• eski trt çizgi filmlerinden. gon ile aynı çizere sahip olduğunu düşünmekteyim. zira japon çizgi filmidir ve çizimler özensiz ama hoştur. bu çizgi filmin ana karakterleri farelerdi. bir adada sansarlar tarafından katledilen soydaşlarını kurtarmak için yola çıkan fareleri işlerdi kounusunda.yazarlar acımasızdı. her iki bölümde bi fare ölürdü. hatırlamayanlar için şarkısının ağzımda kalan yansıması şöyle:
    gamba,gamba. gamba di miyoşimori(bkz: cocukken uydurarak soylenen sarkilar)
  • itl. bacak
  • (bkz: gumba)
    (bkz: gamba almak)
  • cemil kavukçu nun yeni romanı.

    tanıtmak gerekirse, hikayesi aşağıda yazdığı şekildedir.

    dört erkek arkadaş güneye doğru bir yolculuğa çıkarlar. on gün boyunca, yaklaşık dört yüz kilometrelik yolu bisikletleriyle kat edeceklerdir. bu yolculuğa, ankara’da bir kamu kuruluşunda mühendis olarak çalışan asım tek başına çıkmayı planlamıştır. emekli olduğu gün bisikletini alıp yola çıkacaktır. daha sonra aynı iş yerinde çalışan iki genç mühendis arkadaşı da (cevat ve turgay) ona katılmak ister. içlerinden birinin taşradaki işsiz bir arkadaşının da (nurbay) katılmasıyla dört kişi olurlar. her birinin bu yolculuğa çıkış nedeni ve beklentisi farklıdır. asım, kendisiyle yüzleşmek ve barışmak isterken cevat evli bir kadınla yaşadığı aşkı sorgular. turgay, bu yolculuğun tekdüze yaşamına bir renk katacağını düşünür. bir kasabaya sıkışıp kalmış ve yaşlı annesiyle yaşayan, kısa bir süre önce işsiz kalmış nurbay’ın beklentisi ise çok farklıdır.

    bağımsızlıkları için çevirdikleri pedallar onları kıstırılmışlıklarına doğru götürecektir.

    kitap yayınlandıktan sonra gelen edit: romanın ilk bölümü linkten okunabilir,
    http://www.canyayinlari.com/ilkbolum.asp?id=1638
  • cemil kavukçu herkes kendi 'gamba'sını bulsun istemiş. belki de istememiş. ama genelde romanlarında yaptığı şeyi yapmış. en demokrat haliyle sanki gizli boş birkaç sayfa bırakmış, kendi kafandakilerde sendeki romanı bitir diye. yine hop diye içine alıyor insanı. okurken gerilimli bir sayfada odanin anlamadigim bir yerinden gelen sesle irkildim, roman bittikten sonra etrafımda bahsi geçen karakterleri aradım -ki aslinda varlar-, evliliğin son kullanma tarihine dair komplolar kurdum. ve ben bütün bunları düşünürken benim kulağıma 'hadi gel bakalım sen de böyle' diyen henüz adını koymadığım gamba'm beni izliyordu, biliyorum.
  • londra merkezli bir dans ayakkabisi sirketidir bu. 1903de garrick streetde actiklari dukkani gecen sene itibari ile kapamislar. uretim hala londrada olmakla beraber internet uzerinden ve paris dukkanlarinda satis yapiyorlar.
  • gerçeküstü öğelerin türk memur yaşamının içine sokulması ve o yaşamların klişeleşmiş gri temsillerinin ötesinde daha renkli ve oymalı bir gerçeklik kasesinde sunulması eğlendirici ve doyurucu olsa da, yetmez. ben biraz daha şaşırmak istiyorum sanırım. sanki, bu hınzır samimiyeti, sevecenlikle takdir etmekten bıkar gibiyim.
  • (isim, denizcilik, italyanca)
    iyi toplanmamış halat veya zincirlerde ortaya çıkan dolaşıklık.

    (bkz: türk dil kurumu)
hesabın var mı? giriş yap