• sivil ve askeri gemilerde çalışan personelin tükettiği, geleneklerin ve fiziksel koşulların sonucunda oluşan menüler kapsamında çıkarılan yemeklerdir. bunlardan en bilineni kuru fasülyedir; türkiye'de, sivil gemilerde pazar günleri, askeri gemilerde ise pazartesi günleri kuru fasülye pişirilmesi bir gelenek halini almıştır. bunun sebebi sivil gemilerde pazar, askeri gemilerde ise pazartesi günlerinin tornaçark günü olmasıdır. (bkz: gemilerde pazartesi günleri kuru fasülye yenmesi)

    haftanın diğer günlerinde ise, kapuska, yeşil mercimek, nohut ve pırasa mutlaka çıkar. çoğu zaman pirinç veya bulgur pilavı da bulunur. yemeklerin yanında zaman zaman turşu, özellikle de lahana turşusu olur. lahana turşusu eskiden soğutma sistemi bulunmayan gemilerde taze meyve tüketimi güç olduğundan uzun süre bozulmadan saklanabildiği için tercih edilen ve iskorbüt hastalığını önleyen bir yiyecek olduğundan, bilhassa türk ve alman denizciler tarafından tercih edilmiştir.

    bu yemeklerin yenmesi personelin sağlıklı beslenmesi için çok önemlidir. zamanında gemilerde buzdolabının bulunmaması, su tüketimi imkanının sınırlı olması ve tüketilen suyun mineral bakımından zengin olmaması da geleneksel yemek menüsünü belirleyen önemli bir unsur olmuştur. elbette zaman içinde elektriğin ve mekanik soğutma sistemlerinin ortaya çıkması, denizcilerin imkanlarını genişletmiş olsa da, tarihsel ve geleneksel köklere bağlı olarak söz konusu yemeklerin pişirilmesine devam edilmektedir. zira, kuru fasülye, lahana ve pırasa içerdiği lifler ve vitaminlerle kalitesiz su tüketimine bağlı olarak yavaşlayan bağırsak rejimini düzenler, yanı sıra hastalıklara karşı dirençli hale getirir, ayrıca yeşil mercimek kan akışını hızlandırıp vücuda enerji verdiği gibi kas ağrılarını da azaltır.

    bunların yanında eskiden kullanılan ancak teknolojik gelişmelerle kullanımı sona eren başka yiyecekler de bir dönem gemicilerin yemek menüsünde yer almıştır. bunlardan ilki kurutulmuş et idi; protein ihtiyacını karşılamak için kullanılan, içindeki sudan arındırıldığı için bozulmayan, bu yüzden tercih edilen bir üründü. aylarca, hatta yıllarca bozulmadan saklanabiliyordu. bir diğer malzeme ise peksimetti; bir kaç defa fırınlanarak içindeki sudan ve nemden arındırılan, bu yüzden uzun süre bozulmadan saklanabilen bir ekmek çeşidiydi. suyla ıslatılarak veya sulu yemeklerin içine konarak tüketilirdi.

    ayrıca özellikle batılı denizcilerin istihkakında şarap ve rom mutlaka bulunurdu. bunun sebebi suyun uzun süre saklandığında yosunlanıp bozulmasıydı. bu yüzden su saklanan fıçılara bir miktar rom konulurdu. temiz su bittiğinde de rom ve şarap tüketimine ağırlık verilirdi. türk denizciler ise turşu suyu ve sirke kullanırdı.
hesabın var mı? giriş yap