fransız hayranlığı

• günümüz için amerikan hayranlığı'na yerini bırakmış, eskilerin modası. bir de şu var:
  
  (bkz: fransız hayvanlığı)
• genelde kuzey afrika ülkeleri insanlarında görülen bence hastalıklı durum.
  örn : fastaki gazetelerin çoğunun fransızca yayınlanması
• hayranlıktan ziyade saygı duyulası insanlardır.ama çok pis olmalarıda göz ardı edilmemelidir.
• şu dünyada en nefret ettiğim ırktır. ne kültürlerini severim, ne yaşayış tarzlarını ne de karakterlerini. kendilerini hala dünyanın üstün ırkı zannediyorlar, tamam belki ilk 10 da olduğu kesin ama adamlarda egoyu başka hiç bir milliyette görmedim. kendilerini beğenmiş puştlar.
• subliminal:
  genellikle hedonistik kaygılar ile hayatın anlamına yönelik araştırma ve ruhsal kazanımdan uzak yaşayan insanların sahip olduğu şey. niteliğe değil niceliğe, karaktere değil estetiğe önem verir bu gibi kimseler. okyanusun yüzeyinin fotoğrafını çekmeyi ya da tabloya döküp resmetmeyi sever, içine dalıp yüzmeyi sevmezler. kibar ve seviyeli bir mizaç benimsemelerine rağmen eleştirildiklerinde oldukça zalim ve kaba olmaktan çekinmezler. bünyeleri camdır ve en ufak sarsıntıda kırılarak etraftaki canlıların etine batar.
  
  korkarım, uzak dururum böyle kimselerden. intihar bombacısı gibidirler.
  
  the paradox of our ages
  -dalai lama
• dilinin güzelliği yüzünden ucundan dahil olduğum liste.
• bende de vardı ama bir grup fransızla tanışıp bir ay zaman geçirdikten sonra hayranlık falan kalmadı bende. o ne pis bi millettir allahım iğrençler ve türklere karşı hiç de iyi değiller. hor görüyorlar bizim milleti bunlar. hayran falan olmayın bence
• 1 yıllık evli dayımın cezayirli karısının muzdarip olduğu hayranlık.
  
  sömürge muhabbetinden dolayı olsa gerek. ulus sohbeti geçtiğinde fransızların asil ve zarif olduğunun altını çizer. dayımın da sinirlerini zıplatır. birçok alışkanlığı da bu sömürgecilikten ötürü fransızlara kayıyor. örnek:
  
  kahvaltısını mutlaka kahve ve yanında tatlı bir yiyecekle yapar. asla bizim yediğimiz kahvaltılıklardan yemez. zeytin, peynir, domates vs. sabahları çatalını sürmez.
  
  bir keresinde bir bayram sabahı kahvaltı yapacağız. bizim gelinin yediği tatlı çöreklerden kalmamış, evde bir tek baklava var tatlı olarak. gelin söylene söylene 2 dilim baklava koydu kendine. yanına da türk kahvesi pişirdi. biz pişi, çay ve bilimum kahvaltılıkları yardırırken gelin hanım asil asil(!) baklava-kahve kombini ile kahvaltıyı yaptı. dayımın "kafana geçirecem bu tatlılarını kahvelerini" diye söylenmeleri eşliğinde. haklı.
• fransız hayranlığı değil de benimkisi fransızca hayranlığı...
  
  bak dinle... güzel lan!
  https://www.youtube.com/watch?v=i176al2dtuw
• en sevdikleri hareket eller yukarı, en sevdikleri renk ise beyazdır.