• (phospholipid) hücre zarının seçici geçirgen olmasının en büyük nedenidir. 2 adet yağ asidi, bir adet gliserol ve bir adet fosfat içeren bileşikten oluşur. 3 tane hidroksil grubu olan gliserol bunlardan ikisini yağ asitlerinin karboksil grubuyla diğerini ise fosfatlı bileşikle bağ yaparak boşa verir. sonuçta iki adet hidrofobik kuyrukla bir adet hidrofilik kafa meydana gelir, ortasında da gövde misali gliserol bulunur. bu molekül, iki tarafı da sulu olan fakat suda çözünen herşeyin geçişine izin vermeyecek bir hücre zarının yapıtaşı olmasın da ne olsun.
    (bkz: fosfotidil kolin)
  • beyin ve sinir hücrelerinin hayati onem tasiyan kisimlarini olusturan organik madde.
  • literatürde genellikle gelin tokası gibi gösterilirler, bir sıra ters bir sıra düz dizilmek suretiyle hücre zarının çift katlı örgü dokusunu oluşturarak sitoplazmayı yastık kılıfı gibi kaplarlar. bünyelerindeki yağ asitlerinin doymuşluk-doymamışlık ve cis-trans konformasyonlarına ya da muhtelif alkol gruplarına göre çeşitlilik arz eden fosfolipidler; biyolojik zar, lipozom, yağ keseciği vs. yapımında uzmanlaşmış maddelerdir.
  • sentetik olarak, ustelik kendiliginden (de novo) bir bicimde uretilmistir.
    http://pubs.acs.org/doi/abs/10.1021/ja2076873
  • fosfolipitlerde bir uç hidrofobikken bir uç hidrofiliktir.

    gliserofosfolipitler ve sfingolipitler olarak iki gruba ayrılır.

    bir gliserol'e 2 adet y.a'i takıp 3.c'a fosfat ve alkol takarsak bu gliserofosfolipid olur.

    serin a.a'i+palmitoil coa'dan sentezlenen yapıya sfingozin denir.

    sfingozin'in 2.c'a bir y.a'i taktık mı adı seramid olur.seramid'e fosfat ve kolin koyduk mu sfingolipid diye adlandırırız.

    glikolipidler de seramid den sentezlenirler seramid'e bir monosakkarid takarsak ki ya glukozdur yada galaktoz.glikozilseramid yada galaktozilseramid de denir.ama aile ismiyle serabrozidler denir.

    işte bu seramid'e oligosakkarid zinciri takarsak ve mutlaka sialik asit olmak zorundadır.buna da gangliozid denir.işte bu taşıdıkları büyük şeker zinciri nedeniyle suyla etkileşimi en iyi olan lipid sınıfıdır.
  • gliserofosfolipidler:

    membran yapısında yaygın olarak gliserofosfolipidler bulunmaktadır.

    bunlar gliserolün birinci ve ikinci karbonuna ester bağıyla bağlanmış iki yağ asidi ve üçüncü karbonuna fosfodiester bağıyla bağlanmış güçlü polar veya yüklü bir grup içeren zar lipitleridir.

    plasmolojenler de seter bağı yerine eter bağı olan fosfolipidllerdir.
  • gliserofosfolipitler (fosfogliseroller) :

    membran yapısında yaygın olarak gliserofosfolipidler bulunmaktadır.

    bunlar gliserolün birinci ve ikinci karbonuna ester bağıyla bağlanmış iki yağ asidi ve üçüncü karbonuna fosfodiester bağıyla bağlanmış güçlü polar veya yüklü bir grup içeren zar lipitleridir.
    en basit gliserofosfolipid olan fosfatidatlar yapılarında gliserol 3-fosfat ve esterleşmiş iki yağ açil grubu taşırlar.

    ökaryotik hücrelerde fosfolipit sentezi der ve mitokondri iç zarında gerçekleşir.

    ilk c'daki bağ eter bağı olursa plasmolojen adını alır.bunlar da peroksizomlara özgüdür.

    merkezi sinir sistemindeki gliserofosfolipidlerin %23 kadarını oluşturan plazmalojenlerde fosfat grubu ile kolin veya etanolamin esterleşmiştir.

    fosfogliseritler en polar lipitlerdir ve amfipatiktirler .

    negatif ve pozitif yüklü grupları birlikte taşıdıkları için ise amfoteriktirler.

