• `le meilleur moment de faire l'amour, c'est quand on monte l'escalier` (sevismenin en güzel ani, merdivenlerden çikildigi andir). bunun da ona ait oldugu söylenir, artik ne demekse...
  • hakkinda söylenenlerle bir ilgisi var mi bilinmez ama kendisi ayni zamanda uçak gemisi armatörüdür. fransa'nin 50'li yillarda hizmete giren ilk uçak gemisi onun adini tasiyordu. su an yapilmasi söz konusu ikinci nükleer uçak gemisi de onun adini tasiyacak gibi görünüyor.
  • "amerika uygarlık sürecinden geçmeden barbarlıktan yozlaşmaya geçen tarihteki tek ülkedir" gibi pek de güzel, cuk oturmuş bir tespit sahibi er kişi
  • 1841 yılında fransa da doğdu.. fransız başbakanlarından, devlet adamı, siyasetçi asıl mesleği doktorluktur.. fakat sıkı fransız milliyetçisi olması ki kendisini katı solcu olarak tanımlasa da grev kırıcı olarak maden işçilerinin üstüne asker yollayarak işçiyi ezerek kendi başbakanlığı döneminde iş verenin yanında olarak halktan uzaklaşmaya başlamıştır..

    birinci dunya savasi sonunda almanya ya ağır koşullarla versailles antlasmasi nı imzalatan heyetin başında gelmektedir.. aynı şekilde osmanli için de denge politikasının çok dışında parçalama girişiminde bulunup yunanistan ın izmir işgaline açık destek vermiştir..

    paris baris gorusmeleri nde osmanlı heyetini aşağılayan tavrıyla osmanlı heyetinin;
    - buraya hapsolmaya mı geldik sulh konuşmaya mı? diye serzenişte bulunmasına yol açmıştır.. birinci dunya savasi ndan çıkar çıkmaz çizdiği fransız dış politikası; almanya nın tamamen ezilmesi ve savaştan fransa nın kesin galibiyetle çıkması ardından avrupa nın basat gücü olma temeline dayanır.
  • "bir insanın hayatı başarısızlığa uğradığı takdirde kayda değer bir hayattır. çünkü kendi sınırlarını aşmayı denemiş demektir."
  • "military justice is to justice what military music is to music" degil, "justice militaire est à la justice ce que la musique militaire est à la musique" demistir. zira kendisi fransızdir*.
  • "saçımı tararken sadece saçımı düşünürüm." sözünü söyleyen zeki bir insan. doktor, gazeteci ve fransa eski başbakanıdır.
  • aynı zamanda gazetecilik de yapmıştır. dreyfus davası 'ndaki tartışmaları tetikleyen ve emile zola'ya ait ünlü "j'accuse" ifadesini editörü olduğu l'aurore gazetesinin manşetine yerleştirmiştir.
  • 1. dünya savaşı esnasında 76 yaşında, şişman, kulakları ağır işiten ama hayat boyu olduğu gibi mücadeleci bir bürokrattı.

    1917 kasımında dünya savaşının beceriksizce yönetilmesinden ötürü parlemento ,fransız hükümetini devirir. denenmemiş ama ülkeyi zafere kadar savaştıracak olası tek bir başbakan adayı kalmıştı. ancak o da kamu yaşamında en çok korkulan ve nefret edilen kişiydi.bu politikacı meslektaşlarının yolsuzluklarını gün yüzüne çıkartarak ayaklarını kaydırmış olan clemenceau idi.

    la justice gazetesinin kurucusu , daha sonra l'aurore'da da çalışmıştı. gazetesinde ödünlü barıştan yana olanları şiddetle eleştiriyordu. almanlarla 1917 de başlatılan bu tür müzakerlere son vermişti. nefret dolu bir adamdı ve dünyada en fazla almanlardan nefret ediyordu. 1871 yılında almanyaya yenik düşen fransızlara gayet ağır barış koşulları dikte edilmişti. bu kararları protesto eden millet meclisinin son hayatta kalan üyesi idi. henüz pes etmemişti. fransa nın almanya ya karşı gücünü arttırması taraftarı idi. fransız güçlerinin sömürgeleşme adına uzaklara gönderilmesine karşı idi.

    fransa 1881-1885 arasında yeni bir sömürge yayılmacılığı yolunu açmış , sudan sebeplerle önce tunus'u sonra hindiçin'i işgal etmişti. alman liderleri, o dönemler bu girişimleri desteklemiş hatta özendirmişti.

    clemenceau parlementoda ve gazetesi la justice de sömürgeleşmenin mali ve askeri yükler olduğunu, dikkatleri almanya sınırına yönlendirilmesi gerektiğini savunuyordu. bu politikanın almanyanın fransayı ingiltere ile çatışmaya itmeye yönelik kurnazca bir oyunudur diyordu. hızını alamadı ayrıca sömürge politikasına eşlik eden yolsuzlukları da açıklamıştı. tunus'ta dönen emlak, demiryolu, denizaltı, telgraf imtiyazları konusunda spekülasyonlar vardı. hindiçin serüvenine ilişkin mali yolsuzluklar daha da sansasyoneldi. suçlamaları ve açıklamaları pek çok kimsenin ününü ayaklar altına almış ve hükümetler düşürmüştü. lakabı ''kaplan'' olmadan önce ''yıkıcı'' idi.

    kavgaları şeref meydanında halletmenin gelenek olduğu o dönemde kendisinden korkulan bir düellocu idi. mecliste bir konuşmacı ''clemenceau'nun korkulacak üç şeyi vardır: kılıcı , tabancası ve dili. '' demişti.

    sömürge karşıtı tutumu ile ingilizlerin ekmeğine yağ sürmekte idi. kendini ingiltere ye sattığını gösteren sahte belgeler üretilmişti. elinde sterlin torbalarıyla çizilmiş karikatürlerinin bulunduğu gazeteler bedava dağıtılmıştı. sürekli zarar eden gazetesi la justice nin ingilizlerce finanse edildiği bile iddia edilmişti. nitekim 1893 seçimlerinde yenilgiye uğradı ve on yıl parlementodan uzak kalmıştır.

    işte fransanın en umutsuz en karanlık günlerinden 1917 yılında döndüğü insan buydu. almanya nın başı belada idi ...
hesabın var mı? giriş yap