, noel baba veya dans eden tavşanları fona yerleştirir, üzerine metinleri magenta, comic sans ms, hem bold hem italik hem de altı çizili şekilde yerleştirir, sunuma hareket verir, son sayfaya "7 kişiyle paylaşırsanız şah, 17 kişiyle paylaşırsanız şahbaz olacaksınız" gibisinden bir zorlama mesajı ekler, sunumu powerpoint slide show olarak save eder, sonra da şaheserini özenle tanıdık tanımadık herkese gönderir. olaylar gelişir

    bu forward tipinin en kötü yanı, sunuma verilen ömür törpüsü animasyon sebebiyle, en azından ilk slayddaki metnin tamamı harf harf ekranda görünene kadar esc düğmesinin işe yaramamasıdır. siz bir yandan öğürüp, bir yandan esc'e basmaya çalışırken, mesaj gözünüze sokulmuştur bile..
    "iyilik yap iyilik bul" olsun, "hayata gülümseyerek bakmak" olsun, "hayatın tadını çıkarmak" olsun, "aynı nehirde iki kere yıkanamamak" olsun, bu forward tipinin belli başlı konularıdır.

    bu mesaj tipini posta kutusunda görenlerin dikkat etmesi gereken hususlar da aşağıdaki gibidir:
    - eğer bu mesajlardan hoşlanmayan bir insansanız, mailin içeriğinden ekindekinin nasıl bir şey olacağını tahmin etmeyi başarıp, ıslak gül resmi üzerine döşenmiş hint mantrasına maruz kalmadan hayatınıza devam edebilmelisinizdir. aşağıda örneklemeye çalıştığımız subjectlerle gelen .pps dosyalarını açmamak kesin çözümdür:
    "çok beğendim bunu"
    "haklı aslında..."
    "elinizdekinin kıymetini biliyor musunuz?"
    "arada bir hatırlamak lazım bunları, iyi haftalar!!!!!!!"
    " bana çok iyi geldi! "
    "iyi haftalar!!!!!!!!!!"
    "gülümseyin!!!!"
    “çok şekeeerrr :))))))))))))))))))))”
    “:)))))))))))))”

    - eğer bu mesajların bir daha asla posta kutunuza gelmesini istemiyorsanız yapılacak şey mesaj sahibini kibar bir dille uyarmak değildir. bu insanlar bu uyarıdan anlayan bir yaşam formu sayılamazlar. bunun yerine yapılabilecek iki şey vardır:
    1) dalga geçmek: beline beline vurun. mesaj sahibini aynı anda hem şiir kelebeği, hem forward manyağı, hem salak, hem de fazla romantik olmakla suçlayın. acımak yok! gerekirse işi uzatıp yakıştırdığınız bu sıfatları eşe dosta yaymak yoluna girmekten de çekinmeyin. asla vazgeçmeyin, yıldızlar sizinle beraber.
    2) reply to all: mail sahibini kendi silahıyla vurun. herkese cevap atıp:
    a) yukarıdaki öneriyi herkesin gözü önünde uygulayın. (“aha sevgi eşşeği inci kardeşimiz iş başında. hayrola anacım, nasıl gidiyor erme işleri? en son sinirlendiğinde 10a kadar sayarken 6da takılmıştın, bi ilerleme var mı?”)
    b) sertçe fırçalayın. (“şermincim işim var benim. senin işin yoksa sana bi iş bulsak da kurtulsak”)
    c) konuyu mail sahibinin utanacağı bir yere getirin. (“o diil de geçen gün nasıl batırdın ortalığı pedin sızdırınca…”)
    d) küfredin. (“iclal bi daha bana mantra gönderirsen sülaleni sikicem artık aaaa”)
    mail listesinde muhtemelen iş arkadaşları ve hatta üstleri de olacağından reply to all yapmanızdan hiç hoşlanmayacaktır. eğer "herkese attın mesajı, tüüü..." gibisinden serzenişle karşılaşırsanız, doğru yoldasınız. hemen bir reply to all daha yapın, uzatın, çirkefleşin. (“ben bakmadım listede kimler var diye. bana geleni reply to all yapıyorum direk”) böylece bir daha size herkese attığı bir maili atmamayı kesin olarak öğrenir.

    - eğer çok hoşlanmamakla beraber daha az rahatsız oluyorsanız, tıklayıp açın, ifadesiz bir yüzle okuyun. dilerseniz yarısında esc ile dosyayı kapatın. sonra maili shift del ile silin.

    - eğer bu mesajların ortalıkta gezmesinden hoşlanıyorsanız, siz bilirsiniz, ama lütfen bari siz de herkese göndermeyin. bunları dağıtmadan önce en azından bir iki adres defteri yoklaması yapın, hayat derslerinden hoşlanmayan arkadaşlarınız ve hayat dersi hastası arkadaşlarınız için iki ayrı maillist yapın. herkesin sizin gibi sevgi kelebeği olmadığını bilin, bu gerçekle yüzleşin.
  • mail grubunun artık işlevsizliği ile doğru orantılı olmasının yanında güzel bir benzerliği ile de ;
    (bkz: fg).!
hesabın var mı? giriş yap