    bir gliseol +2 y.a'i buna fosfor ve alkol de takarsak fosfalipid olur.alkol'e göre adlandırılır.ör:fosfatidilkolin,fosfatidiletanolamin vb...işte o kolin dediğimiz yapı 3 tane metil(-ch3) taşır.yani memranlarda bol miktarda kolin var.kolin membranların metil deposudur.sss'de membranların trans-metilasyonu vardır.eğer trans-metilasyon olmazsa demyelinizasyon olur.bu kolin de metilleri sam'dan(s-adenozil metionin) alır.

    fosfatidilkolin (lesitin), sinir uyarılarının iletilmesinde önemli rolü olan ve metil gruplarının vericisi olarak görev yapan kolinin vücuttaki depo şeklidir.

    dipalmitoil lesitin, akciğerlerin iç yüzeyinin yapışmasını önleyen, yüzey gerilimini azaltan etkin bir bileşendir. (sürfaktan)

    akciğerin tip ıı epitel hücreleri tarafından salgılanır.

    fosfatidilgliserol ile birlikte akciğer sürfaktanını oluştururlar.

    fosfatidilinozitolün atp kullanılarak ardışık fosforlanması ile önce fosfatidilinozitol-4-p sonra da fosfatidilinozitol-4,5-bisfosfat oluşur.

    fosfatidilinozitol difosfat uygun bir hormon ile uyarıldığı zaman ikincil haberci olarak görev yapan diaçilgliserol (dag) ve inozitoltrifosfata (ıp3) yıkılır.

    öncelikle fosfalipaz c ile inozitol trifosfat'a (itp) ve dag'e yıkılır.

    vasopressin, plazma membranındaki reseptörlerine bağlandığı zaman hormona duyarlı fosfolipaz c’yi aktive eder ve fosfatidilinozitol-4,5-bisfosfat yapısındaki gliserol ve fosfat grupları arasındaki bağı yıkarak inozitol-1,4,5-trifosfat ve diaçilgliserol oluşturur.

    inozitol-1,4,5-trifosfatın salınımı er’dan ca+2 salınımına yol açar ve ca+2 bağımlı enzimler aktiflenir.
  • fosfatidilgliserol:
    mitokondride bulunan bir fosfolipit olan kardiyolipin de fosfatidil gliserolden sentezlenir.

    kardiyolipin yapısında başlıca linoleik ve oleik asitler yer alır.

    bütün hayvansal doku hücrelerinin mitokondri membranlarının yaklaşık %20’sini oluşturan ve antijen etkisi ile tanınan tek lipit olan kardiyolipin, sifiliz tanı testi olarak kullanılmaktadır.

    yani 2 fosfatidat bir gliseolü ortak kullanmış.prokaryotik bir lipiddir.sadece mitokondride bulunur.antijenik özelliği olan tek lipiddir.sifilizin vdrl testi kardiyolipine karşı geliştirilmiş bir testti.

    plazmalojenler:
    bu yol tümü ile peroksizomlar için özgüldür.

    beyin ve kasta %10 civarında olan eter fosfolipitleri yapı olarak fosfatidiletanolamine benzerler.

    dhap’tan sentezlenirler ve 1. karbonunda eter bağı ile bağlanmış doymamış bir yağ asidi içerirler.

    trombosit aktive eden faktör (paf) bir eter lipitidir.tıpkı plazmolojenler gibi.

    paf, kuvvetli bir trombosit kümeleştiricisidir. ayrıca hipotansif ve ülserojen etkileri vardır.

    inflamasyon ve kemotakside de rol oynar. paf alkil fosfolipid yapısındadır.
  • fosfolipitlerin ve sfingolipitlerin yıkımı:

    hücreler zar lipitlerini devamlı olarak yıkar ve yeniden yapar.

    bir gliserofosfolipitteki her hidrolizlenebilir bağ için hücre lizozomunda özgül bir hidrolitik enzim vardır.

    a tipi fosfolipazlar iki yağ asidinden birini uzaklaştırır ve lizofosfolipit oluşturur.

    özetle fosfolipitler membranda da yıkılabilirler ama esas yıkım yerleri lizozomdur.

    glikortikoidler fosfolipaz a2'yi bloke ederek etki ederler.

    sfingomyelin ise lizozomal bir enzim olan sfingomyelinaz ile yıkılır.

    sfingomyelinaz, sfingomyelini fosfatidilkolin ve seramide ayırır.

    seramid ise seramidaz ile sfinganin ile yağ asidine yıkılır.
  • bunu, bi de kolin gibi biseyi arti omega3 balik yagini kullanan bir arkadaşım vardı, süper beyin olmaktı hayali. herkesin var bir hayali.
hesabın var mı? giriş yap