gazi paşa hazretleri

• "hazretleri" ifadesi bugün bazılarının zannettiği gibi dinî bir sıfat olarak değil fakat bir saygı ifadesi olarak telakki edilmekteydi. ayrıca "paşa hazretleri", "efendimiz hazretleri" , "üstadımız hazretleri" gibi kavramlar atatürk'ten evvelce, yıllarca başkaları için de kullanılmıştır ve hatta bugün bile kullananlar mevcuttur. gelgelelim bu hitap tarzının kullanılmaması iradesi de bizzat mustafa kemal'e aittir. efendi, bey, paşa gibi lakap ve unvanların kaldırılmasına dair kanun yürürlüğe girdikten sonra, mustafa kemal, kendisine paşa hazretleri şeklinde hitap edilmemesini istemiştir.
  
  ve son olarak: mustafa kemal'in şahsiyetinin dışında, bulunduğu makam için de bu hitap kullanılmıştır dönem içinde.
  
  bir misal: "...vekaleti müşarünileyha dahi reisicumhur hazretlerinden bilistizan resmi kabulün yevm ve saatini süferaya tebliğ eder..."
  -büyük ve orta elçilerin reisicumhur hazretleri tarafindan sureti kabulleri ve sair teşrifat usulleri hakkindaki talimatname, madde:5-
  
  ikna olmayanlar için son bir misal de milli gazete yazarı afet ılgaz'ın kaleminden verelim:
  "bir dil ve kültür meselesini açıklamak istiyorum. hazret kelimesinin sadece peygamberler için kullanabileceğini öne sürerek adana`dan birkaç okuyucu adana büromuza telefon etmişler. ben öyle sanmıyorum. hazret kelimesi bir nezaket sözcüğü veya ünvanıdır. yalnız, sıradan bir nezaket sözcüğü değil, özel bir sözcüktür. mesela ben padişahlarımız için de böyle yazar ve söylerim. veliler, alimler, bazı saygın kurumlar için de kullanılır. mesela reis-i cumhur hazretleri, gazi paşa hz., abdülhamid han hz. denir. hatta bazı yaşlı hanım ve beyler için de kullanılır. osmanlı nezaketinin bir tezahürüdür. haza bir osmanlı beyefendisi olan tarihçi metin hasırcı bey, benim gibi yaşını başını almış bir yazı emekçisi için e maillerinde, hanımefendi hazretleri diyerek gönlümü alır. bunu, birkaç okuyucum daha yapar. ben erbakan hocaya erbakan hz. demişim, çok mu! ayrıca sayın erbakanın çok özel bir şahsiyet olduğuna inanıyorum"