*

  • tarık buğra'nın otobiyografik roman çalışması. eseri bitiremeden hayata gözlerini yummuştur. ölümünden sonra eşi hatice bilen buğra tarafından derlenmiş ve eklentiler yapılmıştır. eklentiler yazarın eşine yazdığı mektuplar ve kartpostallardan oluşmaktadır. kitap 1996 yılında ötüken neşriyat'tan çıkmıştır.
  • (bkz: merdiven)
  • vaktiyle beşir ayvazoğlu tarafından kaleme alınan tarık buğra biyografisi de bu adı taşımaktaymış. lakin türk edebiyatı dergisinin mart 1993 sayısında tarık buğra ile yapılan röportajda şöyle bir kısım var:

    "benim birkaç yıldır büyük arzum, hattâ tutkum: şu 75 yıllık hayatımda gördüklerimi, tanıdıklarımı, yaşadığım olayları anlatacak, bir otobiyografi değil, bir roman yazmak. adını bulmuşumdur. ahmet hâşim'in nefis şiirinden aldığım bir mısra: 'eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak.' yani ağır ağır çıktığım o 75 basamaktaki dökülen yapraklar... hatıralar... bunu yazmayı istiyordum ve yarıyı da bulmuştum, fakat, diyorum işte, bir de ekmek parası derdi var, bunun için araya bir senaryo siparişi giriyor. (...) yine geriye kaldı 'güneş rengi bir yığın yaprak', bilmem tamamlayabilecek miyim. inşaallah..."

    sonrasında eşinin yarım kalan çalışmasını hatice buğra hanım derleyip toparlayınca isim hakkı da asıl kitaba geçmiş ve ayvazoğlu bey de o kitabına "büyük ağa tarık buğra" adını vermiş anlaşılan. hatice buğra, eşinin ilk taslağı "eteklerinde bir yığın yaprak" adıyla ve "herkese bir kader" alt başlığıyla yazmaya başladığını, zamanla isim konusunda kararını bu şekilde değiştirdiğini de not düşmüş.

    hatice hanım'ın böyle bir "son eseri" vasiyet misali toplaması ince bir davranış olmuş, yazarın el yazısıyla süslü kartpostalları görmek insanı duygulandırıyor. lakin madem o mektuplar eklenmiş, keşke son kısma biraz fotoğraf da konulsaymış daha iyi olurmuş.
hesabın var mı? giriş yap