*

  • 1.
    zaman

    son hecesi kırılır gecenin, ürperti veren yalnızlığın tüm renkle-
    riyle; şaşkın bir sen, sessizlik kadar ince; gözlerde boğulan
    hıçkırık. karanlık yürür ağır ağır, uçuşur kalbimde sevgiden yana
    ne varsa. kanayan dudaklarını çığlığın, şarapla yıkardım; deniz
    kalırdı geriye, çığ düşerdim tersime. kutsanırdı sönmüş acılar,
    ölüm doğrulanırdı, kayardı direnç noktası ömrün; kendi eksenin-
    de dönüp duran insanlar kadar.
    içini vakitsiz açan mavilikti yüzüm. iz. giz. tuz. gökyüzünde çakan
    kıvılcımım; sert sularda attım bedenimi, ah atım, avradım.
    silahım olsaydın, gece olsaydım ben de.

    şimdi vuruluyorum. göğe taş kesiyorum. son hecesi gibi
    kırılıyorum gecenin. zaman oluğu kaldırımlarda geziyorum.

    2.
    gülışığı

    gerdik ya ölü yüzlerimizi rüzgârın sesine, sevdamıza savrulan
    küller kadar ıslak gözlerimizi kurutmak için; dökük tekneler gibi
    yalnız kaldık çiçek kokularına sinmiş sularda. ve saçaklarında güz
    tuttuğumuz göğün göçebe ömrüne yıllardan ekleyip çıkardık
    acıyı. düş solgunu gençliğimize sığmaz, bütün köprüleri kun-
    daklanan gecelerimiz. yine de parlayacak yer bulamaz, suya biri-
    ken yıldızlar. sen kendine akıt ışığını; kaybolan ellerinde kan,
    tanrısız kurban edilen iblisler. gül ötesi kaç ışık geçti, ucuz mut-
    luluğumuzun prizması gözlerimizden?????????????

    çocuk şarkılarında eridi yedirengimiz, umut ve ses olup; şiirimizin
    kırık penceresinde. an an yaşamaktayız anıları, kanlı bellekleri-
    mizden hiç silinmeyen.

    bir gün tutulmayacak nöbeti sessizliğin.

    3.
    yaşam

    bir bir geziyorum ölümleri, gecenin bakışları arasında. sabah
    göğe yelken açıyorum, gündüzler tanımıyor beni nasılsa. ayna-
    larda yürüyorum bazen, martılarla düşüyorum denize; dudak-
    larımı siliyor acılar. soluk alışımı duyamıyorum. sokak lambaları
    gibi geç yanıyorum. gölgeler yürümüyor artık. kıvrılan yollarda
    şarap lekeleri, sabahın ilk izi. ezanla dönüyor evine yüzü
    külrengi gececikler. kaç kuytuda paslanıyor yalnızlık? üşüyorum.
    gideceğim.

    ve ben güzün ağlayacağım
    sulara çekileceğim dönerken balıkçılar
    yakamoz göreceğim dümensiz simsiyah gözleri
    öleceğim
    ve ben…

    kaan ince
hesabın var mı? giriş yap